Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) 31 Mart seçimlerinde kazandığı Kars Belediyesi'nin Eşbaşkanları Ayhan Bilgen ve Şevin Alaca 2 aylık süreci değerlendirdi. MHP’li yönetimden bir enkaz devraldıklarını söyleyen eşbaşkanlar, enkazı yavaş yavaş toparlamaya başladıklarını ifade etti. 

‘TESPİTLERİN ÇOK ÜZERİNDE BİR ENKAZI DEVRALDIK’

Belediyede göreve başladıklarında seçim dönemindeki tespitlerinin çok üstünde bir enkazı devraldıklarını söyleyen Eşbaşkan Şevin Alaca, “Kars Belediyesi borç batağında olan bir belediye. Bütün banka hesapları hacizli, blokeli durumda. Ekipman anlamında ciddi sıkıntılar var ve araçların büyük kısmı ya arızalı ya da hacizli. Yine ciddi bir personel sorunu var. Kars ilinin nüfusu ile orantılı olarak baktığımız zaman olması gereken personelin çok çok üstünde personel sayısı var. Bunlara paralel olarak ödenmeyen, birikmiş maaşlar var. Bu şartlar altında biz göreve geldik” dedi. İşe asgari belediye hizmetleri ile başlamak zorunda kaldıklarını söyleyen Alaca, çöplerin toplanması, yoların temizlenmesi gibi işleri çok kısıtlı bütçelerle yaptıklarını belirtti. Alaca, şu an bütçenin daha geniş hizmet sunmaya imkan vermediğini de sözlerine ekledi. 

‘EŞBAŞKANLIK KADINLAR İÇİN UMUT OLDU’

Kentin ilk kadın eşbaşkanı olan Alaca, Kars’ta ilk defa eşbaşkanlık siteminin uygulandığını, kadınların iradesinin ilk defa yönetimde temsil edildiğini söyledi. Eşbaşkanlığı ilkin Kars’ın yadırgadığını ama zamanla kabullenmeye başlayarak benimsediğini söyleyen Alaca, bu durumun kadınlar açısından ise çok olumlu karşılandığını söyledi. Kadınlara yönelik projelerin hayata geçirilecek olmasının kadınlar açısından umut uyandırdığını söyleyen Alaca, “Kars’ta kadınlar tamamen geri plana itilmiş durumda. Hayatın öznesi durumunda değiller. Mevcut şehirdeki yaşam koşullarından, işsizlikten en çok etkilenen kadınlardır. Bu açıdan eşbaşkanlık kadınlar açısından umut oldu. Ama tabi ki Kars’ın alışık olmadığı bir yönetim şekli olduğu için kabul edilmesi, sindirilmesi biraz zaman alacak” diye konuştu. 

‘HALKLA BİRLİKTE GÜZEL ŞEYLER BAŞARACAĞIZ’

Alaca, “Biz Kars’ta değişim, dönüşüm iddiasıyla seçim propagandası yürüttük. Bu iddiamız karşılık bulduğu için de kazandık. Şimdi bunları gerçekleştirmek zamanı; ancak şartlar oldukça zor. Kars halkı da bunun bilincinde bu anlamda çok fazla yüklenmiyorlar. Ancak umutları ve beklentileri çok büyük. Biz her şeyden önce Kars halkına birlikte yönetmeyi vaat ettik. Dolayısıyla Kars’ta yapacağımız her projede, Kars’a sunulacak her hizmette onların fikrini alarak adım atacağız. Halkın belediyeyi sahiplenmesiyle hep birlikte çok güzel şeyler başaracağımıza inanıyoruz" dedi. 

'BELEDİYENİN BORÇLARININ BİR KISMI HAKSIZ KAZANÇLAR'

