Batman’ın Beşiri ilçesinde tecavüze maruz kalıp, 16 Temmuz’da intihar girişiminde bulunan ve tedavi gördüğü hastanede 18 Ağustos günü yaşamını yitiren İpek Er’in ölümüyle ilgili "nitelikli cinsel saldırı" suçlaması hakkında dava açılıp tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan tahliye edildi. Er’in intihar girişiminde bulunması üzerine daha önce gözaltına alınıp serbest bırakılan uzman çavuş, Er’in yaşamını yitirmesi üzerine oluşan tepkiler sonucu 19 Ağustos’ta tutuklanmıştı. 

Hakkında “nitelikli cinsel saldırı” suçundan iddianame hazırlanan uzman çavuşun 16 Ekim'de Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek davanın ilk duruşmasında hakim karşısına çıkması bekleniyordu. 

7 GÜN TUTUKLU KALDI

Fakat tutuklama kararına itiraz eden avukatı Dr. Mehmet Erkan Akkuş, dilekçesinde müvekkilinin kaçma şüphesinin bulunmadığını öne sürdü. Bu itirazı değerlendiren Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Avukat Akkuş’un itiraz dilekçesinde belirtilen hususları yerinde görerek Orhan’ın tahliyesine karar verdi. 

Mahkemenin bu kararı ile birlikte Orhan tutuklu bulunduğu cezaevinden dün akşam salıverildi.

Tecavüze maruz kalması sonrası arkasında bir mektup bırakarak intihar girişiminde bulunan İpek Er, kaldırıldığı hastanede 20 gün yaşam savaşı verdikten sonra hayatını kaybetmişti.

Zanlı Uzman Çavuş Musa Orhan hakkında “nitelikli cinsel istismar” suçundan açılan davanın yanı sıra Er ailesinin avukatları zanlı hakkında "intihara sürükleme" suçu işlediğini belirttikleri dilekçeleri ile önceki gün Batman Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu.

SOYLU 'YARGI ÜZERİNE DÜŞENİ YAPACAKTIR' DEMİŞTİ!

İpek Er’in yaşamını yitirmesi sonrası oluşan tepkiler karşısında Hürriyet'ten Ahmet Hakan'a konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, zanlı Orhan’ı değil, tepki gösterenleri suçlamıştı. 

Soylu, şu sözleri sarf etmişti: “Bir güvenlik mensubu, bu tür bir olayın içinde yer aldığında önce açığa alırız, ardından da ihraç ederiz. Bu uzman çavuşla ilgili açığa alma işlemi bir ay önce gerçekleşti, ayrıca ihraç işlemi de hemen başlatıldı. Olayı tüm evreleriyle ele alıp titizlikle incelemek lazım. Cenaze, bizim cenazemizdir. İki nedenden dolayı bizim cenazemizdir: Görevimiz gereği mesuliyetimiz var, bu bir. İkincisi de bu aile bir polis ailesi. Genç kızımızın abisi mesai arkadaşımız, bir polis memuru. Bu açıdan da mesuliyetimiz var.Bu konuda yargının önüne ne konmuştur, yargının önünde ne vardır, bunu yargı inceliyor. Yargının da üzerine düşen görevi yapacağına inancım ve güvenim tamdır.”

İLGİLİ HABERLER