Türkiye’de ilk koronavirüs (Kovid-19) vakasının görüldüğü 11 Mart 2020 tarihinden bu yana Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan vaka ve ölüm sayıları tartışılırken, Türkiye İstatistik Kurumu'nca (TÜİK) Haziran ayı başında açıklanması beklenilen 2020 yılına ait ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerini henüz açıklamadı. Verilerin açıklanmaması pandemi sürecinde bir önceki yıla göre yaşanan fazladan ölümlerin gizlendiği tartışmalarına yol açtı.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Pandemi Çalışma Grubu üyesi Güçlü Yaman, geçen yıldan bu yana e-devlet, belediye web siteleri ve mezarlık sistemlerinden elde ettiği ölüm verileriyle Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı Kovid-19 ölümlerini karşılaştırıyor. Yaman, kurduğu sistemle 10 Ağustos tarihinde yaptığı hesaplamalara göre; Türkiye'deki ölümlerin yüzde 47'sine ulaşabildiği kentlerde önceki 3 yılın ortalamasından fazla ölen insan sayısı 80 bine, bu ölümlerin Türkiye projeksiyonu 164 bine ulaştı.

Yaman, verilere dair yapılan tartışmalar ve yürüttüğü çalışmaya ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirmelerde bulundu. 

Fazla olan ölüm sayılarının salgının yarattığı yıkımla ilgili gerçeğe en yakın fikri verdiğini aktaran Yaman, “Salgın milyonlarca insana bulaşan bir hastalık ve tüm vakaları her zaman tespit edebilmek mümkün olmuyor. Böylesi durumlarda önceki yıllara göre ölümlerdeki artışa bakılıyor. Örneğin 2019 Mart-Aralık arasındaki ölümleri önceki 3 yıla karşılaştırdığımızda ortalama yüzde 1’den daha az bir artış var. Bu artış oranı 2020 yılında benim verilerine ulaşabildiğim yerlerde yüzde 34’e çıktı. Burada sorulması gereken bu devasa fark nereden kaynaklanıyor. Bunun da tek açıklaması var; salgın. Salgın döneminde insanlar sadece direkt Kovid-19’dan ölmüyorlar ayrıca sağlık sisteminde yaşanan krize bağlı olarak da dolaylı salgın ölümleri gerçekleşiyor. Fazladan ölüm sayıları bu ikisini de kapsıyor.

SALGIN ÖLÜMÜ

Türkiye’deki ölümlerin ne kadarının direkt Kovid-19 ölümü ne kadarı dolaylı ölümler olduğunu bilmenin mümkün olmadığına işaret eden Yaman, “Bu konuyla ilgili her şey gizleniyor. Sağlık Bakanı’nın 23 Haziran’da yaptığı açıklamanın satır aralarına dikkat edildiğinde, Türkiye’de salgın nedeniyle direkt ve dolaylı 150 binin üzerinde ölüm gerçekleştiği anlaşılıyor. Bu sayı fazladan ölümlerle de uyumlu. Başka ülkelerdeki çalışmalardan hareketle dolaylı salgın ölümlerinin fazladan ölümlerin yüzde 20-30’unu oluşturduğunu tahmin edebiliriz ama kesin bir şeyler söyleyebilmek mümkün değil” bilgilerini paylaştı.

FAZLADAN ÖLÜMLER

Fazladan ölümlerin, ülkelerin çoğunluğunda hesaplandığını söyleyen Yaman, diğer ülkelerle birlikte Türkiye için hazırladığı tabloya göre Türkiye’de pandemi döneminde gerçekleşen fazladan ölüm sayısı Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı Kovid-19 ölümlerin 3 katından fazla. Yaman, “Dünya sıralamasında bu konuda sicili en kötü olan ülkelerden biri durumundayız” diye belirtti.  Türkiye’de Haziran ayı sonrasında 10 Ağustos’a kadar resmi ölümlerle fazladan ölümler arasında ciddi bir ayrışmanın olduğuna da dikkati çeken Yaman, “Son haftada resmi ölümler günlük 100 ortalamada seyrederken sadece benim yüzde 47’lik bölümden elde ettiğim ölümler yaklaşık 300’e çıktı. Bunun Türkiye projeksiyonu 700’lere çıkıyor. Son haftalarda, ölümlerde yine 2020 yılındaki gibi büyük farklar ortaya çıkmaya başladı” ifadelerini kullandı.

