Halkların Demokratik Partisi (HDP) Antep İl Örgütü 3’üncü Olağan Kongresi’ni gerçekleştirdi. Bir konferans salonunda düzenlenen kongreye, HDP Hakkari Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz, HDP Antep Milletvekili Mahmut Toğrul ve İzmir Milletvekili Murat Çepni ile Adıyaman eski milletvekili Behçet Yıldırım’ın yanı sıra çok sayıda isim katıldı. 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı 23 Mart 2019’da Gebze Kadın Kapalı Cezaevinde yaşamına son veren Ayten Beçet’in annesi ve babası da yine kongrede yer aldı.

Salona “Baskılar bizi yıldıramaz” yazılı pankartın asıldığı kongre, müzik dinletisi ile başladı.

TOĞRUL: ZALİMLERİN İKTİDARINA SON VERMEMİZ GEREKİYOR

Kongrede ilk sözü partinin Antep milletvekili Mahmut Toğrul aldı. HDP’yi susturmak ve sindirmek isteyenlerin salonu dolduranlara bakarak cevabını alabileceğini dile getiren Toğrul, partililerde korku, kuşku ve kaygı yerine ancak direniş ve azmin görülebileceğini ifade etti.

Toğrul, “HDP bugüne kadar zulme karşı direndi. Bu ülkenin sorunlarını çözmeye HDP olarak talibiz. Bu ülkenin barışa olan ihtiyacını gidererek, savaşı politikalarını sonlandırarak, ekonomik, sosyal, kültürel yıkıma ‘dur’ diyeceğiz. Zulme karşı direnişe Seyit Rıza’dan, Şeyh Said’ten aldığımız güçle devam ediyoruz. Biz zulme karşı asla boyun eğmedik. Artık direnmek yetmiyor bu zalimlerin iktidarına son vermemiz gerekiyor” diye konuştu.

‘KÜRT ULUSAL BİRLİĞİ ZORUNLULUK HALİNE GELDİ’

Toğrul’un ardından konuşan DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz da, 5 yıldır AKP ve MHP ittifakının işgalci bir sistemi halklara dayattığını ifade etti.

AKP ve MHP’nin Kürt halkına saldırarak diz çöktürmeye çalıştıklarını, ancak başaramayacaklarını vurgulayan Aydeniz, “İktidar baskınlar ve saldırılarla tutunmaya çalışıyor. Bugün Kürt Halk Önderi üzerindeki tecrit tüm halklara, kadınlara yaşatılan tecridin aynısıdır. Leyla Güven öncülüğünde 200 günlük açlık grevleri yaşandı. Bu eylemde 8 arkadaşımız şehit düştü. Onları saygıyla anıyorum. AKP ve MHP kendi ihtiyaçları için savaşı şiddetlendiriyorlar. Bu ekonomik sorunlar onların sonu olacak. Bu ittifak Kürtlere ve tüm mazlum halklara düşmanlık besliyor. Eğer bu şekilde devam ederse, çözüm olmazsa bu savaş onların sonu olacaktır. Bu düşmanlık ile dört parçada Kürdistani kazanımları yok etmek istiyorlar. Biz de buradan bir kez daha sesleniyoruz; Kürt ulusal birliği artık bir zorunluluk haline geldi. Bizim de birliğimizi oluşturmamız gerekiyor” dedi.

‘ACIYI BAL EYLEYİP MÜCADELEYE DEVAM ETTİK’

Kongrede konuşmasını yapmak üzere son olarak DTK Eşbaşkanı Leyla Güven sahneye çıktı.  Kentte Kasım ayında girişilen siyasi soykırım operasyonunda tutuklanan HDP’lilere selam göndererek sözlerine başlayan Güven, şunları söyledi:

“Ortadoğu’da çok önemli gelişmeler var. Ortadoğu gibi önemli yer altı ve yer üstü zenginliklerine sahip bölge, egemenlerin politikalarıyla kan deryasına dönmüş durumda. Gün geçmiyor ki yeni bir patlama olmasın. Yıllardır bir mücadele veriyoruz. Bu mücadele karşısında egemenler hesaplarını yeniden yapmak zorunda kaldı. Bu coğrafyada tekçilik, mezhepçilik minvalinde olan politikalar tutmaz. Burası çok kültürlü bir bölgedir. Ancak egemenler buna ‘hayır’ diyor. Onlar, ‘Özgürlük sizin için uygun değil’ dediler. Kürt halkının asla unutmayacağı şeyler vardır. Halepçe’yi, Roboski’yi, Cizre bodrumlarını asla unutmayız. Bunların hepsi Kürt halkının yüreğinde birer yaradır. Biz bu kadar acıya rağmen acıyı bal eyledik, yolumuza devam ettik. Bunların karşısında muazzam bir direniş gerçekleştirdik. Bu katliamları bize reva görenler, bu kadar büyük bir direnişi beklemiyorlardı.” 

