Mezopotamya Ajans muhabiri Dindar Karataş, yaptığı haberler ve haber kaynaklarıyla yaptığı görüşmeler gerekçesiyle dün tutuklandı. Sabah saatlerinde de ajansımız Ankara muhabiri Hakan Yalçın evine yapılan baskınla gözaltına alındı. İstanbul’da dün gözaltına alınan Kesire Önel ise İstanbul Emniyeti’nde tutuluyor. 

Gözaltı ve tutuklamalara tepki gösteren Yazar Aydın Engin, Sendika.Org yazarı Ali Ergin Demirhan ve Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, AKP’nin Kürt gazetecileri özellikle hedef haline getirdiğini ifade ederek, gazetecilerin derhal serbest bırakılması çağrısı yaptı.  

AKP’YE GÖRE GAZETECİLER DÜŞMAN

Gazeteci - Yazar Aydın Engin, AKP iktidarının halkın haber alma hakkını (ihtiyacını değil hakkını) sağlayan gazetecilerin susturulması gereken bir düşman olarak görüldüğünü ifade ederek, “İktidarları boyunca bunun onlarca, belki yüzlerce örneğine tanık olduk. Gerçek gazeteciler AKP iktidarı için oturdukları iskemlelere konan birer raptiye, aşırı derecede can acıtan birer diken. O yüzden AKP iktidarı olanca hukuk tanımazlığı ile saldırıyor. Kuşkusuz gerçeklerin üstünün en çok örtülmek istendiği bölge Kürt illeri ve konu Kürt sorunu. Türkiye dünyada hapisteki gazeteciler sıralamasında birinci sırada.  Hapisteki gazeteciler arasında ise Kürt meslektaşlarımız, genç kadın ve erkek haberciler açık ara ile birinci sırada. Galiba MA habercileri de en ön sırada. Meslek dayanışmasının en yakıcı ihtiyacın olduğu günlerdeyiz” diye konuştu.

‘FAŞİZMİN DOĞASININ GEREĞİ’

Sendika.Org editörü Ali Ergin Demirhan de, iktidarın kendini sürdürebilmesi için muhalif kesim ve gazetecilere dönük baskıyı arttırdığını ifade etti. Artan gözaltı ve tutuklamaların reform söylemlerinin dayanağı olduğunu dile getiren Demirhan, “Bu operasyonlar iktidarın sıkışmışlığının göstergesidir. Baskı ve şiddet ortamının yükseldiği bir dönemden geçiyoruz. Bunun gereği olarak iktidar saldırmak zorunda hissediyor. Faşizmin doğasının gereği her şeyi AKP gerçekleştiriyor” dedi.

‘MA GÖREVİNİ LAYIKIYLA YAPIYOR’

Özellikle basının hedef alınmasını gerçeklerin bilinmesinin istenmediği bir savaş süreci olarak tanımlayan Demirhan, “Kürt hareketi ve Kürt basınına saldırmak iktidar için bir zorunluluk. Bölgede yaşananlardan haber aldığımız tek kaynağın özgür basın ve bu geleneğin sürdürücüleri olduğunu bilen iktidar, her geçen gün baskısını o yöne çeviriyor. Bu bir politik operasyondur ama MA muhabirlerinin gözaltına alınıp tutuklanmasının sebebi gazetecilik faaliyetlerini layığı ile yapıyor olmalarıdır. İktidar için tehdit oluşturdukları için baskılanıyorlar” diye belirtti

‘KÜRT GAZETECİLERE BASKILAR ARTTI’

Evrensel Gazeteci Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ise AKP döneminde cezaevlerinde bulunan gazetecilerin sayısının 100’ü aştığı zamanlar olduğuna değinerek, bunun da iktidarın politikalarından kaynaklandığını söyledi. Polat, “Örneğin, Kürt sorununda iktidarın açılım iddiasını sürdürdüğü dönemlerde Kürt basın emekçileri görevlerini yaparken bu kadar baskı altında değilken, masanın devrilmesinin arından Kürt gazetecilere yönelik baskılar yoğunlaştı. En son gazeteci Dindar Karataş örneğinde görüldüğü gibi yaptığı haberler ve haberlerle ilgili yaptığı görüşmelerden ötürü örgüt üyeliğiyle suçlanabiliyorlar. Bu biçimde sadece yaptığı haberlerden ötürü örgüt üyeliği ve örgüt propagandası suçlamalarıyla tutuklanan çok sayıda meslektaşımız var” diye anlattı.

‘SERBEST BIRAKIN’

Basın özgürlüğünün sadece gazetecilerin ve basın örgütlerinin meselesi olmadığına dikkat çeken Polat, “Halkın haber alma hakkı gazetecilerin görevini yapabilmesine bağlıdır. Dolayısıyla özgürlükler aslında güvenlikten çok daha önemlidir. Güvenlik politikalarının da doğru işleyip işlemediğini basın özgürlüğü ortaya çıkartabilir. Basının özgür olduğu bir ülkede bu ancak açık bir şekilde tartışılabilir, kamuoyunun önüne gelebilir. Dolayısıyla basın özgürlüğü halkın haber alma özgürlüğünün temeli olarak emek ve demokrasiden yana olan herkesin sarılması gereken bir şeydir. Gazeteciler yalnız bırakılmamalıdır. Gazetecilik asla suç değildir. Bu baskılar bizi yıldırmayacak. Ve hakikatin bu ülkede çok daha dile getirilebildiği günlere de erişebilmek için basın özgürlüğüne sımsıkı sarılmak gerekiyor. Meslektaşlarımız derhal serbest bırakılsın” ifadelerini kullandı.