Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aşı Çalışma Grubu, Aşı Haftası kapsamında Türkiye’deki aşılamanın durumuna dikkat çeken çevrimiçi bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda, “Aşı candır, aşı yaşatır. Yeni koronavirüs hastalığı aşı ile önlenebilir bir hastalıktır” denildi.

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Aşı Çalışma Grubu, Aşı Haftası kapsamında, aşılamanın önemine ve Türkiye’deki aşılamanın durumuna dikkat çeken çevrimiçi bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıya TTB Merkez Konseyi, Pandemi Çalışma Grubu ve Aşı Çalışma Grubu üyeleri katıldı. TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, Aşı Haftası’nın aşılamanın önemine dikkat çekmek için bir fırsat sunduğunu belirterek Aşı Çalışma Grubu’na yürüttükleri çalışmalardan dolayı teşekkür etti. Toplantıda, “Aşı candır, aşı yaşatır. Yeni koronavirüs hastalığı aşı ile önlenebilir bir hastalıktır” denildi.

Aşı Çalışma Grubu adına konuşan Ali İhsan Ökten, aşılama sonucu her yıl 2 ila 3 milyon insan ölümünün önlendiğini ifade etti. Ökten, Türkiye’de 2008’de yüzde 9,5 olan Genişletilmiş Bağışıklama Programı hedefine (yüzde 90) uzaklığın 2013’te yüzde 15,9’a, 2018’de yüzde 23,1’e yükseldiğini belirtti.

Covid-19 aşılarında 26 Nisan 2021 itibariyle temin edilen 28 milyon dozun 20 milyonunun uygulandığını kaydeden Ökten “Yaşamak herkesin hakkıdır, yaşatmak kamu yönetiminin ödevidir” dedi ve yapılması gerekenleri 5 maddede şöyle sıraladı:

*Sağlık Bakanlığı’nı yeterli miktarda COVID-19 aşısı sağlamaya,

*Pandemi yönetiminde yaşam hakkına öncelik vermeye,

*Sağlık çalışanlarımızı koruma ve korunma duyarlılığını geliştirerek sürdürmeye,

*Sağlık meslek örgütlerini, uzmanlık derneklerini, toplumbilim profesyonellerinin örgütlenmelerini Bağışıklama İçin Güçbirliği Platformu oluşturup aşı savunuculuğuna,

*Yurttaşlarımızı aşılanmaya çağırıyoruz.”

"AŞI ARALIKLARI FAZ ÇALIŞMALARINA GÖRE BELİRLENMELİ"

Dr. Muzaffer Eskiocak, “Aşı aralıklarını nasıl düzenleyeceğiniz faz çalışmalarının ürettiği bilgiler üzerinden olmalı” vurgusu yaptı. Pandemi yönetiminin süreci özenli yürütmediğini söyleyen Eskiocak, pandemi sürecinde güvenin asla sarsılmaması ve sürekli artan bir eğilimde olması gerektiğini kaydetti.

Dr. Melek Demir aşı yetersizliği söz konusu olduğunda farklı stratejiler sergilenebileceğini ifade ederek dünyadaki farklı modellemelerden aktarımlar yaptı. Demir, “Eğer sınırlı bir aşınız varsa ve hızla pandemiyi durdurmak istiyorsanız; burada tam koruyuculuktan çok, intervallerin arasını uzatmak düşünülebilir” diye ekledi.

Dr. Esin Davutoğlu Şenol da bireyi koruma ve pandemiyi sınırlandırma stratejilerinin temel gerekliliklerinden bahsedip hızlı aşılama için aşı yeterliliğinin başat koşul olduğunun altını çizdi. Şenol yürütülecek stratejinin kamuoyuna iyi anlatılması gerektiğini de ekledi.

"AŞILAMA VARMIŞ GİBİ ALGI YÖNETİMİ YAPILIYOR"

Aşılamanın yürütüldüğü aile sağlığı merkezlerindeki mekân ve kadro sorunlarından bahsederek bakanlığın aldığı her kararın kaosu büyüttüğünü belirten Kazım Doğan Eroğulları “55 yaş üstüne aşıyı açtılar, ama randevu sistemini kapattılar. Şu anda aşı yok, randevu yok ama aşılama varmış gibi bir algı yönetimi var. Bu da vatandaşlar ile aile sağlığı merkezlerindeki çalışanları karşı karşıya getiriyor” diye konuştu.