GERÇEK YIKIM

Paylaştığı verilerin Türkiye’de ilk vakanın görülmeye başlandığı 11 Mart 2020’den 10 Ağustos’a kadar geçen sürede gerçek yıkımının ne olduğu konusunda fikir vermesi anlamında önemli olduğunu dile getiren Yaman, “Açıklanan resmi sayıların da gerçekten ne kadar uzak olduğunu görebiliyoruz. Topladığım ölüm sayıları gerçek ölümler, çünkü bu ölümler isim ve tarihleriyle kayıtlı. Ve bunlar herkesin ulaşabileceği veriler. Bakanlığın açıkladığı ölümlerde hiçbirinin ismini bilmiyoruz. Hatta bu ölümlerin açıkladığı gün olduğu bile şaibeli. Ben günlük açıklanan ölümlerin ortalama iki üç hafta önce yaşandığını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

GİDİŞAT ÇOK FARKLI

Sağlık Bakanlığı’nın giderek daha az veri açıklama politikası izlediğini aktaran Yaman, “Bakanlığın Kovid-19 sayfasından yayınladığı bazı verileri Temmuz ayının başından itibaren artık yayınlamıyor. Ağır hasta sayıları, filyasyonla ilgili açıklamalar da kaldırıldı. Günlük olarak toplam ölümler açıklanırdı bunları da artık açıklamıyorlar. Haftalık olarak kısa bir tablo şeklinde açıklıyorlar. Bakanlık, zaten çok az açıkladığı verileri mümkün olduğunca kırparak, bizi salgının gidişatıyla ilgili gelişmeleri anlayamaz duruma getirecek ve bizi karanlıkta bırakacak bir politika izliyor. Fazladan ölümlerle ilgili çalışma da buradan kaynaklanıyor. Sadece bakanlığın verdiği şaibeli verilere mahkûm olmamak için alternatif veri kaynakları yaratalım bakış açısıyla çıktı ortaya bu çalışma” ifadelerini kullandı.

TÜİK NEDEN AÇIKLAMIYOR?

Bakanlık ve TÜİK tarafından verilerin açıklanmaması sebebini Yaman şöyle değerlendirdi: “Bence neden Sağlık Bakanlığı’nın gizlediği Kovid-19 ölümlerinin ortaya çıkması. Açıklansaydı Türkiye’de 2020 yılında söylenenin en az 5 katı Kovid-19 ölümü olduğu ortaya çıkacaktı. Çünkü fazladan ölüm verileri bunu gösteriyor. Sağlık Bakanlığı tarafından 2020 yılı için Kovid-19 ölümleri 21 bin açıklandı. Ama fazladan ölümler Türkiye projeksiyonu 110 bin civarında. Böylesine korkunç bir fark var. Eğer TÜİK bu sayıları açıklasaydı bakanlığın 2020 yılında ölüm verilerini manipüle ettiği ortaya çıkacaktı.” TÜİK tarafından 2020 yılında ait verilerin açıklanamaması sebebi olarak “istatistiklerin toplanamadığının” gösterildiğini hatırlatan Yaman, “Böyle bir şey olamaz. 6 ay içinde bu verilerin toplanamamış olması mümkün değil. Öyle ki geçen yıl Ağustos ayı bittikten iki gün sonra bakanlık Ağustos’a dair Türkiye geneli ölüm sayılarını açıklamıştı. Hatta Eylül ayına dair veriler ayın son gününde açıklanmıştı” dedi.

DİYARBAKIR’DA FAZLA ÖLÜM

Diyarbakır’daki ölüm verilerini de takip edebildiğini dile getiren Yaman, 11 Mart 2020’den Temmuz 2021’e kadar olan dönemde Diyarbakır’da önceki 2 yıla göre bin 600 kişinin fazladan öldüğünü aktardı. Yaman, hazırladığı grafik üzerinden şunları anlattı: “Geçmiş yıllarda bir haftada 100 kişi ölürken 2020 Ağustos ayı ortasında ölümler 180’e çıkmış. Aynı şekilde Kasım-Aralık döneminde ölümler 200’e kadar çıkmış” diye belirtti.

ALTERNATİF VERİ

Pandemi bitene kadar çalışmasını devam ettireceğini dile getiren Yaman, “Çünkü ciddi anlamda alternatif veri kaynaklarına ihtiyacımız var. Geçtiğimiz yıl ölümlerin 5’te biri bu yıl yarıya yakını açıklanıyordu ama Haziran ayında değişti ve 2020 yılına geri döndük. Bunu sadece fazladan ölümleri araştırarak bilebiliyoruz. Başka hiçbir şekilde öğrenebilme şansımız yok çünkü veriler ya açıklanmıyor ya da doğru değil” şeklinde konuştu.

MA / Zemo Ağgöz