Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü, üye ve yöneticilerine yönelik artan gözaltı operasyonları ile son dönemlerde sıkça verilen ev hapsi kararlarına ilişkin Beyoğlu’nda bulunan İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde basın toplantısı düzenledi. “Evlerimizi zindana çeviremezsiniz" yazılı pankartın asıldığı toplantıya, siyasi parti temsilcileri katıldı.

F TİPİ UYGULAMALAR

HDP İl Eş Başkanı Erdal Avcı, ev hapislerini "F tipi uygulamalar" olarak yorumladı. Evlerin zindanlara çevrilmesini kabul etmeyeceklerini belirten Avcı, muhalefete dönük baskıların taktiksel bir strateji olduğuna dikkati çekti. Avcı, "Topumun taleplerini duymamak için muhalifleri psikolojik bir savaşa tabii tutuyorlar. Yurttaşlar sanki yasa dışı bir iş yapmış gibi toplum nezdinde tecrit ediliyor. Cezaevinde olmakla eş değer olan bu uygulamaları kabul etmiyoruz. Evlerin F Tipi cezaevlerine çevrilmesi, vücudumuza bir cihaz yerleştirilmesi, istediklerinde evlerinize girmeleri olağan üstü bir insan hakkı ihlalidir" dedi. 

KADINLAR ALANLARDA OLACAK

HDP Kadın Meclisi İstanbul Sözcüsü Beser Çelik, bu süreçte kadınların evlere hapsedilmesinin, mücadelelerine yönelik olduğunu söyledi. Mücadelelerini sürdüreceklerini ifade eden Çelik, "Özellikle 8 Mart öncesi bu uygulamalarla kadınları mücadeleden geri düşürme fikirleri tamamen korkularındandır. Kadınlar mücadele etmeye, alanlarda olmaya devam edecek" diye belirtti.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) PM Üyesi Mustafa Naci Toper, baskıların yönetememe krizinden kaynaklandığını söyledi. Toper, "AKP'ye teslim olmayacağız, direnişi büyüteceğiz" ifadesini kullandı. 

‘EV HAPSİ FAŞİZMİN KENDİSİ’

Devrimci Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Üyesi Seher Beytaş, partilerinin Genel Başkanları Elif Torun Öneren'e de ev hapsi verildiği bilgisini paylaşarak, "Öneren 65 yaş üstü, hastaneye gitmesi gereken biri. Verilen ev hapsi kararları faşizmin kendisidir" şeklinde konuştu.

‘TECRİDİN TEZAHÜRÜ'

HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen ise şunları söyledi: "Kürt sorunu çözülmedikçe, bu ülkede barış olmayacak. Bunun çözümü de tecridin kalkmasıdır. Ev hapisleri İmralı tecridinin tezahürüdür. Bunun karşısında bizlere düşen mücadeledir. Birlikte mücadele etmekten başka çaremiz yok. Şiddetten, kandan, zulümden beslenen bu iktidarın karşısında bizim umudumuz yaşamdır."