Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 2016'da ilan edilen sokağa çıkma yasakları döneminde ilçede mahsur kalan 26'sı tutuklu 47 kişi hakkında "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak" ve "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılmıştı. Daha sonra tüm sanıklar açısından tefrik eden Sur Ana Davası'nda sanık Mehmet Şirin Arat’ın 6’ncı duruşması görüldü. Arat ve avukatı Aydın Altaç duruşmada hazır bulundu. 

SAVCIDAN AĞIRLAŞTIRILIŞ MÜEBBET İSTEMİ

Heyet değişikliği nedeniyle önceki zabıtların okunmasıyla başlayan duruşmada iddia makamı, 20 Ocak’ta sunduğu mütalaasını tekrarlayarak Arat’ın “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak” ve “kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmek” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talebinde bulundu. İddia makamı ayrıca, kuvvetli suç şüphesi, suç için öngörülen ceza miktarı ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı gerekçesiyle tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.

‘LEHİME OLAN HİÇBİR TALEBİM KABUL EDİLMEDİ’

Savcının esas hakkındaki mütalaasına karşı savunma yapan Arat, lehine olan hiçbir talebinin kabul edilmediğini söyledi. Sur’da yasaklı çatışmalı bölgeden çıkarken Birinci Alay Komutanının tehdidiyle görüntülerinin çekildiğini  hatırlatan Arat, “Bu görüntüler kolluk görevlilerinin senaryosu gibi çekildi. Orada çatışma olmadı. Zaten fotoğraflarda da görülüyor, biz tankın yanına kendimiz geldik. İddianameye konu ifade verenler baskı ve şiddetle beyanda bulunduklarını söyledi. Tanımadığım kişiler beni teşhis etmiş. Bu teşhisi istedim mahkeme başkanı senin adına ‘teşhis yok’ dedi. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” diye konuştu. 

Arat’ın avukatı Altaç ise, “Müvekkilim hangi olayda yer aldı, kime silah sıktı bu olayda kim zarar gördü. Böyle bir şey ortada yok. Müvekkil samimi bir şekilde gösterilen fotoğrafları benim diyebiliyor. Suçta eylemin işlenen fiilin belli olması gerekir. Bu eylemle şahsın irtibatlandırılması gerekiyor. Müvekkilin tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak tahliyesi ve beraatını talep ediyoruz” diye konuştu.

VERİLEN CEZA

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, Arat’a “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan müebbet, “mağduru belli olmayan kamu görevlisini öldürme” suçundan ise 10 yıl 10 ay hapis cezası verdi.