Çocuk çalışmaları kapsamında hazırlanan 'Taş, Kâğıt, Makas: Çatışma Dönemlerinde Çocuklara Yönelik Psikososyal Destekte Sanatın Rolü' başlıklı araştırma raporu yayımlandı. Temmuz 2020-Nisan 2021 tarihleri arasında Fisa Çocuk Hakları Merkezi’nden Ebru Ergin ve Ezgi Koman tarafından yürütülen araştırma Türkçe ve Kürtçe olarak yayımlandı. 2015 ile 2020 yılları arasında yaşanan çatışmalı süreçte Kürt illerinde 123 çocuk hayatını kaybetti. 

Friedrich-Ebert-Stiftung (FES) Derneği Türkiye Temsilciliği’nin desteğiyle hazırlanan rapor Batman, Diyarbakır, Mardin, Şırnak ve Van’da çocuklarla yapılan psikososyal çalışmalarda sanatın etkisine odaklanıyor. Araştırma kapsamında ele alınan psikososyal destek çalışmaları, Anadolu Kültür Çocuk Çalışmaları için Destek Programı’ndan yararlanan kişi ve kurumların yürüttüğü projelerle, diğer kaynak kişilerle yapılan görüşmeler sonucunda ulaşılan çalışmalardan oluşuyor.

7 HAZİRAN SEÇİMLERİ SONRASINDA BAŞLAYAN ÇATIŞMALAR

Ferhat Yaşar'ın Gazete Duvar'da yer alan haberine göre rapor, 2015’te, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl yollardan çözümüne ilişkin bütünlüklü bir programın uygulanamamasının yanı sıra Ortadoğu’daki gelişmelerin de etkisi ile 7 Haziran Genel Seçimleri’nin hemen sonrasında başlayan çatışmalara dikkat çekiyor. 

Kürt sorununda çatışmasızlık döneminin ardından yeniden başlayan ve kentlere yansıyan çatışmaların yoğun olarak yaşandığı Temmuz 2015-Temmuz 2016 ile düşük yoğunluklu çatışmaların sürdüğü Ağustos 2016-Ocak 2020 tarihleri arasını mercek altına aldı. Temmuz 2015-Temmuz 2016 tarihleri, çocukların bizzat yaşam alanları olan kentlerde çatışmaların başladığı, operasyonların yürütüldüğü ve bu gerekçelerle sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği bir dönem oldu. Bu dönemde toplamda 11 il ve en az 51 ilçede resmî olarak tespit edilebilen en az 381 sokağa çıkma yasağı ilan edildi.

58 KİŞİ İLE GÖRÜŞÜLDÜ 

Araştırmaya, 5 ilde çocuklarla sanat çalışmaları yürüten sivil toplum örgütleri, sanat kuruluşları ve kamu kurumu temsilcileriyle; sanat çalışmalarını bireysel olarak yürüten eğitimciler ve bağımsız aktivistler katıldı. Araştırma sürecinde 33 farklı kurumdan 42 temsilci ve bireysel çalışma yürüten 16 kişi olmak üzere toplamda 58 kişi ile görüşüldü. Görüşülen 33 kurumdan 10’u doğrudan çocuk alanında çalışmalar yürütüyor, 13’ü sanat kuruluşu özelliği taşıyor. Diğer 20 kurum arasındaysa, meslek örgütlenmelerinin yanı sıra gençlik ile sosyal ve siyasal alanda çalışmalar yürüten, bu dönemde çocuklar için psikososyal destek programları gerçekleştiren kurumlar yer alıyor.

123 ÇOCUK ÖLDÜ 

Rapora göre, çatışmaların yoğun yaşandığı dönemlerde Diyarbakır’da 61, Mardin’de 18, Şırnak’ta 13, Hakkari’de 11 ve Batman’da 2 kez sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Van’da bu süreçte sokağa çıkma yasağı ilan edilmese bile ilçe ve köylerinde yüksek ve düşük yoğunluklu çatışmalar devam etti. Çatışmalı dönemde tüm kentlerde en az 123 çocuk öldü, binlercesi yerinden edildi ve yine binlercesi eğitim hakkı başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerine erişemedi. Kentler arasındaki farklılıklara karşın toplamda 2 milyona yakın kişinin 2015’te başlayan ve farklı yoğunluklarda devam eden çatışmalardan doğrudan etkilendi.

