Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı Abdulkerim Omer, 2021 yılı diplomatik çalışmalarına dair Fırat Haber Ajansı’na (ANF) değerlendirmelerde bulundu. Kamu diplomasisini önemsediklerini dile getiren Omer, Özerk Yönetim’in dünya kamuoyu tarafından Suriye sorununun çözümü için örnek olarak görüldüğünü söyledi. Yıl içerisinde yaptıkları görüşmelerin merkezine Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’nin tanınması ile esir DAİŞ’liler ve ailelerinin iadesini aldıklarını belirten Omer, “Dışişleri bakanları düzeyinde ve toplumsal kesimlerle yapılan görüşmelerde gündemimiz yönetimin tanınmasıydı. Bunun yanında siyasi ve ekonomik durum ile Türk işgali ve tehditleri, tüm detaylarıyla paylaştık. Rusya ve Çin vetosuyla Til Koçer Sınır Kapısı ve diğer kapıların kapatılması 5 milyon yurttaşı etkiliyor” dedi. 

SURİYE’DE ÇÖZÜM ISRARI 

Yıllarca DAİŞ işgali altında kalan bölgelere insani yardımların yapılmaması sonucunda işsizlik ve ekonomik sorunların yaşandığını belirten Omer, “DAİŞ’in yeniden kendini örgütlemesine şans tanıması söz konusu. Ne Kürtler ne de Kuzey-Doğu Suriye halk bileşenleri olarak dahil olmadığımız Cenevre’deki Anayasa Komisyonu görüşmeleriyle Suriye sorununun çözülemeyeceğini ısrarla söyledik. Suriye'nin yüzde 30'luk bölümü ve çıkarları orada temsil edilmedi. Şu anda cezaevlerinde tutuklu bulunan DAİŞ'liler, kamplardaki binlerce DAİŞ'li kadın ve çocuğun durumunu gündemleştirdik. Özellikle Hol Kampı böyle devam ederse, gelecekte insani bir krizle karşı karşıya kalabiliriz. Etkisi bize de tüm uluslararası kamuoyuna da olacaktır. İşte bütün bunları muhataplarımızla paylaştık, çözüm yolları için çaba gösterdik” ifadelerini kullandı.

‘ENGELLERİ AŞMAYA ÇALIŞTIK’

Ambargonun diplomatik faaliyetlerini engellendiğini dile getiren Omer, “Kuzey-Doğu Suriye'nin dışarıya açılan kapılarının kapatılması ambargo yaşanmasına neden oluyor. Başûrê Kürdistanlı yetkililer tarafından Sêmalka-Pêşxabur Sınır Kapısı gibi kapıların kapatılmasıyla önümüze birçok engel konuldu. Salgın ve dünyaya açılan yolların kapatılması çabası da engelleyici oldu. Çok defa dışarıya görüşmeler yapmak için gidemedik. Arap ülkeleriyle görüşmeler yapmak için de önümüze konulan suni engeller var. Salt Kürt yönetimi olarak adlandırıp Suriye'yi parçalamak istediğimizi öne sürerek karartma propagandaları yapılıyor. Türk devleti etkisi nedeniyle şimdiye kadar beklenen görüşmeler yapılamadı” diye konuştu.

ÖZERK YÖNETİM TANINDI 

Katalonya'nın Kuzey-Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’ni tanımasının çok önemli olduğunu vurgulayan Omer, bununla birlikte birçok devletin de fiili olarak tanımaya başladığını söyledi. 2015 ile 2016 yıllarında bakanlıklar tarafından kabul görmediklerini söyleyen Omer, “Şimdi tüm Avrupa ülkelerinin dışişleri bakanlıklarının kapısı bize açıktır. Dışişleri bakanları, yardımcıları düzeyinde görüşmeler gerçekleşiyor. Suriye olarak sorunlarımızı çözmeden Özerk Yönetim anayasa görüşmelerine dahil edilmeden statüsünün tanınması mümkün değil. Yeni Suriye anayasasında yer verilmeden yönetimin resmi tanınması biraz zordur” diye belirtti. 

SURİYE İLE ÇÖZÜM İÇİN CİDDİYİZ

İç savaş ve yaşanan sorunlara son vermek için Şam yönetimi ve Suriye halkları ile çözüm geliştirmek istediklerini kaydeden Omer, “Çözümü Şam ile geliştireceğiz. Biz çözüm konusunda ciddiyiz. Cenevre ve Astana heyetleri gözden geçirilmeli” dedi.

DAİŞ ULUSLARARASI SORUN 

DAİŞ’in coğrafi işgaline son verdiklerini belirten Omer, şunları söyledi: “Yıllarca DAİŞ denetimi altında olan bölgelerde DAİŞ ideolojisi halen var ve kendini yeniden canlandırabilir. Teröre yardım sunan iki şey var; uluslararası sessizlik ve Til Koçer Sınır Kapısı’nın kapatılması, bölgenin ambargo altında olup yardımların yapılmaması. Türk devletinin tehditleri ve SİHA saldırıları, Fırat suyunun kesilmesi, ekonomik kriz yaratma çabalarının bölgenin istikrarını bozması. Cezaevlerinde ve kamplardaki binlerce DAİŞ'linin durumu.”

DAİŞ’in uluslararası sorun olduğunun altını çizen Omer, “Uluslararası kamuoyu bu konuda bize yardımcı olmalıdır. Ne ülkeleri vatandaşları olan DAİŞ'lileri kabul ediyor ne de burada yargılamamızı kabul ediyorlar” şeklinde konuştu. 

2022 YILINA UMUTLA GİRİLİYOR

Ambargo ve salgına rağmen Özerk Yönetim ve Demokratik Suriye Meclisi’nin (MSD) diplomasi çalışmalarının sürdürüldüğünü kaydeden Omer, “Bu yıl kamu diplomasisini daha çok esas alacağız. Ortadoğu'daki ülkelerle diyalog geliştirmek için daha çok çabalayacağız. Bu yıla daha büyük umutlarla giriyoruz” dedi.