Şırnak Barosu Cezaevi İzleme Komisyonu, İnsan Hakları Derneği (İHD) Şırnak Şubesi  Hapishane Komisyonu, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Şırnak Temsilciliği, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Cizre Referans Merkezi, Şırnak T Tipi Cezaevi'ne ilişkin hazırladığı Mart ayı raporunu açıkladı. Tutuklularla yapılan görüşmeler ışığında hazırlanan rapor, Özgürlükçü İçin Hukukçular Derneği Şırnak Temsilciği'nde açıklandı. Raporu okuyan avukat Nevroz Uysal, 2014 yılında kurulan cezaevinin su sorununun tam olarak çözülemediğini belirterek, hak ihlallerinin de koronavirüs ve açlık grevi süreçlerinde arttığını söyledi. 

AÇLIK GREVİ DEVAM EDİYOR

Şuan cezaevindeki 2 tutuklunun 5 günlük dönüşümlü açlık grevine devam ettiğini belirten Uysal, "Başlatılan bu açlık grevinin daha vahim ve ciddi tabloların ortaya çıkmaması için taleplerin demokratik kamuoyu tarafından duyulması, siyasi iktidarın bu husustaki sorumluluğunu görmesi ve bir an önce bu talepleri karşılaması gerekmektedir. Türkiye yasalarına bile aykırı tecrit uygulamaların son bulmasını diliyor, siyasi iktidarı bir an önce sorumlu davranarak hapishanelerdeki tecridi kaldırmaya davet ediyoruz” dedi. 

Tutuklu ailelerinin çıplak aramaya maruz bırakıldığına dikkat çeken Uysal, "Ziyaretimiz sırasında bildirilen iki mahpusun ailesine karşı gerçekleştiği ifade edilen 'Çıplak arama' iddialarına ciddiyetle yaklaşıyoruz. İnsan onuruna aykırı olan çıplak arama uygulamasına karşılık mahpuslar tarafından Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusu yapıldığı bilinmektedir. Biz hukuk ve insan hakları örgütleri olarak sistematik ve cezalandırma amaçlı 'çıplak arama' uygulamasını hiçbir şekilde kabul etmiyor, bu uygulamayı işkence olarak tanımlıyoruz. Yaşanan bu olaya ilişkin olarak ivedilikle adli soruşturma başlatılmasını, olay tarihlerinde görevli olan tüm personelin tespit edilmesini, kamera kayıtlarının emniyetten alınmasını acilen yaşanan olaya ilişkin olarak tüm delillerin etkin ve şeffaf bir şekilde bizzat savcılık eliyle toplatılmasını talep ediyoruz” diye ifade etti. 

‘KOĞUŞ BASKINLARINDAN VAZGEÇİLMELİDİR’

Uysal, koğuşlara yapılan baskınlarda kamu görevlileri tarafından ciddi bir hak ihlali gerçekleştirildiğine vurgu yaprak şu şekilde devam etti: "Koğuşlarda sayım ve ardından gerçekleşen arama biçiminin süreklileşmesi, koğuşta yapılan aramanın orantısız ve baskın havasında yaşanması keyfiliğe yol açmaktadır. Bu uygulamanın kabulünde zorunlu nedenlerden kaynaklanmadığı İdare tarafından da sayımın kolaylaştırma aracı haline geldiği anlaşılmaktadır. Hapishanelerde mahpuslara yönelik işkence ve kötü muamele iddialarına yönelik derhal etkin ve şeffaf bir soruşturma başlatılmalıdır. Hukuka aykırı fiiller gerçekleştiren kamu görevlileri hakkında etkin soruşturma mekanizmaları işletilmelidir. Şafak baskını şeklinde tabir edilen eylemlerden derhal vazgeçilmelidir.”

‘ÖZEL HAYATA SAYGI HAKKI İHLALİ'

Tutukluların en temel haklarından biri olan iletişim hakkından yoksun bırakıldığını aktaran Uysal, "Odaların doluluk oranlarına göre birlikte yaşayan mahpusların psikolojik ve fiziksel olarak sorunlar yaşamaları kaçınılmazdır. Pandemi öncesi dahi özellikle sohbet ve spor hakkı gibi ortak alan faaliyetlerinin uygulanmasında sorunlar yaşanırken ve bu uygulamalar kanunda öngörülen sürelerde ve şekillerde uygulanmazken pandemiyle birlikte alınan önlemler kapsamında mahpusların gerek dış dünya gerekse hapishane içerisinde diğer mahpuslarla olan ilişkileri neredeyse tamamen kesilmiştir. Mahpusların açık görüşlerinin yaptırılmaması pandemi koşullarında anlaşılabilir olsa da kapalı görüşlerinde kişi sınırlaması uygulanması, açık görüşlerin yerine sadece 10 dakikalık ek telefon hakkı tanınması ve bu telefon hakkının sadece telefon numarası verilen kişi ile sınırlı tutulması mahpusların aile ve özel hayatına saygı hakkını ihlal etmektedir. Mahpusların sosyal ve kültürel etkinlik gerçekleştirmeleri için gerekli olanaklar sağlanmalıdır. Özellikle mahpusların spor alanının hijyenik bir şekilde kullanıma açılmalıdır”  ifadelerinde bulundu. 

‘TAKİPÇİSİ OLACACAĞIZ’

Şırnak T Tipi Cezaevi'nde yaşanan hak ihlallerine son verilmesi çağrısı yapan Uysal, tutukluların ulusal ve uluslararası mevzuat gereğince insan onuruna yaraşır, hukuksal güvenlik ve belirlilik içinde asgari infaz koşullarının sağlanması gerektiğini söyledi. Uysal, "Mahpusların sağlık, yaşam ve insan onuruna yaraşır infaz koşullarının sağlanması kapsamında ulusal ve uluslararası hukuk düzenlemeleri ışığında hukuki sürecin takipçisi olacağız” dedi. (Şırnak/MA)