Ebru Ergin ve Ezgi Koman tarafından yürütülen araştırmaya göre illerin durumu şöyle:

DİYARBAKIR

Diyarbakır ve ilçelerinde toplam çocuk nüfusu 685 bin 315. İlde çocuklarla çalışmalar yürüten toplam 36 kişiyle görüşme yapıldı. 2015 ve sonrasında çatışmalar en fazla Sur ilçesinde gerçekleşti.

Sur, bu araştırmada çocuklar için yürütülen psikososyal destek programları açısından da öne çıkan ilçelerden biri oldu. İlk sokağa çıkma yasağının 6 Eylül 2015 tarihinde ilan edildiği Sur’da, Diyarbakır Barosu tarafından yapılan araştırmaya göre; 

- Bu dönemde çoğu Sur’da olmak üzere Diyarbakır’da en az 26 çocuk yaşamını kaybetti. 

- Sur’da yaşanan çatışmalı süreç sırasında ya da sonucunda çocukların yaklaşık yüzde 27’si anne ya da babasından ayrı kaldı yüzde 15’i hem annesinden hem babasından ayrı kaldı.

- Sur’daki çocukların yüzde 71,1’i okula giderken yüzde 28,9’u okula devam edemedi. Araştırma çocukların okula devam etmemesinin temel sebepleri arasında Sur’da yaşanan çatışmayı gösterdi.

- Çatışmalı süreç sonucunda Sur’daki çocukların yüzde 15,4’ü başka bir yerde yaşamak zorunda kaldı, yüzde 80’e yakını evlerini ve okullarını değiştirdi. Bu çocukların yüzde 70’den fazlası iki ve daha fazla sayıda okul değişikliği yaşamak durumunda bırakıldı.

- Sur’da 4 bin 985 yapıdan 3 bin 569’u yıkıldı. Yıkılan alanlar içerisinde çocuk oyun alanları ve parklar da bulunuyordu.

ŞIRNAK

Şırnak ve ilçelerinde toplam çocuk nüfusu 230 bin 422. Araştırma kapsamında Şırnak’ta çocuklarla çalışmalar yürüten 6 kişiyle görüşme yapıldı. Şırnak ve ilçeleri, araştırmanın kapsadığı tarih aralığında yüksek yoğunluklu çatışmaların yaşandığı bir diğer yerdi. Şırnak merkez ile Cizre, Silopi ve İdil ilçelerinde uzun süreli ve kesintisiz sokağa çıkma yasakları yaşandı. Bu süreçte;

- Şırnak ve ilçelerinde yaşamını kaybeden çocukların sayısı en az 78’di. 

- Pek çok mahalle çatışma nedeniyle yıkıldı, pek çok sivil yaşamını kaybetti. Çatışmaların olduğu, yıkımların yaşandığı mahallelerde yaşayan kişiler göç etmek zorunda kaldı. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre en az 55 bin kişi bu süreçte Şırnak’ta yerinden edildi. 

- Şırnak ve ilçelerinde yaşanan çatışmalar sırasında çocuklar çok uzun süre okula gidemedi, sağlık hizmetlerine ve tedaviye erişim hakkından yararlanamadı. 

- Şırnak’ta çatışmadan dolayı yıkılmayan, ayakta duran sadece 8 okul kaldı. Pek çok öğretmen can güvenlikleri nedeniyle tayin istedi. 

- Mahallelerde okullar, çocukların oyun alanları, parklar yıkıldı, kullanılmaz hâle geldi. 

MARDİN

Mardin ve ilçelerinde toplam çocuk nüfusu 337 bin 219. Araştırma kapsamında Mardin’de çocuklarla çalışmalar yürüten 8 kişiyle görüşme yapıldı. Mardin, yüksek yoğunluklu çatışmaların yaşandığı bir diğer şehirdi. Özellikle Dargeçit, Derik, Nusaybin ilçelerinde çatışmalar yoğun oldu, uzun süreli ve kesintisiz sokağa çıkma yasakları ilan edildi. Bu süreçte;

- Mardin ve ilçelerinde yaşamını kaybeden çocuk sayısı en az 4 oldu. 

- Nusaybin başta olmak üzere Derik ve Dargeçit’te büyük yıkımlar yaşanmış, pek çok kişi yaşamını kaybetti ve birçok aile göç etmek zorunda kaldı.

