15 Temmuz 2016 yılında gerçekleştirilen darbe girişiminin yıl dönümünde yazılı bir açıklama yapan CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Başkanvekili Sezgin Tanrıkulu "Halk15 Temmuz’da AKP için değil, sivil siyaset için, demokrasi için direndi" dedi.

AKP'nin darbe girişmine halkın karşı koyuşunu sahiplendiğini ve kendinden olmayanlara karşı silah haline getirdiğini savunan Tanrıkulu, Meclis'in yetkilerinin AKP tarafından budandığını belirtti.

Darbe girişimi ardından ortaya çıkan gözaltıona işkence ve kaybetmelerin arttığına işaret eden Tanrıkulu yaşananların 90'lı yılları hatırlattığına dikkat çekti. 

'HALK DEMOKRASİ İÇİN DİRENDİ'

15 Temmuz ve ardından yaşananlara dair tespitlerde bulunan Tanrıkulu'nun açıklamasından satırbaşları şöyle: 

"Hesaplaşılmamış 12 Eylül Darbesinin etkisini on yıllarca iliklerinde hissetmiş bir toplum, yeni bir darbeyle daha geleceğinin karartılmak istendiğini bildiği için kendisini tankların önüne attı. O tankların önünde canlı kalkan olan insanlar sadece AKP’liler değildi. Bu halk 15 Temmuz’da AKP için değil, sivil siyaset için, demokrasi için direndi. AKP’nin zulmüne, yarattığı sayısız mağduriyete öfkeli olduğu halde, onunla hesaplaşmayı o gün için erteleyen, bugün o gün değildir diyerek sokaklara dökülen insanlar bugün de Türkiye demokrasisinin teminatıdır."

'MUHALİFLER CEZALANDIRILDI'

Devlet içinde yuvalanmasına, palazlanmasına kimlerin vesile olduğu aslında çok iyi bilinen örgütlenmenin hain Darbe Girişimi halkın gücüyle boşa çıkarılmıştır. Ama izleyen dönemde bütün soruşturma ve yargılamalara karşın “gerçek darbecilerden” hesap sorulduğu söylenemez. “Aldatıldım” diyen iktidar sahiplerine kimse dokunamazken, bu hainlerle ilgisinin olmadığını herkesin bildiği muhalifler en ağır cezalara çarptırılmıştır.

KAÇIRILMALAR ARTTI

"'FETÖ/PDY' operasyonları sırasında 2019 yılında Ankara’da 7 kişi kaçırıldı/kaybedildi. Bu kişilerden Salim Zeybek, Gökhan Türkmen, Erkan Irmak, Yasin Ugan, Özgür Kaya ve Mustafa Yılmaz ailelerinin, avukatlarının ve sivil toplum örgütlerinin çabaları sonucu ortaya çıktı. Yusuf Bilge Tunç’dan ise hala haber alınamıyor.

Yaklaşık 9 ay kendisinden haber alınamayan ve 6 Kasım 2019 tarihinde “emniyette ortaya çıkan” Gökhan Türkmen, Şubat ayında Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmada ilk kez konuştu.

7 Şubat 2019 tarihinde Antalya’da polis yelekli üç kişi tarafından kaçırıldığını 271 gün ağır tehdit, işkence ve taciz altında kaldığını anlatan Türkmen, aylar sonra “sanki Antalya’da bulunmuş gibi işlem yapıldığını” söyledi."

'15 TEMMUZ İLE HESAPLAŞILMADI'

Darbe Komisyonu'nun çalışmalarına da değinen Tanrıkulu, AKP'ye komisyonu yeteri kadar çalıştırmama ve gerekli araştırmaları yapmama eleştirisinde bulundu. Komisyonun çalışmalarına dair tespitlerde bulunan Tanrıkulu, "Komisyonda dinlenmesini istediğimiz tanıklar, kamu görevlileri çağrılmadı. Dönemin Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarına Başbakan tarafından izin verilmediği ortaya çıktı. Dolayısıyla Darbe Girişiminin aydınlatılması konusunda kritik önemde olan söz konusu kişiler komisyona gelmediler veya gelmeleri engellendi. İki kamu görevlisinin kendilerini TBMM’nin üstünde görmeleri, bilgilerini TBMM ile dolayısıyla toplumla paylaşmamaları Darbeyle ilgili soru işaretlerinin bugün bile yanıtsız kalmasının nedeni oldu. Komisyon çalışmalarından rahatsız olan AKP daha süresi varken, ek süre almak mümkünken, Aralık Ayı başında “Komisyon çalışmaları sonlandırılmalıdır” açıklamasıyla Komisyon çalıştırılmaz hale getirildi. Nitekim bu tarihten itibaren Komisyon çalışmadı.12 Eylül gibi 15 Temmuz’la da samimi bir biçimde hesaplaşılmamıştır" dedi.