Diyarbakır’ın Kayapınar İlçe Belediyesi Eşbaşkanı Keziban Yılmaz, hakkında yürütülen soruşturmalar gerekçe gösterilerek, evine yapılan baskınla gözaltına alındıktan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından 21 Ekim’de görevinden uzaklaştırılmıştı. Yerine ise Kayapınar Kaymakamı Ünal Koç kayyum olarak atandı. 

31 Mart seçimlerinden sonra kalkan belediyenin etrafındaki polis ablukası kayyumla birlikte yeniden geri dönerken, kayyum atandığı gün belediye binasına polisle yaşadıkları tartışmanın ardından ancak girebilen belediye çalışanları, gözaltındaki eşbaşkanları Yılmaz’ın görevinden uzaklaştırılmasını alkış tutup, “Direne direne kazanacağız” sloganı atarak protesto etmişti.

PROTESTO GÖRÜNTÜLERİ İZLETİLDİ 

Bu eylemde yer alan Nazan İpek, Tarık Çavlı, Yüksel Önsal, Ömer Ayan, Melek Demir ve Sonay Altun adlı belediye işçileri, kayyumun Özel Kalem Müdürü Cihat Kayhan tarafından çağrılıp, protesto görüntüsü izlettirildikten sonra işlerine son verildi. Kayapınar Belediyesi eski İmar Müdürü Songül Şahin ise açığa alındı. 

6 belediye işçisinin işten çıkarılması Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) “29” koduyla, yani “İşveren tarafından işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışı nedeniyle fesih" gerekçesiyle iletildi.

‘1 AY MOBBİNGE MARUZ KALDIM’

Bu işçilerden biri olan belediyenin 10 yıllık çalışanı Nazan İpek, alkış çaldığı günden kayyum tarafından işine son verildiği güne kadar başından geçenleri anlattı. Kayyum Ünal Koç’un görevine başlamasıyla çalıştığı Basın ve Halkla İlişkiler Birimi’nde çalıştırılamaz hale getirildiğini ve bir ay boyunca kendisine mobbing uygulandığını belirten İpek, “Basın ve Halkla İlişkiler’de görevliydim ama beni hemen yerimden aldılar. ‘Sen burada oturamazsın’ dediler. Bir hafta boyunca oturacak yerim yoktu. Orada ortalık yerde dolaşıyordum. Daha sonra beni çağırıp, elime bir kâğıt verdiler. ‘Kurum içinde temizlikte görevlendirilmişsin, alt kattaki 23 odayı temizleyeceksin’ dediler. Sabahları 23 odayı temizliyordum. Bir çay bile içemiyordum. Ondan sonra başka kurumların temizliğini de bana yaptırdılar. İnşaat halindeki kurumlara gidip temizlik yapıyordum. 1 ay boyunca belediyede bana mobbing uygulandı” dedi. 

  

KAYYUM KARARINA KARŞI GELMEK

28 Kasım’da kayyum Ünal Koç’un makam odasına çağrılan İpek’e, Özel Kalem Müdürü Cihat Kayhan tarafından alkış çaldığı protestonun videosu izletildikten sonra işine son verildi. Bu eylemde sadece Keziban Yılmaz’ın gözaltına alınmasının protesto edildiğini, kendilerinin de alkış çaldıklarını dile getiren İpek, şunları söyledi: “Bunu gerekçe göstererek işime son verdiler. Bize alkış çaldığımıza dair video seyrettirildi. ‘Siz devletin verdiği kayyum kararını karşı geldiniz’ diyerek, bana hakaretler ettiler. Kayyumun Özel Kalem Müdürü Cihat Kayhan bana, ‘Seni büyük bir zevkle işten atacağım. Siz HDP’liler benim gözümde suçlusunuz’ dedi.  Suçum varsa eğer, beni gözaltına alıp yargılayıp, suçum neyse ortaya çıkarsınlar.”

‘YANDAŞLARINI ALMAK İÇİN BİZİ İŞTEN ÇIKARDILAR’

Kirada oturup, annesine bakmakla yükümlü olması nedeniyle işten çıkarılması sonrası zor günler yaşadığını ifade eden İpek, yaşadıklarını “zulüm” olarak tanımladı. Kayyumun daha birçok kişiyi işten çıkaracağını belirten İpek, “Çünkü dışarıda parayla işe girmek isteyen çok kişi var. Diyarbakır’da da şu anda ‘parayı ver, işe gir’ gibi bir anlayış hakim. Tüm kurumlar da bunu biliyorlar. O yüzden bizi çıkardılar, kendi elemanlarını, kendi yandaşlarını işe almak için” diye konuştu. 

DAVA AÇTI

İnsanların ekmekle terbiye edilemeyeceğine söyleyen İpek, işten çıkarılmasına ilişkin mahkemeye başvurduğunu ve yargı sürecinin halen devam ettiğini belirtti.