İstanbul Barosu üyesi Avukat Ersin Arslan, haciz işlemleri için gittiği Kocaeli'nin Gebze ilçesindeki bir evde, icra memurları ile tartışma yaşayan ev sahibi tarafından tabancayla öldürüldü. Meslektaşları, işlenen cinayete dönük tepkilerini birçok merkezde yaptıkları açıklamalarla gösterdi.

Mersin Barosu ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri Arslan için Mersin Adliye binası önünde açıklama yaptı. Ellerinde “Avukat haksızlığa uğrayanların sesidir”, “Avukat yoksa özgür değilsin” ve “Öldürme avukata ihtiyacın olacak” lolipopları taşıyan avukatlar, Arslan şahsında yaşamını yitiren tüm meslektaşları anısına saygı duruşunda bulundu 

Mersin Baro Başkanı Bilgin Yeşilboğaz, yaptığı konuşmada meslektaşlarının acımasız bir şekilde öldürüldüğünü belirterek, tepkisini “Daha ne kadar öleceğiz?” diyerek gösterdi.

Failin en ağır şekilde cezalandırılmasını istediklerini  söyleyen Yeşilboğaz, yargılama aşamasında davaya müdahil olma talebinde bulunacaklarını belirtti.

ADANA

Adana Barosu yöneticileri ve üyeleri de, Arslan için Adana Adliyesi Taş Bina önünde cübbeleriyle açıklama yaptı. Burada konuşan Baro Başkanı Veli Küçük, 2001’de Adana’da yaşanan benzer bir saldırıda 31 yaşında hayatını kaybeden Av. Savaş Bedir ve icra memuru Hasan Fındıl’ı hatırlatıp, Ersin Arslan’ı ölüme ilişkin “Bu son olsun” dedi.

Yargı mekanizmasının sac ayağı olan avukatların, hakim ve savcılar nasıl korunuyorsa öyle korunması gerektiğini söyleyen Küçük, “Gebze’de hayatını kaybeden genç meslektaşımız Avukat Ersin Arslan’a Allah’tan rahmet, ailesine sabır ve dayanma gücü, üyesi olduğu İstanbul Barosu Başkanlığı nezdinde tüm meslektaşlarımıza başsağlığı diliyor; gözaltına alınan saldırganın en ağır cezaya çarptırılması için yargılama aşamasında davaya müdahale talebinde bulunacağımızı bu vesileyle kamuoyuna duyuruyoruz” dedi.

MARDİN 

Mardin Barosu tarafından Adliye binası önünde yapılan açıklamaya da çok sayıda avukat yine cübbeleriyle katıldı.  Burada konuşan Mardin Barosu Başkanı İsmail Elik, ilk olmadığını vurguladığı avukatlara yönelik saldırıların artmasına sorumsuz beyanlar, hedef göstermeler ve cezasızlık politikasının neden olduğunu ifade etti.

Elik, "Avukat herhangi bir olayın tarafı değildir. Üstlendiği davanın tarafı değildir. Sadece vekilliğini yaptığı şahsın ve şahısların hukuki haklarını korumakla yükümlüdür. Karşı tarafa düşman değildir. Sadece görevini yerine getirmektedir” ifadelerini kullandı.  Saldırıyı gerçekleştirenlerin de avukata ihtiyacı olacağını kaydeden Elik, avukatlara yapılan saldırının yurttaşların savunma hakkına dönük saldırı olduğunu söyledi.

Siyasilerin, kurumların ya da şahısların avukatları hedef göstermekten vazgeçmelerini isteyen Elik, “Acımız ve isyanımız tarifsiz büyüklüktedir. Artık yeter. Avukatlara yönelik her saldırıdan sonra söyledik; avukat yargı mekanizmasının sacayağıdır. Hakim ve savcı nasıl korunuyorsa avukat da öyle korunmalıdır. Savunmanın kutsallığından bahisle uygulama ve söylemlerle meslektaşlarımızı hedef göstermeyin. Daha ne kadar öldürüleceğiz?” diyerek, öldürülen Arslan’ın ailesine ve yakınlarına başsağlığı diledi.  Açıklama “Savunmaya dokunma” sloganıyla sona erdi.

DİYARBAKIR 

Diyarbakır Barosu, silahla vurularak öldürülen Avukat Ersin Arslan’a ilişkin basın açıklaması düzenledi. Adliye önündeki açıklamada konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Cihan Aydın, avukatlara yönelik saldırıların son dönemde arttığına işaret etti. Avukatların işlerini yaptıkları sırada saldırı, taciz ve tehdit edildiklerini ifade eden Aydın, “Biz avukatlar suçu savunmayız; suçluları, hukuku, adaleti savunuruz. Bu saldırılar her ne kadar avukatlara yapılmış olsa da, nihai olarak yurttaşın hakkına hukukuna yönelik suçlardır. Bu nedenle bu saldırıların nihai hedefi hukuktur, adalettir. Yetkilileri bu tür saldırıları destekleyen söylemlerden vazgeçmesini talep ediyoruz.  Bu saldırıları işleyenlerinde hukuk önünde en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.

80 baronun ortak imzasını taşıyan açıklamayı okuyan Diyarbakır Barosu Avukat Hakları Merkezi üyesi Helin Çapan ise avukatlarının yargı mekanizmasının sacayağı olduğunu belirterek, "Daha ne kadar öldürüleceğiz?” diye sordu.