- Nusaybin’de yoğun çatışmaların sonuna doğru bir dönemde 6 mahalle tel örgüyle çevrilerek giriş ve çıkışlara kapatıldı, bu mahallelerde yaşayan 50 bine yakın kişi barınma sorunuyla karşı karşıya kaldı. 

- Nusaybin’de toplamda 9 okul yıkıldı, 22 okul hasar gördü. 

- Çatışma bölgelerindeki oyun alanları, çocuk parkları kullanılmaz hâle geldi.

VAN

Van ve ilçelerinde toplam çocuk nüfusu 462 bin 458. Araştırma kapsamında Van’da çocuklarla çalışmalar yürüten 4 kişiyle görüşme yapıldı. Yüksek yoğunluklu çatışmalar Van’ın merkezinde yaşanmadı, daha çok Edremit ve Başkale ilçelerinde gerçekleşti. OHAL döneminde Van’da 288 öğretmen ihraç edilerek okullarından uzaklaştırıldı. Eylül 2016’da önce Van’ın Özalp, İpekyolu, Erciş ve Edremit ilçelerine, daha sonra Van Büyükşehir Belediyesi’ne ve 2017’de de diğer belediyelere kayyum atandı. Van bu dönemde Şırnak ve Hakkari’den yoğun göç aldı. Bu süreçte en az 4 bin 560 ailenin Van’a göç ettiği belirtiliyor. 2018’deki yerel seçimlerin ardından Diyarbakır ve Mardin büyükşehir belediyeleri gibi Van’a da kayyum atandı.

BATMAN

Batman ve ilçelerinde toplam çocuk nüfusu 246 bin 411. Araştırma kapsamında Batman’da çocuklarla çalışmalar yürüten 4 kişiyle görüşme yapıldı. Kent içinde çatışmaların yaşanmadığı bölgedeki nadir yerlerden biri de Batman’dı. Ancak Batman’da da aynı tarihlerde yerel yönetimlere kayyum atandı. OHAL kapsamında çocuklarla çalışma yürüten kuruluşlar da dahil olmak üzere 11 dernek kapatıldı. İhraç edilen kamu görevlileri arasında en az 136 öğretmen bulunuyor.

ÇOCUKLARIN YAŞADIKLARI SORUNLAR

Araştırmadan elde edilen bilgiler çocukların çatışma süreci sonrasında aşağıdaki gibi psikososyal sorunlar yaşadıklarına ilişkin somut kanıtların olduğunu gösteriyor:

- İletişim sorunları,

- Yoğun içe kapanma, saç dökülmesi,

- Eğitim ve etkinliklerde ortaya çıkan şiddet ve kayıp içeren görseller,

- Öğretmenlerin çocuklarla sürece dair iletişimlerinde, çocukların olumsuz duygusal tepkiler göstermeleri,

- Çatışma sürecinin çocukların anılarında yoğun bir şekilde var olması,

- Çocukların kendilerini ve duygularını ifade etme becerilerinin çatışma öncesi dönemle karşılaştırıldığında gerilemiş olduğunun gözlenmesi,

- Çocuklarda yüksek sese karşı gelişen aşırı duyarlılık ve rahatsız olma durumu,

- Okula ve sosyal etkileşimlere ilgilerinin azalması,

- Oyun ve diğer aktivitelerin konusunun ağırlıklı olarak savaş ve şiddet olması vb.

SANAT İYİLEŞTİRİYOR

Sanatın İfade Gücüne Etkisi Katılımcıların neredeyse tamamı, çocuklarda çoğunlukla çatışma kaynaklı içe kapanma davranışı gözlemlediklerini ancak sanat etkinlikleri sayesinde çocukların duygu ve düşüncelerini ifade etme becerilerinin güçlendiğini belirtiyor.

ANADİLİN ETKİSİ...

Anadilde Sanat Yapılan sanat çalışmaları ağırlıklı olarak çocukların anadillerinde gerçekleştiriliyor. Bu araştırma kapsamındaki çalışmalarda Kürtçe (Kurmancî-Zazakî) ve Arapça Taş, Kâğıt, Makas etkinlikler düzenleyen katılımcılar, çalışmaların anadilde yapılmasının olumlu etkisinin özellikle altını çiziyor. Anadilde sanat çalışmaları, okullarda anadilini kullanamayan çocuklara; üretmenin, bağ kurmanın, dayanışmanın ve iyileşmenin öncelikle anadilde mümkün olabileceğini gösteriyor.