İzmir, Adana, Mersin ve Antalya başta olmak üzere birçok kentte adliyeler önünde bir araya gelen avukatlar, baro başkanlarının Ankara'ya başlattıkları "savunma yürüyüşü"ne destek vererek, kente girişlerin engellenmesini protesto etti. 

İZMİR

İzmir Barosu, “Savunma Yürüyüşü”ne katılan baro başkanlarının Ankara'ya girişleri engellenmesine ilişkin basın açıklaması yaptı. Bayraklı Adliyesi C Kapısı önünde bir araya gelen avukatlar adına konuşan Baro Başkan Yardımcısı Özgür Yılmazer, 3 gündür baro başkanlarının yürüyüşünün sürdüğünü belirterek, "Başta siyasi iktidar ve Türkiye Barolar Birliği’nin başındaki Metin Feyzioğlu olmak üzere bu yürüyüşün nedenini, anlamını, önemini anlaması gerekenler maalesef algılamış değil” dedi.  

Engellemenin toplantı ve gösteri yürüyüş hakkının ihlali olduğunu dile getiren Yılmazer, güvenlik güçlerinin bu hukuksuz emri yerine getirirken Ordu Barosu Başkanını gözaltına almak istemesi, Gaziantep Baro Başkanını darp etmesi ve Baro Başkanımız Av. Özkan Yücel'e darp girişiminde bulunması iktidarın düştüğü aczin açık göstergesi olduğunu ifade etti. Hukukun üstünlüğü mücadelesi veren baro başkanlarına yönelik bu tavrın esasen yurttaşlara verilmek istenen bir göz dağı olduğunu dile getiren Yılmazer,“Bu saldırılar ülkemizin demokratik ve insan haklarına dayalı bir Cumhuriyet olarak kalması ve yurttaşların haklarının korunması için devam ettirdiğimiz mücadelemize asla zarar vermeyecektir. İzmir Barosu ve tüm barolar yurttaşın hukukunu müdafaa etmek azminden bir nebze olsun geri adım atmayacaktır.Buradan bir kez daha yüksek sesle haykırıyoruz. Vazgeçmeyeceğiz, teslim olmayacağız, biat etmeyeceğiz” dedi. 

'MÜCADELEMİZ SÜRÜYOR'

Basın açıklamasına telefonla katılan İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise Ankara’da yaşananların ülkenin içine düşürüldüğü durumun açık bir göstergesi olduğunu ifade ederek şunları söyledi:  “Bu durum, şu an Türkiye’de faşizmin hüküm sürdüğünü, polis devletinin hakim olduğunu, hak ve özgürlüklerin tamamen askıya alındığını gösteriyor. Türkiye’nin dört bir tarafından baro başkanları özgür bir ülke, demokratik bir ülke, insan haklarına uygun bir ülke için yola çıktılar ve mücadelelerini sürdürüyorlar. Bugün Ankara girişinde hala bekliyoruz. Baro başkanlarımız şu anda oturma eylemine geçtiler. Buradan ayrılmayacağız, vazgeçmeyeceğiz, kazanana kadar mücadeleye devam edeceğiz.”

ADANA  

Adana Barosu üyesi avukatlar, kentteki adliyenin önünde bir araya geldi. Adana Barosu Yönetim Kurulu'ndan İlknur Önal, yürüyüşün engellenmesine tepki göstererek, anayasal hakların ihlal edildiğini belirtti. Önal, "Bu saldırılar ülkemizin demokratik ve insan haklarına dayalı bir Cumhuriyet olarak kalması ve yurttaşların haklarının korunması için devam ettirdiğimiz mücadelemize asla zarar veremeyecektir. Barolar susarsa halkın nefesi kesilir. Bu hukuksuzluğa son verilene kadar mücadelemiz devam edecektir" dedi.

