Mardin Nusaybin ilçesine bağlı Duruca (Kertwen) ve Yolbilen (Arbet) kırsal mahalleleri arasında kalan mera anlaşmazlığı nedeniyle 14 Aralık’ta olay yaşandı. Sabah saatlerinde merada koyunlarını otlatmaya giden Duruca Mahallesi çobanları, alanın kendi köyleri sınırlarında kaldığını belirten Yolbilen Mahallesi’nden 3 kişinin silahlı saldırısına uğradı. Ellerinde uzun namlulu silahlarla mera alanında bekleyen ve aynı zamanda korucu olan Abdullah Özel ile akrabaları Fikret Özel ve Nusrettin Özel’in korucu silahlarıyla gerçekleştirdiği saldırıda Selahaddin İpekten bacağından yaralandı. Saldırganlardan korucu Abdullah Özel gözaltına alındı.

10 KİŞİ TUTUKLANDI

Gözaltı sırasında Yolbilen Mahallesi’nin muhtarı da olan Özel’in yakınlarından Hacı Nezir Özel, çağrıldığı Nusaybin Kaymakamlığı'nın önünde Duruca Mahallesi’nin sakinleri tarafından önü kesildi. Bunun üzerine belindeki silahına davranan Özel, herhangi bir şey yapamadan köylüler tarafından darp edilerek, bıçaklandı. Olay sırasında kaymakamlık önündeki polislerin müdahalesi sonucu bu defa da Özel’e saldıranlardan 9 kişi gözaltına alındı. Köy yerindeki saldırıyı gerçekleştiren Yolbilen köyü korucularından Abdullah Özel ile kaymakamlık önündeki saldırıyı gerçekleştiren Duruca köyü sakinlerinden 9 kişi olmak üzere toplam 10 kişi, daha sonra çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

MERA YASAKLANDI

Yaşananlarla birlikte her iki köy arasındaki gerginlik artarak devam ederken, jandarma “güvenlik” gerekçesiyle hayvanların meraya çıkarılmasını engelledi. Hayvanların meraya çıkarılmaması nedeniyle süren gerginlik bir süre sonra dinmesine rağmen tartışmalar, AKP Nusaybin İlçe Başkanı Mehmet Latif Özel ile yakınlarının “devletin gücünü arkalarına alarak” Duruca köyüne ait mera arazisine el koyduğu iddialarıyla devam ediyor.

1937’DEN BERİ SÜRÜYOR

Geçimlerini hayvancılıkla sürdüren her iki köy halkı arasındaki anlaşmazlık 1937 yılına kadar uzanıyor. Anlaşmazlık 83 yıldır devam etse de mera, bölgenin toplumsal kültürel yaklaşımları nedeniyle ortak kullanılmaya devam etti. Köylüler arasında yıllarca “mıntıka” olarak adlandırılarak kullanılan sınırlar, Kadastro Müdürlüğü tarafından 1967-1968 yıllarında yapılan tapularla kısmi olarak resmiyete kavuşsa da sorun çözülmedi.

DEVREYE KAYYIM GİRDİ 

2016 yılında Yolbilen köyünden Mehmet Latif Özel’in AKP Nusaybin İlçe Başkanlığı’na seçilmesiyle birlikte ise tartışma farklı bir boyuta evrilirken, meranın kullanım hakkının kime ait olduğu konusunda kayyım yönetimindeki belediyeler devreye girdi. 2019 yılında iki köy arasında mera nedeniyle kavga yaşanırken, 28 Nisan 2020 tarihinde kayyım yönetimindeki Nusaybin Belediyesi sınırları net olarak belirleyemedi. Tapu ve Kadastro Müdürlüğü’nün gerekli adımları atması istendi. Ancak 4 Haziran’da kayyım yönetimindeki Nusaybin Belediyesi encümenleri tarafından alanın Yolbilen köyüne ait olduğu yönünde karar alındı.

