İçişleri Bakanlığı tarafından yerlerine kayyım atandıktan sonra tutuklanan Mardin’in Kızıltepe Belediyesi Eşbaşkanı Nilüfer Elik Yılmaz ile Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gülistan Öncü'nün yargılandığı davanın 4'üncü duruşması görüldü. Mardin 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Öncü ve Elik tutuklu bulundukları Tarsus T Tipi Kadın Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katıldı.
Kimlik tespitinin ardından geçilen duruşmada savcılık eşbaşkanların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme, bu celsede karar vermeyeceğini, önceki duruşma mütalaanın okunduğunu belirterek, tutukluluk durumuna ilişkin savunma yapmalarını istedi.
‘16 AYDIR TUTUKLUYUM’
Kürtçe savunma yapan Öncü, önceki beyanlarını tekrar ederek, siyasetçi olduğunu, iddianamede siyasi faaliyetlerinin çarpıtıldığını kaydetti. Her siyasi partide olduğu gibi kendilerinin parti çalışmalarını yürüttüklerini anlatan Öncü, HDP'nin büyük bir parti olduğunu, yapılan çalışmaların da kanuna uygun olduğunu söyledi. Siyasi kimliğinden dolayı yargılandığını ifade eden Öncü, 16 aydır tutuklu olduğunu ve mağdur edildiğini dile getirdi.
‘TUTUKLULUĞA SON VERİLSİN’
Üzerine atılı suçlamada mahkumiyeti gerektirecek bir unsur olmadığını ifade eden Öncü'nün avukatları, eşbaşkanları, kayyım protestolarının ve siyasi faaliyetlerinin anayasal hak olduğunu belirtti. Savcılığın, eşbaşkanlar hakkında resmi olarak görevde olmalarına rağmen "eski belediye başkanları" ifadesinin kullanıldığını dile getiren avukatlar, belirtilen "gizli tanıkların" gerçekte olmadığı, bir kısmının Tanık Koruma Programı’ndan çıkartıldığını, bir kısmının da dinlenmekten vazgeçilmesine rağmen mütalaada dayanak yapıldığını kaydetti. Avukatlar, tutukluluk haline son verilmesini istedi.
Yılmaz ise, yaptığı savunmada siyasi kimliğinden kaynaklı yargılandığını dile getirerek, görevden alınmalarının da tutuklanmalarının da siyasi nedenlerden kaynaklandığını söyledi. Elik, tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
‘BAŞINDAN BERİ İDDİANAME ÇÖKTÜ’
Elik'in avukatları da yaptıkları savunmada "gizli tanık" beyanlarının kurgu olduğunu belirtti. HDP'nin yerel yönetimlerden sorumlu kişilerin mütalaada illegalize edildiğini kaydeden avukatlar, bu kişilerin telefon numaralarının isimlerinin yanına "yerel yönetimler" yazılmasının suçlama konusu yapılmasının abes olduğunun altı çizildi. Avukatlar, Kızıltepe Belediyesi’nin ihaleleri verdiği firmalar üzerinden "örgüte para aktardığı" iddialarına da, "O zaman kayyımın da yargılanması gerekiyor. Çünkü kayyımlar da aynı firmalar ile çalışıyor" diyerek, iddiaların soyut olduğunu kaydetti. Avukatlar, iddianamenin başından beri çöktüğünü dile getirdi. Avukatlar, kayyım atamalarının altında bir rant meselesi olduğunu belirterek, Mardin Büyükşehir Belediyesi’nde kayyım dönemine ilişkin açılan davalara dikkat çekerek, tahliye talebinde bulundu.
Kısa bir aranın ardından mahkeme heyeti oy çokluğu ile Öncü ve Elik'in adli kontrol şartı ile tahliyesine karar verdi. Mahkeme bir sonraki duruşmayı 22 Haziran tarihine erteledi.