Eşbaşkan Ayhan Bilgen ise, belediyeyi kazandıktan sonra ilk olarak şeffaflık tablosunu ortaya çıkardıklarını, son 1 yıllın bilançosunu kamuoyu ile paylaştıklarını, yine göreve geldikten sonraki bir aylık bilançoyu halkla paylaştıklarını söyledi. Şeffaflığın kendileri açısından katılımcılığın ilk adımı olduğunu belirten Bilgen, “Halk şehrin ne halde teslim alındığını, ne halde bırakıldığını bilmeli. Bundan sonra da bir şeyleri yaparken üzerine bina edeceğimiz alt yapı nasıl bir zemin, bunun net olarak görülmesi için bu verileri açıkladık. Bundan sonrası ile ilgili önümüzdeki en önemli gündem  tespit ettiğimiz, denetimlerde de ortaya çıkan ihale yolsuzlukları, usulsüzlüklerle ile ilgili konunun net biçimde soruşturma, yargılama sürecine dönüşmesi ve haksız kazancın önüne geçecek bir tedbirin geliştirilmesidir. Bu konuda üzerimize düşeni yapacağız. Belediye borçlarının bir kısmının haksız kazançlar olduğunu düşünüyoruz. Dolayısıyla bu konuları öncelikli olarak halkın da beklentisi doğrultusunda çözersek öyle inanıyoruz ki yine halkın beklentisi olan hizmetlerin de alt yapısını oluşturacağız” dedi. 

'ÇALIŞMALAR KISA SÜREDE DÜZENE GİRECEK'

Kentte hem HDP’den hem belediye yönetiminden halkın beklentisinin son derece mütevazi olduğunu ifade eden Bilgen, yapılan haksızlıkların tekrarlanmamasını istediklerini belirtti. Bilgen, “En asgari belediye hizmeti olan temizlik, yolların yapımı ve suya erişebilmenin koşullarını oluşturacağız. Bunlar belediyecilik anlamında bir başarı hizmeti değil, bunlar zaten zorunlu hizmetler. Biz bunları kısa süre içerisinde bir düzene koyabileceğimizi düşünüyoruz. Temizlik konusunda epey yol aldık. Halk da oldukça duyarlı davranmaya başladı. Yolların tamiratı konusunda da yaz aylarında bütün imkansızlıklara rağmen asfalt tesisimizi açtık, çalışmaya başladı. Yine parke tesisimiz çalışmaya başladı. Bunların borçlarını ödedik. Yol parke yapımında da bu yüzden yazın epey yol alacağız” dedi. 

'SU SORUNUNU ÇÖZECEĞİZ’

Şu anda su ile ilgili sıkıntıların neler olduğunu ortaya çıkardıklarını aktaran Bilgen, bu konuda uzman kişilerin dayanışma amacıyla kente geldiğini ve incelemelerde bulunduğunu söyledi. Bilgen, “Şehir şebekesi ile ilgili hem atık su, hem içme suyu ile ilgili fizibilite çalışmasının tamamlanmasının ardından proje yaparak, bunlara mali kaynak bulmamız gerekiyor. Suya erişim noktasında da istediğimiz yolu alacağız. Bizim özellikle önümüzdeki dönem odaklanacağımız şey kendi ayakları üzerinde duran bir belediye ile halka hizmet vermektir. İller Bankası’ndan gelen para personel maaşlarının yalnızca 3’te 1’ini karşılıyor” diye konuştu.

‘YAZ, YAYLA VE İNANÇ TURİZMİNİ GELİŞTİRECEĞİZ'

Özellikle hayvansal, zirai ürünler ve bu ürünlerin batıdaki şehirlerde pazarlanarak tanıtımı ile ilgili çalışma organize etmeye çalıştıklarını söyleyen Bilgen, “Bu konuda her hangi bir yatırım yapacak maliyetimiz olmamasına rağmen şehirdeki kimi tesisleri esnaflarımız bizlere açıyorlar. Yeter ki belediye bir marka ortaya çıkarsın ve yeter ki bu üretilen ürünlerin Türkiye metropollerinde Kars nüfusunun yoğun olduğu şehirlerde satışa dair bir açılım içerisinde olsun istiyorlar. Biz hem turizm potansiyelini artıracak yatırımlar yapacağız, diğer yandan önümüzdeki günlerde bir yayla, doğa festivali yapacağız. Sonra bir film festivali yapacağız. Hem bu tip etkinliklerle şehre sadece kar ve kış turizmi değil yaz turizmini, inanç turizmini de, yayla turizmini de güçlendirecek çalışmalar geliştireceğiz. Hem de pazarlama ağını ve kooperatifleşme yoluyla, üretici dayanışmasıyla birlikte tüketiciye Kars ürünlerinin ulaşımına dair çalışmalara odaklanacağız” dedi.