Bunun üzerine Duruca köyü sakinleri, kararın AKP İlçe Başkanı Özel’in dayatmasıyla alındığını belirterek, itirazlarını iletti. Yapılan itiraz sonucu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, kararın doğru olmadığı gerekçesiyle Bölge Müdürü Mustafa Çuha’ya uyarı yazısı göndererek, belediye meclisinin kararını almaması ve sınır tespiti konusunda inisiyatif kullanmamasını istedi. Ancak Yolbilen köyü sakini de olan Özel ailesi, meclis kararına istinaden araziye giriş çıkışları kontrol altına alırken, Koçerlere yüksek meblağlar karşısında kiralamaya başladı. Mera alanı üzerindeki tartışma hayvanların otlatılmak istenmesi üzerine büyürken, bir süre sonra kavgalara silahlar karışmaya başladı.

SORUN SİSTEMSEL

Konunun kamuoyunun gündemine gelmesi ardından Mezopotamya Ajansı her iki köy sakini ile konuştu. Görüşmelerde isimlerinin açıklanmasını istemeyen köy sakinleri, mera alanı üzerindeki kavganın sistemsel bir sorun olduğu konusunda hemfikir. Köylüler, mera alanıyla ilgili kendi geleneklerine dayanarak yılları bulan bir hukuk oluşturulduğunu dile getirerek, “Köylülerin hayvanlarını otlatmalarında bir sorun yoktu, kimse kimseyi engellemezdi. Ne zamanki AKP ilçe Başkanı Mehmet Latif Özel oldu, sorun o zaman büyümeye başladı. Özel ailesi, devletin gücünü arkasına alarak, belediye üzerinde yaptığı baskılarla sınırları bu şekilde belirledi. Arazileri her sene Koçerlere kiralayarak, 250-300 bin TL kazanıyorlar. Sonra bu parayı köyün sahibi olan kişiler kendi aralarında paylaşıyorlar. Meselenin aslı buna dayanıyor. Ama sistem, sorunu bilerek körüklüyor. Bu şekilde bölgede aileleri devletin yanında hareket etmeye zorluyor” diye belirtti. 

54 KÖYDE AYNI RİSK 

Köy sakinlerine göre; devlet yetkilileri sorunu bilinçli olarak çözmeyerek, büyümesine göz yumuyor ve “devletin gücünü arkasına alan kesimin kazanan taraf olacağı” mesajı verilmeye çalışılıyor. Büyükşehir Belediyesi sınırlarıyla köylerin sınırlarının yeniden belirlenmesi süreciyle birlikte sadece Nusaybin’de 54 köyün benzer sorunla karşı karşıya kaldığını belirten köylülere göre, sorunun çözülmemesi durumunda diğer köylerde de benzer durumlar ortaya çıkacak. Köylülerin en büyük endişeleri ise, “Sorun çözülmez ise, köylerde gönüllü köy koruculuğu adı altında köylülerin silahlanması sonucunda yeni çatışmalar ortaya çıkabilir” olması. 

‘KANUNİ HAK’ SAVUNMASI

Suçlamaların odağındaki AKP Nusaybin İlçe Başkanı Özel ise, şahsi olarak olayın bir tarafı olmadığını savundu. Görüştüğümüz Özel, Yolbilen köylülerinin kanuni olarak haklarını kullandıklarını ileri sürerek, kendisi hakkında dile getirilen iddiaların gerçeği yansıtmadığını, olay öncesi Duruca köyü sakinlerinin Yolbilen köyü sakinlerinin bağlarını ateşe verdiğini iddia etti. Partisi ile birlikte tarafları barıştırmak amacıyla araya girdiklerini ifade eden Özel, kendisinin bilinçli olarak hedef alındığını öne sürerek, şunları dile getirdi: “Kanunun verdiği bir hak var ortada. Bu konuda biz parti olarak müdahil değiliz, taraf da değiliz. Ama barıştırmak için elimizden geleni yaptık ve bilinçli olarak hedef alınıyoruz. Bakın başka köyde arazilerim var sorun çözülecekse bunları da kendilerine vermeyi öneriyorum.”

  

MA / Ahmet Kanbal