İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğinde yaptığı konuşmada, Covid-19 pandemisinin başlangıcında, "felaket tellallığı" yapmakla suçlanmalarına karşın halkı bilinçlendirmeye çalıştıklarını, ancak ürktükleri, endişe ettiklerinden daha yüksek boyutta bir süreç yaşadıklarını belirterek, "Sağlıkla ilgili mücadeleyi ilk andan itibaren gündemimize aldık. Nasıl aldık? Bilimsel Danışma Kurulumuz marifetiyle aldık. Sırtımızı onlara yasladık. İyi ki yaslamışız. Bilim ve akıl bizi hiç yanıltmadı. Kurulun bize aktardıkları hiç yanıltmadı” dedi.

İBB Başkanı İmamoğlu, Sağlık Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen 14 Mart Tıp Bayramı etkinliğine katıldı. İBB Saraçhene Yerleşkesi'ndeki Meclisi Salonu'nda gerçekleştirilen programa, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan, İBB Sağlık Daire Başkanı Önder Yüksel Eryiğit, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, İstanbul Tabip Odası (İTO) Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, İBB Bilimsel Danışma Kurulu üyeleri ile diğer davetliler de katıldı.

İMAMOĞLU: DÜNYA HAZIRLIKSIZ YAKALANDI

Etkinliğin son konuşmasını yapan İBB Başkanı İmamoğlu, Covid-19’un dünyanın hep birlikte bir kez daha yaşamsal bütün değerlerini gözden geçirmesine fırsat verdiğini söyledi. Ekrem İmamoğlu, şöyle konuştu:

“Bu fırsatın iyi kullanmak ya da kullanamamak bizlerin elinde. Bir fırsat oldu; ama elbette bunun bir bedeli de oldu. Yani bu bedel yönüne bakmak lazım. Neticede ben bir bilim insanı değilim, tıpla ilgili bir insan da değilim. Ama dünyada özellikle salgınla mücadelede, bütüncül bir iş modelinin olmadığını gördüm. Dünyanın hazırlıksız yakalandığını düşündüm, hissettim en azından; Dünya Sağlık Örgütü, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği gibi kendi içinde mekanizmaları kurmuş sistemler de dahil. Sanki böyle bir düzeni ihmal etmişler. Hangi adımları atacakları konusunda birçok sıkıntılar yaşadılar. Böylesi bir ortamda ülkem adına sevindiğim bir şeyi söylemek isterim ki bence bu çok önemli. Çok asil bir nokta yarattı bünyemizde.”

SAYGIYLA EĞİLİYORUM

Covid-19 geçirdiği dönemde sağlık çalışanlarının nasıl özverili ile çalıştıklarına yakından tanık olduğunu da anlatan İmamoğlu, “Bu sürece dair çok soğukkanlı yaklaşımları olduklarını gördüm, yaşadım, hissettim. Tıp camiasının gerçekten önünde saygıyla eğiliyorum. Umarım bundan sonra da iyi öğrencileri, iyi eğitimlerle iyi tıp insanlar bu ülkede yetişir. Çünkü, yine Cumhuriyet’in bir kazanımı olarak görüyorum; ülkemizdeki hekimlerimiz bu anlayışla kendilerini gerekirse feda edecek kadar, mesleğine ve insanlığa adanmışlığıyla sürece dair güzel emekleri oldu. Bunun altını çizerek yaşamış birisi olarak hepsinin önünde minnetle, saygıyla eğiliyorum” ifadelerini kullandı.

İLK TEDBİRLERİ ALAN KURUM OLDUK

İBB’nin Covid-19 pandemisinin ilk günlerinden itibaren İstanbul halkıyla süreci paylaşan ilk kurum olduğuna da dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Yani Şubat ayında biz bu tedbirleri almaya başlayıp kamuoyunu bilgilendirme ve bu konuda afişler, etrafa bir takım bilgiler asmaya ve duyurular yapmaya başladığımızda bizi felaket tellalı diye tanımlayan gazete kupürleri bile oluşmadı değil. Ama ne yazık ki biz, ürktüğümüz ya da endişe ettiğimizden daha da yüksek boyutta bir süreç yaşadık ve hep birlikte bir mücadele ortaya koyduk. Bu anlamda ilk tedbirleri alan, mekânlarını kapatan, toplu alanlardaki hizmet noktalarında tedbirler alan kurumda biz olduk. Sonrasında devletimizin diğer kamu kurum ve kuruluşları da bu tedbirlere eşlik ettiler. Bu sürecin etkin, en aktif, en üretken, gerektiğinde uyarı yapan, halkına en hızlı çağrıyı veren bir pozisyonda hareket etme kabiliyetini göstermeye çalıştık. Bu bir zorunluluktu. Çünkü biz, Türkiye’nin en büyük şehriyiz. Türkiye’ye en güçlü sesi verecek olan kurum da biziz. Bu sorumluluğu yerine getirmeye çalıştık. Sadece o da değil. Onlarca uluslararası görüşmeye,  dijital ortamda buluşmaya katıldım. Bunların birçoğu belediyeler arasındaydı. Orada da belki üç-beş konuşmacıdan birisi İstanbul olmuştur. Bizler olmuşuzdur. Bu da İstanbul’da ortaya koyduğumuz performansın aynı zamanda dünya tarafından da ilgiyle izlendiğinin bir göstergesidir. Sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalışmanın ve o emeği ortaya koymanın huzuru içerisindeyiz.”

