Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü bir soruşturmada, 9 Ekim 2018’de gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan 145 kişi arasında bulunan Yeni Yaşam gazetesi muhabiri Hatice Şahin hakkında “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla iddianame hazırlandı. 7 yıl 6 ay ile 15 yıl hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilerek, ilk duruşma için 20 Ocak 2021 tarihine gün verildi.
İddianamede, Şahin’in İstanbul-Diyarbakır ve Diyarbakır-İstanbul’a yaptığı yolculuk, “örgüt üyesi olduğunun” delili olarak gösterildi. 9 Ekim 2018’de Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Diyarbakır’da merkez Kayapınar ilçesindeki adresine yapılan baskında, Şahin adına, uçuş tarihi, uçuş illeri ve uçuş firması ve ücretlerinin yer aldığı dokümanlar bulunduğu belirtilerek, yapılan araştırmada söz konusu dokümanlarla Şahin’in uçuş yaptığı tarihlerin uyuştuğu kaydedildi.
‘DTK FAALİYETLERİ İÇİN GELMİŞ’
İddianamede, Şahin’in 2017’de birden çok defa yaptığı İstanbul-Diyarbakır, Diyarbakır-İstanbul yolculuğu şu şekilde değerlendirildi: “Elde edilen dokümanlardaki bilgiler ile şüphelinin uçuş bilgileri karşılaştırıldığında dokümanda yer alan 11/10/2017 tarihli uçuş bilgisinin şüpheli uçuş bilgilerinde 10/10/2017 tarihli olduğu, dokümanlardakinden 1 günlük bir fark olduğu görülmüş olup, bütün itibariyle bilgiler birlikte değerlendirildiğinde şüphelinin DTK adına faaliyetlerde bulunmak üzere İstanbul - Diyarbakır arasında uçuş gerçekleştirdiği, DTK adına faaliyetlerde bulunduğu anlaşılmıştır.”
BAŞKACA ŞAHISLAR
İddianamede, Şahin’in eski meslektaşı ve aynı dosyada şüpheli konumda olan Perihan Kaya ile yaptığı görüşme talebi de suç delili olarak yer aldı. Söz konusu görüşme şu şekilde değerlendirildi: “Yukarıda belirtilen görüşmeyi aynı dosya kapsamında şüpheli olan Perihan Kaya isimli şahıs ile görüşme yaptığı ve görüşme içerisinde bu şahıs ve başkaca şahıslarla yüz yüze görüşmek üzere anlaşarak görüşmeyi sonlandırdıkları anlaşılmıştır.”
SUÇLAMA İÇİN TAZİYE DEMESİ YETTİ
Şahin’in H.K. adlı bir arkadaşıyla yaptığı görüşmede ise H. K.’nin “E tamam işini bitirdiğinde taziyeye gel” sözleri, iddianamede, “Yukarıda belirtilen görüşme içerisinde şüphelinin görüşme yaptığı kişiyi taziyeye davet ettiği görülmüş olup söz konusu taziyenin örgüt mensubu şahsa ait taziye ziyareti olduğu değerlendirilmiştir” ifadeleriyle yer aldı.
İddianamede, Firar ve Ezel adlı gizli tanığın, hiçbir somut faaliyete yer vermeden Şahin’in “örgüt üyesi olduğu” yönündeki beyanları ile Şahin’in, teknik ve fiziki takibe alındığı ve bu takiple kimlerle görüştüğüne yer verildi.
‘BASIN MENSUBU OLARAK TAKİP ETTİM’
Teknik ve fiziki takipte Şahin’in görüştüğü isimlerin tamamının, Şahin ile aynı gazetede çalıştığı meslektaşları, gazeteciler ve dağıtımcılarla yaptığı görüşmelerin olduğu görüldü. Şahin’in de gözaltına alındığı 9 Ekim 2018’deki operasyonun yapılmasına dayanak yapılan 2 isimsiz ihbarın yapıldığına da yer verilen iddianamede, Şahin’in ifadesi de yer aldı. Şahin, görüştüğü kişilerin meslektaşları olduğunu, DTK içerisinde herhangi bir faaliyetinin olmadığını, DTK’nin etkinliklerini basın mensubu olması nedeniyle takip ettiğini kaydetti.
15 YILA KADAR HAPİS İSTENDİ
İddianamede, uçuş bilgileri, gizli tanık beyanları, telefon tapeleri, teknik ve fiziki takip birlikte değerlendirildiğinde Şahin’in DTK içerisinde örgütsel çalışmalara katıldığı, DTK’nin KCK yapılanmasının çatı örgüt olduğu savunularak, şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği ileri sürüldü.
İddianamede, Şahin’in 7 yıl 6 ay ile 15 yıl arası değişen hapis cezası ile bazı haklardan mahrum bırakılması talep edildi.
