Suruç Aileleri İnisiyatifi, her ayın 20’sinde düzenledikleri Adalet Nöbeti’nin 73’üncüsünü Kadıköy Halitağa Caddesi’nde gerçekleştirdi. Alanda katliamda yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının bulunduğu pankart ve dövizler açıldı. Açıklamada sık sık, “Suruç şehitleri ölümsüzdür“ sloganı atıldı.

Açıklamada ilk olarak söz alan katliamdan yaralı kurtulan Ümmühan Özdemir, 73 aydır aynı meydanda adalet arayışlarını sürdürdüklerini paylaştı. İstihbarat raporlarında canlı bomba saldırısı yapılacağının belli olduğuna dikkat çeken Özdemir, "Bu yüzden katliamın gerçek sorumluları hiç bir zaman yargılanmadı. Hatta üstüne sanki acımızı dağlamak ister gibi ‘terörle mücadele konusunda defterler açılırsa birçok insan, insan yüzüne çıkamaz’ denildi. Bu bir insanlık suçu oldur. Siyasi rakiplerine şantaj yapmak yerine  mahkemeye gelip, kanlı katliamların arkasında nelerin yaşandığını anlatsınlar. Ya da sorumluluklarını örtbas etmeye kalkmasınlar. Çünkü artık her şey ortada" diye belirtti.

‘KATLİAMIN FAİLLERİ KORUNUYOR’

Tüm dünyanın Ankara ve Suruç katliamlarının faillerinin iktidar ve ortakları tarafından korunduğunu bildiğini sözlerine ekleyen Özdemir,  "73 aydır bu meydanda çok şey yaşadık. Yıldönümlerinde katliamı protesto eden ve adalet isteyen gençlere yönelik saldırı ve işkenceye tanık olduk. Defalarca gözaltına alındık, tutuklandık. Hem Suruç gazilerimiz, hem ailelerimiz, hem avukatlarımız, hem de her daim yanımızda olmaya çalışan dostlarımız defalarca operasyonlarla, işkence ile gözaltına alındı, tutuklandı. Her davamızda neden adalet aradığımız sorgulandı" ifadelerini kullandı.

TALEPLER

Katliamın sorumlularına “katil” dedikleri için mahkemenin kendilerini  susturmaya çalıştığını ve salondan atmak ile tehdit ettiğini söyleyen Özdemir, 29 Eylül’de Urfa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek olan dava öncesinde taleplerini şu şekilde sıraladı:

"* Dönemin başbakanı olan ve kanlı katliamların olduğu dönemi siyasi ranta çevirmeye çalışan Ahmet Davutoğlu mahkemeye gelerek bildiklerini anlatsın.

* Suruç’ta kullanılan bombaları temin ettiği gerekçesi ile tutuklanan Halef Süleyman isimli çete, üyesi Suruç katliamı dosyasına eklensin.

* Dosyaya 6 yıldır eklenmeyen, eksik görüntüler dosyaya eklensin.

* Olay yerinin fotoğraflarını çekerken yakalanan Abdullah Ömer Arslan isimli şahıs yargılanıp katliamı yapanlara yardım edip etmediği açığa çıkarılsın.

* Suruç katliamı davasında taleplerimizin gerçekleştirilmesinin eli kanlı örgütün yaptğı bir çok katliamında aydınlatılmasına yardım edeceğine inanıyoruz.

* Bu nedenle; Başta Suruç, Ankara ve Amed  katliamları olmak üzere, karanlık odaklar tarafından tezgahlanan bütün katliamlarının üzerindeki perdelerin kaldırılmasını ve gerçeklerin açığa çıkarılmasını istiyoruz."

Açıklama oturma eyleminin ardından katliamda yaşamını yitirenlerin isimleri söylenerek "yaşıyor" denildi. Açıklama sloganlar eşliğinde son buldu.