Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK), Haliç kongre Merkezi’nde "2020’lerin DİSK’i Emeğin Türkiye’si" şiarıyla düzenlediği üç gün sürecek olan 16’ıncı Olağan Genel Kongresi devam ediyor. Kongrede konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, güvencesiz bir dünyayı var etmek için de daha fazla şiddet, daha fazla savaş gerektiğini vurguladı. 

Köhne düzenin yıkılma zamanı olduğunu belirten Temelli, “Gelin neo-liberalizmi her yerde öldürelim. Dünyanın her yerinde halklar, emekçiler, gençler, kadınlar, işçiler meydanlarda Bağdat'tan Beyrut'a, Ekvator’dan, Cezayir’e, Şili’ye kadar. Şili’de kadınlar, emekçiler bağırıyor. Neoliberalizm Şili'de doğdu, Şili'de öldüreceğiz diyorlar. İnanıyorum ki Türkiye’de yükselecek emek ve demokrasi mücadelesi bu köhne düzenin sonunu hızlandıracaktır” dedi.

SARAYIN KARA DELİĞİ… 

Emek, demokrasi mücadelesini ortaklaştırmanın gerektiğine vurgu yapan Temelli, toplumsal emek zemininde bir sınıf mücadelesi anlayışıyla toplumsal örgütlülüğü hep birlikte var etme çağrısı yaptı.  “Saray'da var ettikleri kara delik bütün haklarımız yutmaya devam ediyor” diyen Temelli, konuşması şöyle sürdürdü: “Bu ülkenin bütün zenginlikleri ortak zenginliklerimiz, yani hakkımız bu şekilde gasp ediliyor. O Saray'ın kara deliklerine taşınıyor. Yetmiyor, müteahhitlerine, damatlarına, yandaşlarına, silah tüccarlarına. Her seferinde daha fazla kaynak, daha fazla sömürü, daha fazla yoksulluk ile karşı karşıya kalıyoruz. Bu düzeni sürdürmenin yegane yolu olarak da şiddet ve savaştan başka bir şey yok ellerinde.”

TÜRKİYE’DE 2 MİLYON İŞÇİ ÇOCUK VAR

Türkiye’de 2 milyon çocuk işçi olduğuna dikkat çeken Temelli, 4 + 4+ 4 eğitim sisteminin çocuk işçiliğini genelleştirirken, bir taraftan da çocuk evlilikleriyle topluma başka bir zulmü dayattığını ifade etti.  Kadın istihdamına katılım oranının yüzde 30 olduğunu söyleyen Temelli, “İstihdama katılan kadınlar ise ciddi bir sömürüye maruz kalıyor. Büyük bir adaletsizlik vardır. Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri sokaklarda kol gezerken kadına dair sömürü fabrikalarda, iş yerlerinde aşırı boyutlara ulaşmıştır. Sadece geçen yıl 449 kadın öldürülmüştür” ifadelerini kullandı

KAYYUM CUMHİRİYETİ VARDIR

Temelli, “Kayyımla bir yandan siyasi irademizi bir yandan özlük haklarımızı gasp ettiler Bu düzeni ayakta tutmanın yolu da şiddet, savaş, Kürt düşmanlığı, kayyım rejimi. O yüzden bir yerde kayyım varsa bilin ki orası Kayyım cumhuriyetidir. Bu Kayyım cumhuriyetinden hep birlikte kurtulmalıyız. Bizim belediyelerimize kayyım atandıklarında ilk yaptıkları şey çalışanları işten atmak oldu. Kayyımın ilk yaptığı şey özlük haklarını yok etmek, insanların hakkını gasp etmek oldu. Bir yandan siyasi irademiz gasp edilirken bir yandan da özlük halklarımız gasp edildi. Kürt halkıyla Türk halkıyla Türkiye’de yaşayan 72 millet bir arada bu savaş politikalarına karşı yan yana barış siyasetini üretecektir. Bunu hayat geçirmek zorundayız. Emek ve demokrasi mücadelesini birlikte var etme zamanı gelmiştir” diye belirtti.

BU İKTİDARDAN KURTULMAK LAZIM 

Mevcut iktidardan kurtulmanın zamanının geldiğini aktaran Temelli, “Yan yana bir mücadeleyi örme zamanı gelmiştir. Bugün Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu şey bir an önce bu iktidardan kurtulmaktır. Bunu başarabiliriz. Farklı farklı mücadele alanlarında bütün farklılarımızla tüm dünyada olduğu gibi bir mücadele yükseliyor, bunu eylemselliklerle hayata geçirmeliyiz. Umut büyüktük, şimdi bu umutla iktidarı inşa etme zamanıdır. Üreten bizsek yöneten de biz olmalıyız. Ne yapmalı sorusunu yanıtını hep birlikte düşünmeliyiz Toplumsal emeği sokak sokak iş yeri işyeri örgütlemeliyiz. Hepimizin yolu açık olsun” dedi.