‘DAİŞ ÇETELERİNİ GÖRMEYENLER 15 BİN HDP’LİYİ TUTUKLADI’

Antep halkının zulme yakından tanık olduğunu sözlerine ekleyen Güven, “Antep halkı DAİŞ’in zulmünü en yakından gören, yaşayan bir halktır. Geçtiğimiz yıllarda bir düğünde DAİŞ’in patlattığı bomba sonucu 50’den fazla insan yaşamını yitirdi. Antep’te cirit atan DAİŞ çetelerini AKP görmedi. Mahmut Toğrul bu konuyla ilgili bir sürü soru önergesi verdi. Antep’te bomba patladı, Ankara garında patladı, Suruç’ta patladı, Diyarbakır’da patladı. Yüzlerce sivil ve masum yurttaşlarımız yaşamını yitirdi. Bunu görmeyen AKP iktidarı, 15 bine yakın HDP’liyi gördü, onları tutukladı. 

Şimdi bizi neyle suçluyorlar. Biz kendimize sahip çıktığımız için, ‘bizim dilimiz var, kültürümüz var’ dediğimiz için suçlu olduk. Onlara direnen değil, itaat eden kişiler lazım. İşte Kürtler bunu reddettiği için 15 bin Kürt tutsak edildi. Biz; ‘Tecrit suçtur. Bunu ortadan kaldırın’ dedik, davalar açıldı. ‘Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a tecrit uygulanıyor’ dedik. Biz ‘Sayın Öcalan herhangi bir tutuklu değil, milyonların ‘irademdir’ dediği, tek sözüyle Kürt sorununu çözebilecek bir liderdir. Gelin onunla çözüm sürecini kaldığı yerden devam ettirin. Bu tecridi kaldırın. Kürt sorununu çözün’ dedik, ancak bunlar dinlemedi. O dönem ben ve 3 bin 500 tutsak arkadaşımız bir yola çıktı. Bu yolda ölebileceğimizi de biliyorduk. Bizim ölümümüzle bu topraklara barış gelecekse varsın ölelim dedik. Buna rağmen sesimizi duymadılar” ifadelerini kullandı.

‘2020 KÜRTLERİN YILI OLACAK’

Hükümete yeniden barış ve çözüm çağrısına oturmak üzere Antep’ten çağrıda bulunan Güven, şunları söyledi: 

“Antepli Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e sesleniyorum; Bu suçtan vazgeçin. Tecridi kaldırın, Sayın Öcalan özgür olmalıdır. Kürt halkının iradesi olarak toplumun içine gelmeli Kürt sorununu demokratik çözüme kavuşturmalıdır. Sayın Öcalan da Nelson Mandela gibi tahliye olmalıdır. Kürt sorunu konusunda projelerini hayata geçirmelidir. Aksi durumda bu annelerin vebalinin altından kalkamayacaksınız. İktidarınızda çökecek, siz de çökeceksiniz. Bizi yargılayıp yeniden tutuklayacaksınız, ancak bunların hiçbiri insanların ölümünden daha kıymetli değildir. Gelin tecridi kaldırın. Bu ülkeye barış gelsin. Buna inat edenlerin sonlarını hep birlikte gördük. Mehmet Ağar’ı Kürtler çok iyi hatırlar. Şimdi nerede? Süleyman Soylu geçen yıl ‘Artık PKK’nin ismini kimse ağzına almayacak’ dedi. Bir yıl sonra HDP Diyarbakır binasının önünde oturarak kendisi PKK’nin adını ağzına aldı. Çözümü üretemeyenler anneleri HDP binası önünde istismar ediyorlar. Orası çözüm değildir. Biz bunların hiçbirine boyun eğmedik, bunlara da eğmeyeceğiz. Bugüne kadar her şeyi direnişle kazandık. Yarın da direnişle kazanacağız. Buradan iktidara sesleniyorum; Rusya’nın, Amerika’nın kapısında dolaşmayın, çözüm halktadır. Bu bölgeye barışı halkla getirebilirsiniz. “

Güven, sözlerini “2020 yılının Kürtlerin yılı olacağını düşünüyorum. 21’nci yüzyılda Kürt sorununun çözüleceğine inanıyorum” diyerek noktaladı. 

Güven’in konuşmasının ardından HDP Eş Genel Başkanları Temelli ve Buldan’la birlikte kentte düzenlenen son operasyonda gözaltına alınanların gönderdiği mesajlar okundu. Sonrasında tek liste halinde gidilen seçimde Antep İl Örgütü Eşbaşkanlığına Musa Aydın ve Songül Koçdağ seçildi.