Kayıpların akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle yılladır eylem yapan ancak 700’üncü haftadan bu yana Galatasaray Meydanı’na çıkmalarına izin verilmeyen Cumartesi Anneleri, 775. hafta eylemini İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokakta gerçekleştirdi. Eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Ahmet Şık, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Dersim Belediye Başkanı Fatih Mehmet Maçoğlu ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi ve yurttaşlar da katıldı. Polisler tarafından ablukaya alınan sokakta, kayıp yakınları üzerinde kayıpların fotoğraflarının bulunduğu tişörtler giyip, kayıpların fotoğraflarıyla birlikte karanfiller taşıdı. Bu hafta, 2001’de Şırnak Silopi’de ifadeye çağırıldıktan sonra bir daha kendilerinden haber alınamayan HADEP İlçe Başkanı Serdar Tanış ile ilçe yöneticisi Ebubekir Deniz’in akıbetini soruldu.
İHD İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon üyesi Sebla Arcan yaptığı açıklamada, Galatasaray Meydanı’nda açıklama yapmalarının engellenmesine tepki göstererek, hukuki haklarının ihlal edildiğine dikkat çekti.
KOMUTANLIĞA GİTTİ BİR DAHA HABER ALINAMADI
Arcan, 25 Ocak 2001’de HADEP İlçe Başkanı Serdar Tanış ile ilçe yöneticisi Ebubekir Deniz’in ifadeye çağırıldıktan sonra kendilerinden bir daha haber alınamadığına değindiği konuşmasında, şunları söyledi: “775. haftamızda gözaltında kaybedilişinin 19. yılında Serdar Tanış ve Ebubekir Deniz’i unutmadık diyerek buluştuk. 25 yaşındaki Serdar Tanış, 2000 yılında Silopi’de HADEP İlçe teşkilatını açmak üzere parti merkezince görevlendirildi. Çalışmalara başlayan Tanış ve arkadaşları, vazgeçmeleri için Şırnak İl Jandarma Alay Komutanı General Levent Ersöz ve Silopi İlçe Jandarma Karakol Komutanı Yüzbaşı Süleyman Can tarafından tehdit edildi. Tehditlere rağmen 3 Ocak 2001 tarihinde HADEP ilçe teşkilatı açıldı ve Serdar Tanış İlçe Başkanı oldu. Sonrasında baskılar daha da ağırlaştı. Serdar Tanış, bütün resmi makamlara yazılı başvuru yaptı. Başvurusunda maruz kaldığı tehditleri anlattı, can güvenliğinin sağlanması ve siyaset yapma hakkının engellenmemesi talebinde bulundu. 25 Ocak 2001 tarihinde Silopi Jandarma Komutanlığından Serdar Tanış'ı telefonla arayıp komutanlığa gelmesi istendi. Serdar Tanış ilçe yöneticisi 27 yaşındaki Ebubekir Deniz ile birlikte Silopi Jandarma Komutanlığı'na gitti ve onlardan bir daha haber alınamadı.”
‘ARKADAŞLARI KAÇIRMIŞ OLABİLİR’
Silopi Jandarma Komutanlığı’nın 5 gün boyunca Tanış ve Deniz'i görmedikleri iddiasında bulunduğu belirten Arcan, “Kamuoyu baskısının artması üzerine Şırnak Valisi Hüseyin Başkaya, onların 25 Ocak'ta Silopi Jandarma Komutanlığı'na geldiklerini ama yarım saat kalıp, tutanak imzaladıktan sonra ayrıldıklarını açıkladı. Daha sonra Tanış ve Deniz'e ne olduğuna dair ısrarlı sorular karşısında Vali, 'HADEP'lileri arkadaşları kaçırmış olabilir’ cevabını verdi” dedi.
‘SERDAR ŞIRNAK TOPRAKLARINA AYAK BASARSA YAŞATMAM’
Tanış’ın babası Şuayip Tanış’ın ise oğlunun kaybedilmesinin ardından kamuoyuna yaptığı açıklamada, oğlunun sürekli tehdit edildiğine dikkat çeken Arcan, babanın ifadelerini şöyle aktardı: “Oğlum, ilçe teşkilatını açmaya çalışırken Levent Ersöz bizi sürekli tehdit etti. Beni, Şırnak İl Jandarma Komutanlığı'na götürdüler. Levent Ersöz, ‘Oğlun bu işten vazgeçsin, yoksa sizin için iyi olmaz’ dedi. Oğlum parti çalışmaları için Diyarbakır'a gittiğinde, Levent Ersöz beni telefonla aradı. 'Oğlun Serdar, Şırnak topraklarına ayak basarsa yaşatmam' dedi. Oğlum Diyarbakır'dan geldiğinde Silopi İlçe Jandarma Karakolu'na çağrıldı. Gitti, bir daha da dönmedi.”
AİHM TÜRKİYE’Yİ MAHKUM ETTİ
Arcan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), "Yerel mahkemeler tarafından ayrıntılı bir adli inceleme veya bağımsız bir soruşturma gerçekleştirilmemiş olmasını üzüntü ile karşılamaktayız” diyerek, Tanış ve Deniz'in kaybedilmesinde devletin sorumlu olduğu sonucuna vararak, Türkiye'yi oybirliğiyle mahkûm ettiğini de hatırlattı.
‘100 YIL DA GEÇSE UNUTMAYACAĞIM’
Ardından söz alan Tanış’ın oğlu Diyar Tanış (20), henüz bir yaşındayken babasının kaybedildiğini ifade ederek, babasıyla beraber çocukluğunun da kaybedildiğini söyledi. Babasız büyümenin ve bir mezara dahi sahip olamamanın kendilerinde büyük acılara neden olduğunu dile getiren Tanış, “Onları asla affetmeyeceğim. 100 yıl da geçse babamı unutmayacak ve aramaya devam edeceğim” diye konuştu.
‘KAYBOLANLA KAYBOLUYOR İNSAN’
Eyleme katılamayan Deniz’in kızı Ceylan Deniz’in mektubu okundu. Mektupta, “Bedenen yanınızda olamasam da tüm kalbimle yanınızdayım. Cumartesi Anneleri hepinizin ellerinden öperim. Ölenle ölünmez diyorlar ama kaybolanla kayboluyor insan. Kaybının yokluğunda ve acısında yok oluyor insan. Artık hiçbir şey seni masum mutlu çocukluğuna döndüremiyor. Elimizde zar zor tuttuğumuz anılar kaldı… Bizim artık babama dair tek umudumuz akıbetini öğrenip faillerin yargılanmasıdır” ifadeleri yer aldı.