‘ARACI KALMAMIŞ BİR BELEDİYE DEVRALDIK’

Hizmet verebilecek aracı bile kalmamış bir belediye devraldıklarını ifade eden Bilgen,  araçların tamamına yakınının arızalı ya da hacizli olduğunu söyledi. En yakın belediyelerden araçlar temin ettiklerini söyleyen Bilgen, asıl önemlisi yönetim şeklini yeniden yapılandırarak zorunlu hizmetleri daha az ekipman ve araçla yapmanın imkanını ortaya koyduklarını belirtti. Bilgen, “Bizdeki diğer büyük sıkıntı özellikle personel fazlası, dolayısıyla şehirde ya insanları işinden eden bir belediye gibi algılanacak işler yapacaksınız ya da bu personeli istihdam edecek verimli iş kolları alanları ortaya çıkaracaksınız. Biz özellikle haksız kazanç elde etmiş, işe gelmemiş, siyasi saiklerle işe alınmış kişileri yasal olarak da zorunlu olarak da çıkartmak durumundayız. Onun dışında kimsenin inancını, siyasi görüşünü, etnik kimliğini asla gündem yapmayıp çalışmak isteyen herkese iş alanı üretmekle karşı karşıyayız” diye konuştu.

‘ÜRETİM TESİSLERİ VE PAZARLAMA AĞINI GELİŞTİRECEĞİZ’

Bir süre sonra korunması gereken kültürler, el sanatları, doğal ürünler ile ilgili üretim tesisleri ve pazarlama ağları konusunda ciddi bir alt yapı oluşturacaklarını söyleyen Bilgen, belediyeciliğin artık kendileri açısından bir şikayet etme mekanı olmayacağını söyledi. Bilgen, "Burada belediyeciliğin kendi kendine yetmesi, en imkansızlığın doruk tavan yaptığı şehirlerde dahi kendi ayakları üzerinde duran, kendi mali kaynaklarını oluşturan ve kendi karar alma süreçlerini böylece toplumsallaştıran bir belediyecilik modelini inşa etmek durumundayız. Önümüzdeki bütün riskler, iyi yönetebilirsek tehditler bizim için dezavantaj olmaktan çıkıp avantaja dönebilecek” dedi. 

‘3 AŞAMALI PROJE İLE ŞEHRİ CAZİBE MERKEZİ HALİNE GETİRECEĞİZ’

Belediye olarak kısa, orta ve uzun vadeli bir çalışma planladıklarını söyleyen Bilgen, “Birincisi daha çok uzun vade için yani ikinci yılımız ve sonrası için daha çok yurtdışından hibe, fon kaynak oluşturabilecek restorasyon projeleri yapacağız. Çünkü şehrin neredeyse bütün ilçelerinde, köylerinde büyük bir tarihi miras var. Bu tarihi mirası korumak, görünür kılmak uzun vadede Kars’ın belki de en az maliyetle ekonomisini canlandırabilecek kültür turizmi alanına yatırım yapmaktır. Bunlar büyük rakamlar olduğu için daha çok yurtdışında kaynak teminine odaklandık. Orta vade de daha çok şehrin kaynaklarını imkanlarını harekete geçirmek istiyoruz. Örneğin, şehirde ciddi bir kayısı üretimi varsa bizim de kayısı suyu üretmek, kuru kayısı pazarlaması ile ilgili ağ kurmamız gerekiyor. Yine şehirde ciddi bir süt üretimi varsa üreticilerle temas kurup onların da katılacağı, ortağı olacağı süt ürünleriyle ilgili bir pazarlama ağını ortaya çıkarmak istiyoruz. 

Et ürünlerinde yine böyle şeyler düşünüyoruz. Bunlar daha çok orta vadeye dönük yatırım ve pazarlama eksenli planlamamız. Bir de en kısa vade var önümüzde. O da geçmişten beri belediye binalarını kiralamış ama kirasını ödemeyenler, 10 yıldır fatura ödemeyenler, ya da garibanlar fatura öderken siyasi gücünü, siyasi inisiyatifini kullanıp haksız bir biçimde kaynak elde edenlerle ilgili sıkı bir denetim uyguluyoruz ve kısa dönemde de özellikle borçların tasfiyesinde bu kaynakların harekete geçmesi için plan yapıyoruz. Öyle inanıyoruz ki kısa bir süre içerisinde şehir hem turizm potansiyeli hem tarımsal ve doğal ürünler konusunda büyük bir potansiyeli ortaya çıkaracak ve şehir artık göç edilen bir şehir değil bir cazibe merkezi haline gelecektir" diye konuştu. 

Mezopotamya ajansı / Müjdat Can