Çankaya'ya bağlı Boztepe Mahallesi’nde yaşayan Volkan Temel isimli Kürt yurttaş, 18 Aralık’ta D.G. ve oğlu S.G. ile kimliği belli olmayan bir başka kişinin ırkçı saldırısına maruz kaldı. Komşuları tarafından gerçekleştirilen saldırıda saldırganlar, “Pis Kürtler, Türközü size mezar olacak” ifadelerini kullandı. Aile oğullarının yüzde 50 engelli raporunun olduğunu belirtti. İfade tutanağında ırkçı saldırı olduğu geçmezken, aile saldırının ırkçı saldırı olduğunu kaydetti.

Konuya ilişkin aile fertleri Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.

Yaşanan ırkçı saldırının tanıklarından Temel’in ağabeyinin eşi Beritan Temel, Volkan Temel’in kendi evine doğru gelirken "yenge" diye bağırdığını belirtti. Pencereden baktığında iki kişinin kayınının üzerinde olduğunu söyleyen Temel, “Birinin elinde çekiç, birinin elinde büyük taşlarla çocuğu dövüyorlardı. Volkan bana döndü, yüzü tanınmayacak haldeydi, her tarafı kan içindeydi, kaşı gözü patlak bir şekildeydi. Bağırdım, yapmayın dedim, bana ‘Pis Kürtler, burası Türközü Mahallesi Kürtlere mezar edeceğiz’ diye tehdit ve hakarette bulundular. Eve getirdim. Elini yüzünü yıkadım ne oldu diye sorduğumda ‘yenge bana pis Kürtler dediler, benden para istediler, ben de vermedim. Ondan sonra kafama çekiçle ve taşla yüzüme vurdular’ dedi. Kafasına buz koydum, kusmaya başladı. Eşim ve kaynanamı aradım. Ambulansı aradılar hastaneye götürdük” şeklinde konuştu.

‘POLİSLER VE SALDIRGANLAR SAMİMİYDİ’

Yaklaşık bir yıldır Boztepe Mahallesinde yaşadıklarını kaydeden Temel, Mart ayında da 2-3 defa aynı komşuları tarafından ırkçı söylemlere maruz kaldıklarını belirtti. Temel, "Tek suçumuz Kürt olmamız, bize tahammül edemiyorlar. Karşı taraftan şikayetçi olduk ve gözaltına alındılar. Tutuklama talebiyle savcılığa sevk edilen saldırganlar serbest bırakıldı" dedi.

Serbest bırakıldıktan sonra saldırganların evinin önüne polislerin geldiğini kaydeden Temel, “Polisler onların evine girdi. Sanki yıllardır akrabalarmış gibi, öyle samimilerdi” ifadelerini kullandı.

‘KÖTÜ MUAMALE’

Köy boşaltmalarından dolayı Şırnak’ın Beytüşebap ilçesinden Adana’ya göç ettiklerini söyleyen anne Hanife Temel, bir süre Adana’da kaldıktan sonra, 8 çocuğu ile ekonomik nedenlerle Ankara’ya taşındığını söyledi. 13 yıldır Ankara’da, 5 aydır da Türközü'nde yaşadıklarını söyleyen Temel, oğlunun yaşadıklarını şöyle anlattı: “Gelinim bana, ‘anne gel Volkan’ı öldürdüler’ dedikten sonra hemen gelinimin evine gittim. Oğluma kim yaptı diye sorunca, ‘Baba oğul, biri beni dövdü’ dedi. Daha fazla bir şey soramadım, çünkü oğlumun her yerinden kan akıyordu, bir an önce hastaneye yetiştirmeye çalıştım. Ambulansı aradıktan sonra şehir hastanesine götürdük. Orada müdahale edildikten sonra, doktor üç ameliyat geçirmesi gerektiğini söyledi. Burnu kırılmış, gözünün altı yırtılmış, kafasını kırmışlar. Hastanede oğluma serum taktıktan sonra polisler yanımıza gelerek, ‘kalkın kalkın karakola gidip ifade vereceksiniz’ dediler. Polislere ‘oğlum şu an kötü kendine gelsin’ dememe rağmen polisler, ‘serumu bitti kalkın’ diyerek bizi Cebeci’de bulunan polis karakoluna götürdü.”

