İmralı Yüksek Güvenlik F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın üzerindeki ağır tecrit, en son filli olan avukat ve telefon görüş yasağıyla 6 ay süreyle uzatıldı. Mezopotamya Ajansı'na (MA) konuşan Öcalan'ın kardeşi Mehmet Öcalan, söz konusu yasaklama kararlarının siyasi olduğunu, ağabeyinin görüşlerinin dışarıya çıkmasını engelleme amacı taşıdığını söyledi.

‘HAKLARIMIZI KULLANAMADIK’

Devam eden tecridin 2015 yılından bu yana daha ağır politikaya dönüştürüldüğüne dikkati çeken Öcalan, ağabeyi ile hiçbir zaman yasal ve demokratik haklar çerçevesinde görüşme sağlayamadıklarını kaydetti. Öcalan, şöyle devam etti: “Bir insanı tutuklayabilirler ama onunda yasal ve demokratik hakları var. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye hukukunda da bu var. Biz en son 27 Nisan’da bir görüşme yapabildik. Bu görüşme aynı zamanda yaptığımız ilk telefon görüşmesiydi. Başkan ile 25 dakika konuşabildik. Başkanın açıklamaları Ortadoğu için çok önemliydi.”

  

‘GERÇEKLERİN DIŞARI ÇIKMASI İSTENMİYOR’

İmralı'da yaşanan yangın sonrası toplumda oluşan kaygıyı gidermek için Öcalan’la görüştürülen Mehmet Öcalan, ağabeyiyle 3 Mart’ta gerçekleştirdikleri açık görüşmede sorunların çözümüne ilişkin önemli açıklamalarda bulunduğunu ve çok hassas bir görüşme olduğunu dile getirdi. “Bunu devlet de çok iyi biliyor” diyen kardeş Öcalan, “Başkan sorunlara ilişkin fikirlerini açık bir şekilde dile getirdi. Yine 27 Nisan’da yaptığımız görüşme de çok önemliydi. Devlet, başkanın sunduğu çözüm önerilerini ve gerçeklerin dışarıya çıkmasını istemiyor. Bunu saklıyor” diye belirtti.

‘ANAYASANIN HANGİ MADDESİNDE VAR?’

Ağabeyinin tutuklanmasından bu yana yasaklama kararlarının her zaman var olduğunu hatırlatan kardeş Öcalan, “Son olarak avukat ve ailelere 6 aylık yasaklama getirdiler. O cezaevinde 4 insan yaşıyor. Bu kabul edilemez. Anayasa’nın hangi maddesinde böyle bir yasak kararı var?” diye sordu. 

‘CPT TECRİDE ORTAK’

Öcalan, Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi’nin (CPT) 2019 yılında İmralı Cezaevi’ne yaptığı ziyarete dair hazırladığı rapora ilişkin, “Tecridi gözleriyle gördüler. Raporda hak ihlallerinin olduğunu söylüyor. İşkencenin olduğunu söylüyor. Manevi bir işkence yapılıyor. Her şey yasaklanmış. Peki, bu kadar hak ihaleli olmasına rağmen CPT kör mü? Sağır mı? Yoksa dilsiz mi? Türkiye İmralı Cezaevi’nde istediğini yapıyor. Neden ses çıkarmıyorlar? Demek ki ortaklar, yine birbirlerine yardım ediyorlar. Bu kabul edilemez. Tüm Avrupa kurumlarına ve insan hakları örgütlerine çağrımızdır; aile ve avukatlara getirilen yasak kararlarına son verilmelidir. Neden bir adım atmıyorlar?” şeklinde konuştu.

‘DEVLET SORUNUN ÇÖZÜLMESİNİ İSTEMİYOR’

Yasaklama kararlarının siyasi olduğunu vurgulayan Mehmet Öcalan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ortadoğu’nun en büyük sorunu Kürt sorunudur. Bu sorunun en büyük aktörü de başkandır. Devlet bu sorunun çözülmesini istemiyor. Aile ve avukatlara getirilen 6 aylık yasaklamanın gerekçesi nedir? Gerekçe yok! Gerekçe Kürt sorunudur. Bu sorun çözülmesin diye yasaklamalar getiriliyor. Tecrit ağırlaştırılıyor. Biz bunu böyle görüyoruz. Tüm halklara çağrımızdır: Burada gayri meşru bir durum var. Herkes demokratik ve anayasal olan hakkını kullanmalıdır. Tepkilerini dile getirmeliler.” 

‘DEVLET YASALARINI ÇİĞNİYOR’

Ağabeyiyle 22 yıl sonra ilk kez gerçekleştirdikleri telefon görüşme hakkını anımsatan Öcalan, şunları söyledi: “Son olarak da 6 ay yasak kararı getirdiler. Siz zaten 22 yıldır telefon görüş hakkımızı kullanmamıza izin vermediniz. Her şeye kapıları kapatmışsınız. Bizim yasal olan haklarımızı neden ortadan kaldırıyorsunuz? Devlet kendi eliyle yasalarını çiğniyor. Diyecek bir şeyimiz yok. Bizim çağrımız halklaradır. Halk demokratik ve yasal haklarını kullanmalıdır. Bir an önce başkanla görüşme sağlanmalıdır.”  

MA / Barış Polat