CHP Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezinde gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Öztrak, Vakıfbank'ın Varlık Fonu'na devredilmesine tepki göstererek, "Kamu bankalarında neler oluyor?" diye sordu. Öztrak, "Vakıfbank’ı önce damadın yönettiği Hazine ve Maliye Bakanlığı’na, sonra da kayınpeder ve damadın beraber yönettiği kara kutu Varlık Fonu’na devrettiler. Ziraat ve Halkbank’tan sonra sıra Vakıfbank’a geldi. Bu kadar çok üzerinden operasyon yapıyorsunuz, bu kadar çok işlem yapıyorsunuz. Milletin gümüşleri bitti kaç yıllık vakıfların kaynaklarına da el uzatılmak zorunda kalındı. Bu anlayışla bu devleti yönetmek giderek imkansız hale geliyor. Tek adam parti devleti rejimin milletimizin hiçbir derdine deva olmayacağı her gün biraz daha ortaya çıkıyor” dedi.

TÜİK RAKAMLARI

Kasım ayı enflasyon rakamlarına değinen Öztrak, "TÜİK’in marketindeki meyve-sebze fiyatları bu ay da hâl fiyatlarının altında kaldı. Kasım ayında neredeyse her yemekte kullandığımız kuru soğan, TÜİK’in marketlerinde 1,69 kuruşmuş. Hâle bakıyorum iki ila üç lira arasında oynuyor. Patates TÜİK markette 2 lira 3 kuruş, hâlde üç ila beş lira 25 kuruş arasında. Liste böyle uzayıp gidiyor. Her seferinde buradan söylüyorum, verin şu TÜİK marketin adresini de damat bakan sevinmesin vatandaşımız da ucuz mal aldığı için sevinsin" diye konuştu.

‘KRİZ EĞİTİMİ ETKİLEMEKTE’

Öztrak, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “AK Parti yönetimi eğitimi siyasi bir mesele halinde görmeye devam ediyor. Eğitimi kullanarak kendisinden ayrılanlara aba altından sopa gösterme durumuna kadar gitmeye de cüret edebiliyor. İçinde bulunduğumuz kriz eğitimi de etkilemekte. Mesela yaygın şubeleri olan ve bilinen bir kolejin öğretmenleri aylardır maaş alamadıkları için eyleme çıktılar. Diğer taraftan Saray’da eğitim üzerinden siyasi kan davası yaratma konusunda tereddüt etmiyor. Binlerce üniversite öğrencisinin geleceği siyasi bir kan davası nedeniyle karartılma noktasına geliniyor.

AKP MYK’SI MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞIMIDIR?

Son MYK toplantısında AKP Sözcüsü çıktı, diğer partileri Şehir Üniversitesi meselesini siyasileştirmekle suçladı. Biz bunu hiç yapmadık. Burada ne oluyor, teknik olarak incelensin diye zaman zaman uzman milletvekili arkadaşlarımızı gönderdik. Çok teknik konuyu öyle görünüyor ki kendi MYK’larında uzun uzun konuşup karara bağlamışlar. AK Parti’nin MYK’sı, ‘Partinin önceki başbakanlarından birinin bu üniversiteye arazi hibe etmesi usulsüzdür. Onun için bu arazinin üniversiteden alınması doğrudur. Arazi geri alınınca da bir kamu bankasının bu üniversite vermiş olduğu kredi teminatsız kalmıştır.  O nedenle bu üniversitenin bankaya olan borcunun ödeneceğini temin etmesi için bu üniversiteyi hami olarak başka bir üniversiteye devredeceğiz’ tespitlerinde bulunmuşlar.  Burada akla bir sürü soru geliyor. Bu AKP MYK’sı Millî Eğitim Bakanlığı mıdır, yoksa YÖK Başkanlığı mıdır? Ya da Halk Bankası mıdır? Ya da Sayın Ömer Çelik AK Parti mi Cumhurbaşkanlığı sözcüsü müdür? İşte tek adam parti devletinin ülkeyi içine düşürdüğü hâl bu.

DEVLET AKP MUTFAĞINDAN YÖNETİLİYOR

Devlet AK Parti mutfağından yönetiliyor. Kararlar devletin yetkili organlarının binalarından değil parti binasından alınıyor. Anlamadığımız bir husus da kamu bankaları üzerinden her türlü piyasa bozucu eylemi yapmaktan çekinmeyen, yandaşları kurtarma operasyonları çeken, futbol kulüplerini bile kurtaran Saray’ın kendi partisine mensup eski başbakanın kurucularından olduğu bu üniversitenin borcuna karşı gösterdiği hassasiyet ne? Niye birdenbire Halkbank’ın alacağına karşı bu kadar şahinleştiler?  Bu bankalar daha önce pek çok mali operasyon için kullanılmadı mı? İşler kötü gitmeye başlayınca bu bankalar işsizlik fonundan verilen sermaye ile desteklenmediler mi? Yandaşlara bu bankalardan kredi muslukları açılmadı mı? Yandaşların 40 milyarlık batık alacağı silinmedi mi bankalar sisteminden? Yandaşlara bu bankalar imkan sağlamaya devam ediyor.

TERMİK SANTRALLER

Yasal düzenlemeler AK Parti’nin mutfağında pişiyor. Erdoğan’ın haberi olmadan bu yasanın geçmesi mümkün değil. Kamuoyu baskısı nedeniyle veto etmek zorunda kaldı. Kamuoyuna kulak vermiş olması olumlu bir gelişmedir. Santrallarla ilgili yeniden ihale konuşmaları var. Kimlere ihale verilecek, bunları takip edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Santrallarla ilgili süreci çok dikkatli izleyeceğiz. Bugüne kadar milletin sesine kulak tıkayanların aklına şimdi halkın geliyor olması gerçekten ilginç.”