BAŞKAN TELEFONLA BAĞLANDI

Ankara'da oturma eyleminde olan Adana Baro Başkanı Veli Küçük de telefon üzerinden açıklamaya katıldı. Küçük, "İsteğimiz olan hukuk devleti kavramının tam aksi polis devleti ve dayatmayla karşı karşıyayız. Bizler, hukukçular, ülkesini seven insanlar ve duyarlılık sahibi yurttaşlar olarak hak, hukuk ve adalete sahip çıkmaya devam edeceğiz. Karanlık ve korku imparatorluğu döneminde baro başkanları Ankara’ya giremiyorsa, yurttaşlarımızın ne kadar sıkıntılı olduğunu gösteren bir tablodur. Baroların ayrıştırılmasına, bölünmesine asla izin vermeyeceğiz" diye konuştu.

Avukatlar bir süre oturarak, "Direne direne kazanacağız", "Savunma susmadı susmayacak" ve "Susma sustukça sıra sana gelecek" sloganlarını attı.  

MERSİN

Mersin Barosu avukatları, adliye önündeki açıklamayla yürüyüşe müdahaleyi protesto etti. Mersin Barosu Başkan Yardımcısı Fatma Demircioğlu, engellemelere son verilmesini istedi. Demircioğlu, "Baro başkanlarının saldırıya uğraması, bu ülkede hiçbir vatandaşın hukuk güvenliğinin olmadığının da ispatıdır. Kutsal savunma hakkının tesis edildiği, Anayasal ve evrensel hukuk prensiplerinin egemen kılındığı, Anayasal protesto hakkına müdahale edilmediği, hukukun üstünlüğünün yeniden sağlandığı günleri görene kadar azim ve kararlılıkla mücadele edeceğiz" mesajı verdi. 

Açıklama, “Avukata uzanan eller kırılsın” ve “Hak, hukuk, adalet” sloganları eşliğinde yapılan oturma eylemiyle sonlandı. 

ANTALYA

Antalya Barosu avukatları, adliye önünde bir araya gelerek, oturma eylemi yaptı. Avukatlar, savunmanın susmaması için mücadele edeceklerini vurguladı.  

ANKARA 

Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi, Ankara’da baro başkanlarına yönelik müdahaleyi kınayarak, insan hak ve özgürlüklerini keyfi biçimde sınırlandırmaya yönelik baskıcı uygulamalara son verilmesini istedi.

‘Savunma Yürüyüşü’ Ankara’ya yürüyen baro başkanlarına yönelik müdahaleye Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nden de tepki geldi. Yapılan yazılı açıklamada “Meslek kanunlarında yapılmak istenen antidemokratik değişikliklere karşı çıkmak için Ankara’ya yürüyen Baro Başkanlarının polis zoruyla engellenerek şehir girişinde alıkonulmalarını kınıyoruz” denildi.

Avukatların ve savunmanın temsilcisi baro başkanlarına yönelen bu engellemelerin aynı biçimde mesleğine sahip çıkan hekimlere ve hekimlerin örgütü TTB’ye yönelik engelleme çabalarının ve  baskıların bir parçası olduğu vurgulandığı açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Anayasamıza göre herkes, önceden izin almadan, barışçıl toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Hiç kimsenin, Anayasa'da açık biçimde yer alan bu hakkın kullanılmasını keyfi biçimde engelleme yetkisi bulunmamaktadır. Baro başkanlarının şehre girişleri ve Anıtkabir’e ziyaretleri önündeki engel derhal kaldırılmalıdır. İnsan hak ve özgürlüklerini keyfi biçimde sınırlandırmaya yönelik baskıcı uygulamalara derhal son verilmelidir.”

DİYARBAKIR 

Diyarbakır Barosu üyesi avukatlar da yaptıkları açıklama ile ‘Savunma Yürüyüşü’ne yönelik engellemeye tepki gösterdi. Baro binasında Tahir Elçi Konferans Salonu önünde açıklama yapan avukatlar, üzerinde Tahir Elçi’nin fotoğrafının bulunduğu “Seni unutmayacağız” yazılı pankart taşıdı.

