Mardin’in Derik Belediyesi’ne 2016’da kayyım olarak atanan Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk, 10 Kasım 2016 tarihinde makamına konulan bombanın patlatılması sonucu hayatını kaybetmişti. Saldırı ile ilgili 15 kişinin yargılandığı davada sadece Kaymakamlık Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu’na müebbet ve 18 yıl hapis cezası verilirken, 2017 yılında saldırıya dair açılan bir başka soruşturmada ise 4 yıldır “gizlilik kararı” bulunuyor. Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan ve 2017/2209 esas numarasına kaydedilen soruşturmaya dair bugüne kadar herhangi bir açıklama yapılmadı. Ancak soruşturma dosyasında dönemin kamu görevlileri ile kimi bürokratlarının isminin geçtiği belirtilen dosya kapsamında onlarca kişi tanık olarak dinlendi. Tanık olarak dinlenen isimlerin arasında Kaymakam Safitürk’ün öldürülmesine dair Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada sanık olan ve beraat eden kimi isimler de yer aldı.

TİHV’E İSİMSİZ MEKTUP

Gizli yürütülen soruşturmanın dışında saldırıya dair kimi yeni gelişmeler de yaşandı. Saldırıya ilişkin Türkiye İnsan Hakları Vakfı’na (TİHV) gönderilen isimsiz bir mektupta saldırının dönemin kimi bürokratlarının da aralarında olduğu isimler tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi. Mektupta “duyumlardan” bahsettiğini belirten şahıs, dönemin kimi AKP’li Derik ilçe yöneticilerinin de saldırıyla ilişkileri olduğunu öne sürdü. Yaşanan gelişmelere dair haksız yere cezaevinde olduğu belirtilen Şerif Mesutoğlu’nun avukatlarının önümüzdeki günlerde suç duyurusu yapacağı belirtildi.

DAHA NE KADAR GİZLİ TUTULACAK?

Yaşanan gelişmeleri, Safitürk’ün öldürülmesine dair yapılan yargılamada ceza verilen tek isim olan Şerif Mesutoğlu’nun eşi Saime Ateş Mesutoğlu değerlendirdi. Kendisi de aynı dosya kapsamında yargılanarak, beraat eden 14 kişiden biri olan Saime Mesutoğlu, eşinin dosyasının Anayasa Mahkemesi’ne taşıdıklarını belirterek, 4 yıldır gizli tutulan dosyanın akıbetinin açıklanmasını beklediklerini söyledi. Dosyanın ana dosya ile birleştirilmesi taleplerinin reddedildiğini ifade eden Mesutoğlu, “Dosya halen gizli. Bir türlü açılmıyor. Daha ne kadar gizli tutacaklar bilmiyoruz? O dosya açılırsa bu cinayetin aydınlanacağını düşünüyorum. Belki de Şerif’in suçsuz olduğu kanıtlanacak. Bence bu yüzden bu dosya açılmıyor ve açılmak istenmiyor. Bir an önce bu dosyanın açılmasını istiyorum” dedi.

‘CAN GÜVENLİĞİM YOK’

Son günlerde takip edildiğini kaydeden Mesutoğlu, bu nedenle avukatının da suç duyurusu yapacağını ifade etti. Daha önce de takiplerin olduğunu ancak son zamanlarda aleni yapıldığını dile getiren Mesutoğlu, “Bazen can güvenliğimin olmadığını hissediyorum. Aynı zamanda cezaevinde eşime kötü muamelede bulunuluyor. Bu nedenle TİHV’e başvuru yaptık ve avukatımızla birlikte işkence suçlamasıyla şikayette bulunacağız" diye belirtti.

MA / Ahmet Kanbal