9 SAAT BEKLETİLDİ

Oğlunun ayakta duracak halinin olmamasına rağmen 9 saat boyunca karakolda bekletildiklerini söyleyen anne Temel, “Bende, polislere, ‘Vicdanınız yok mu, oğlum hastanede olması gerekirken, burada niye bekletiyorsunuz’ diye söyledim. Polis, ‘bekleyin daha gidip diğerlerini de getirip ifadelerini alacağız’ dediler. Oğlumun durumunu anlatmama rağmen, polisler kapılarını kapattı bizi dinlemediler bile. Baktım polisler çay içiyor bizi dinlemiyor yine kapılarını açarak, ‘vicdanınız yok mu?’ diyerek tepki gösterdim. Bu tepkimin üzerine bir polis bana, ‘Niye bu kadar sabırsızsın, sen nasıl bir annesin’ dedi. Bende yeniden tepki gösterdim. Oğlumun daha fazla orada kalmasını istemediğim için, saldırıya uğrayan oğlumun elinden tutarak çıkardım ama yine polisler tarafından engellendim. Polisler beni dışarı götürerek bir ekiple evime gönderdi saldırıya uğrayan oğlum ve abisi ise karakolda kaldı. Sabah ezanı okudu, gün ağardı oğlumu yeni karakoldan çıkarmışlar. Bizim yanımızda oğlumun ifadesi alınmadı, ırkçı söylemlerde bulunduklarını söylememize rağmen, polis bunları kabul etmeyerek, ‘iki çocuk kavga etmişler, basit bir yaralama var’ diyerek hiçbir ırkçı söylemi oğlumun ifadesine eklememişler” diye belirtti.

'YÜZDE 50 RAPORU VAR'

Oğlunun ayrıca yüzde 50 engelli raporunun olduğunu kaydeden Temel, “Bu iki çocuğun edeceği bir kavga değil. Çocuklar birbirlerine bunu yapmazlar, saldırganlardan biri oğlumu çekiçle dövmüş bu düşmanlıkta nedir. Bu zulmü kabul etmiyoruz. 17 yaşındaki  bir çocuk neyin ne olduğunu nereden bilsin. Kürt olduğumuz için bize saldırdılar. Ben bunu kabul etmiyorum” dedi.

DAHA ÖNCE DE SALDIRI OLMUŞ

Boztepe Mahallesine taşındıklarından beri ırkçı saldırıyı gerçekleştiren kişilerin kendileriyle uğraştığını kaydeden ağabeyi Nurettin Temel “Biz ne zaman dışarı çıksak, tavuğumuzu, köpeğimizi bahane ediyorlar, ırkçılık yapıyorlar. Bizi burada istemiyorlar. Buradan gitmemiz için bize ‘pis Kürtler’ diye hakaretlerde bulunuyorlar. Biz komşularımız oldukları için alttan alıyoruz her seferinde. Daha önce biz eve taşındığımızda ev sahibini arayıp bize evi vermemeleri, ev sahibinin önünü kesip Kürt olduğumuz için evi vermemeleri konusunda tehdit etmişler. Biz ne zaman dışarı çıksak hakaretler ve küfür ediyorlar. Bu aileden 4 ev var burada. Her an bir şey olsun da saldırmaya hazır bekliyorlar. Bizde karşılık verebiliriz ama kavga çıksın istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

‘POLİS SALDIRGANLARI KORUDU’

Karakolda yapılan saldırının ırkçı saldırı olduğunu söylemelerine rağmen karakolun ilgilenmediğini, ifade tutanağında ırkçı saldırı olarak geçmediğine dikkat çeken Temel, şunları kaydetti: “Karakol karşı tarafı korudu. Adam hasta, yok öyle bir şey dedi. Saldırıyı yapanlar bugün benim komşumu aramış beni evden çıkarması için. Ev sahibi beni aradı ‘bunlar sizi istemiyor, o yüzden evimden çıkın’ dedi. Bizi buradan sürgün etmeye çalışıyorlar. Polis dün akşam karşı tarafın evindeydi biz onlara saldırırız diye onları koruyorlar. Mağdur olan biziz ama polis onları koruyor. Kardeşim hasta ayrıca yüzde 50 engelli raporu var. Hakkımızı sonuna kadar arayacağız."(Ankara/MA)