Yaptığı açıklamada polisin yürüyüşe yönelik engelleme girişimlerine tepki gösteren Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Gazal Bayram Koluman, baro başkanlarının Ankara’nın girişinde keyfi bir şekilde durdurulup kanuna aykırı bir şekilde fiziki müdahalede bulunulduğunu dile getirdi. Koluman, “Hatta kolluk görevlilerince pervasızca bir tutum ile darp eylemine varacak boyuta taşınmıştır. Baro başkanlarının yürüyüşüne engel olunması, başkanların darp edilmeleri tarafımızca kabul edilemezdir. Anayasal bir hak olan barışçıl gösteri ve yürüyüş hakkı hiçbir gerekçe ile durdurulamaz ve engellenemez. Bu kanunsuz ve hukuksuz uygulamadan derhal vazgeçilmeli, güvenli bir şekilde yürümeleri sağlanmalıdır” dedi.

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAKLAR

Savunmanın sesini duymak yerine kısmaya çalışanlara karşı durduklarını söyleyen Koluman, “Bu gayri kanuni tutumu kınadığımızı, bu suçu işleyen kolluk güçleri ve bu kanunsuz emri verenler hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklama, 5 dakikalık oturma eyleminin ardından zılgıt ve alkışlarla son buldu.

VAN

Van Barosu, “Savunma Yürüyüşü”ne katılan baro başkanlarının Ankara'ya girişleri engellenmesine ilişkin basın açıklaması yaptı. Van Barosu'nun Avukat Tahir Elçi Konferans Salonu'nda yapılan açıklamaya ÖHD Van Şubesi üyeleri ve çok sayıda avukat katıldı. Avukatlar adına konuşan Baro Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Doğan İlhan, baro başkanlarının engellenmesine ve polisler tarafından darp edilmelerine tepki gösterdi. 

Toplantı, gösteri ve yürüyüş hakkının ortadan kaldıracak şekilde müdahale edilmesini "utanç verici" olarak tanımlayan İlhan, "Utanç vesikası haline gelen baro başkanının cübbesinden çekilerek engellenmeye çalışıldığı fotoğraf veren kolluğa da ayrıca şunu hatırlatmak isteriz ki; bugün durdurmak için asıldığın o cübbe yarın haklarının savunulması için sığınabileceğin tek limandır. Bizler bu yürüyüşü kendimiz için değil, istisnasız bütün Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının haklarını korumak için yapıyoruz. Gün gelecek herkes o asıldığın cübbeye sığınmak zorunda kalacaktır. Unutulmamalıdır ki; avukatın sesi kesilirse yurttaşların nefesi kesilir. Bizler Van Barosu'na kayıtlı avukatlar olarak bizim adımıza anayasal haklarımızı kullanan baro başkanlarımıza yapılan bu hadsizliği kabul etmediğimizi, sorumluları hakkında yasal her türlü eyleme hazır olduğumuzu tüm kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz" dedi. 

Açıklama alkış eşliğinde sona erdi. 

URFA 

Urfa Barosu Avukatları, baro hizmet binası önünde Ankara’ya girişlerine izin verilmeyip darp edilen baro başkanları için basın açılması yaptı. Açıklamada konuşan Baro İnsan Hakları Merkezi Koordinatörü Mevlüt Güneş, “Baro başkanlarına izin verilmemesi hangi hukuk, Metin Feyzioğlu ve beraberindeki 15 baro başkanının Anıtkabir’e yürüyerek gitmelerine izin veren hangi hukuktur. Aynı kent içerisinde farklı uygulamalara tabi tutulma hangi zihniyetin ürünü, sormak istiyoruz. Baro başkanlarının Ankara’ya girmemelerine yönelik yaklaşıma bir an önce son verilmeli ve başkanların yürüyüşü engellenmemelidir. Bu engellemeler kaldırılmadığı taktirde demokratik ve anayasal haklarımızı kullanacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz” dedi.

Açıklama baro hizmet binası önünde yapılan 1 dakikalık alkış ve 5 dakikalık oturma eyleminden sonra son buldu.