İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü’ne ilişkin Kadıköy'de bulunan Beşiktaş İskelesi'nde basın açıklaması gerçekleştirdi. "Ayrımcılığa karşı eşitlik, savaşa karşı barış, ırkçılığa karşı kardeşlik" pankartının yanı sıra " Özgürlük için mücadeleye barış için kavgaya" ve "Saraylara savaş halklara barış" dövizleri taşındı ve " Yaşasın halkların kardeşliği" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı. Birçok siyasi parti ve kurumun katıldığı açıklamaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Eş Başkanı Elif Bulut, HDP milletvekilleri Musa Piroğlu ve Züleyha Gülüm katıldı.

İlk olarak söz alan Tertip Komitesi Başkanı Zeynep Çelik, her zamankinden daha çok barışın haykırılması gerektiğini belirterek, tüm herkesi 5 Eylül’de yapacakları barış mitingine davet etti. 5 Eylül’de yapacakları mitingin, valilik tarafından yasaklandığını paylaşan Çelik, “Gerekçesini bilmediğimiz bir şekilde bize bu mitinge izin verilmeyeceğini söylenildi. Yaşadığımız durum ülkenin geldiği hukuk garabetinin bir örneğidir. Kişisel ve kamusal haklarımıza keyfi saldırıların somut örneğidir. Bu tamamen hukuksuzdur ve keyfidir” ifadelerini kullandı.

'SÖMÜRÜDEN VAZGEÇMEDİLER'

Basın açıklamasını okuyan Alişan Doğan da 1 Eylül’ün kutlanmaya başlanmasının üzerinden 82 yıl geçmesine rağmen emperyalist devletlerin savaş ve sömürü politikasından vazgeçmediğinin altını çizdi.  Doğan, bu yıl 1 Eylül’ü savaşın yarattığı yoksulluk ve göçle karşıladıklarını ifade ederek,  “Bütün bunlar işçi ve emekçilerin ürettiği zenginliğin paylaşılması ve yeni kaynak alanları için dünyanın yeniden paylaşılması mücadelesinden ortaya çıkıyor” dedi.

İktidarın yarattığı ekonomik krizin sorumlusu olarak mültecileri göstererek mülteci düşmanlığını körüklediğini dile getiren Doğan, ırkçı saldırıların karşısında olduklarını belirtti.

'40  YILDIR SAVAŞTAYIZ'

“Ülkemiz kırk yıldır adı konulmamış bir savaşın içinde” diyen Doğan, “Bin yıldır birlikte yaşayan Kürt ve Türk halkının barış içinde çözemeyeceği hiçbir sorunu yoktur. Ancak sermayedarlar ve onların iktidardaki temsilcileri başta Türk ve Kürt olmak üzere bütün Türkiye halklarının ve emekçilerinin bir arada eşit haklar temelinde yaşamasından korkuyorlar. Korkuyorlar çünkü bu ortamın kendi yarattıkları yoksulluğun, işsizliğin, sömürünün gizlenmesi için iyi olmayacağını biliyorlar” dedi.

‘ORTAK MÜCADELE ETMELİYİZ’

Kürt halkının yok sayılmasının halkın ve emekçilerinin yararına olmadığının altını çizen Doğan, “Kürt halkı kendi dili ve kimliğiyle kardeşlik talep ediyor. Bu halkın, emekçilerin de talebidir. Çünkü özgürlük ve demokrasi ancak bütün ülke için var olabilir. Kürt sorunun demokratik, barışçıl çözümünün sağlanmamasının faturasını işçi ve emekçiler ödüyor. Bu nedenle savaşa, ölüme, yoksulluğa karşı; barışı, yaşamı, demokrasiyi savunmalıyız. Orta Doğu'yu kana bulayanlara, insanlığı savaş batağına sürükleyenlere karşı ortak mücadele etmeliyiz” diye belirtti.

Doğan son olarak İstanbul’da yaşayan yurttaşları Bakırköy Halk Pazarı’nda 5 Eylül’de yapılacak mitinge davet etti. Etkinlikten sonra HDP milletvekilleri ve HDP üyeleri bildiri dağıtımı yaparak Kadıköylüleri mitinge davet etti.