SAĞLIK ÇALIŞANLARINA DESTEK SUNDUK

Covid-19 sürecinden toplumun pek çok kesiminin farklı şekillerde etkilendiğine dikkat çeken İmamoğlu,  “Ne yazık ki, bu süreçte sağlık emekçilerini hastalıkla mücadele döneminde kaybettik. Hepsini rahmetle anıyoruz. Mekanları cennet olsun ve hepsini saygıyla, minnetle anıyoruz” dedi.

İmamoğlu, pandemi ile birlikte sağlık çalışanlarının hayatlarını kolaylaştırmak adına birtakım tedbirler aldıklarını kaydederek şöyle devam etti:

“Ücretsiz ulaşım ve otoparklardan ücretsiz faydalanma gibi imkanları sağladık. Sağlık çalışanlarımız yaklaşık 9 milyon kez ulaşım hatlarımızdan faydalanmış olmalarını görmekten keyif duyuyoruz. Biz halkın bütçesini yönetiyoruz. İstanbul halkı olarak, bu önemli dönemde bize en büyük hizmeti veren sağlıkçılara, bir el uzatmış, yakınlık gösterebilmişsek ne mutlu. 16 milyon insanın bundan vicdani olarak büyük keyif duyduğunun altını çizmek isterim. Böylesi bir dönem buna vesile olan ve arkadaşlarıma da gurur vermiştir.”

TEREDDÜTSÜZ HALKIMIZLA PAYLAŞTIK

Pandemiden kısa bir süre sonra İBB Bilimsel Danışma Kurulu’nun faaliyetlerine başladığını hatırlatan İmamoğlu, “Sağlıkla ilgili mücadelede topluma, toplum sağlığına, sokağa, caddeye, binalara ve büyük İstanbul’un her noktasına nasıl yaygınlaştırırızı da ilk andan itibaren gündemimize aldık. Nasıl aldık, Bilimsel Danışma Kurulumumuzun marifetiyle aldık. Sırtımızı onlara yasladık. İyi ki yaslamışız ve bizi hiç yanıltmadı akil ve bilim. Kurulun bize aktardıkları hiç yanıltmadı. Yani onlar ne yazdıysa cesaretle, tereddütsüz bunu halkımızla paylaştık ya da davet edildiğimiz, az da olsa birtakım ille ilgili hıfzıssıhha kurullarında, bunu yine tereddütsüz orda da dile getirdik” ifadelerini kullandı.

İBB’YE HALK SAĞLIĞI HİZMET ÖDÜLÜ

İmamoğlu konuşmasında, Tabipler Odası’nın Prof. Dr. Nusret Fişek Halk Sağlığı Hizmet Ödülü’nü İBB’ye verdiğini belirterek, bundan da onur duyduklarını belirterek, “Çok teşekkür ediyoruz. Layık olduysak ne mutlu bizlere” dedi.

FİNCANCI: 386 SAĞLIK ÇALIŞANINI KAYBETTİK

Etkinlikte konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Fincancı da bir yıldır çok zor günler geçirdiklerinin altını çizerek, “Bu bizim için çok değerli bir an. 14 Mart Tıp Haftası’nda böylesine kıymetli bir adımın hepimizin yüreğine işlediğini ifade etmek isteriz. 4 Mart’tan beri sağlık çalışanlarımızdan kaybettiğimiz kimse yok derken, dün akşam ne yazık ki bir hemşire arkadaşımızın kaybından haberdar olduk ve 386 sağlık çalışanını kaybettik bu bir yıl içinde” dedi.

Dünyanın en yüksek sağlık çalışanları kayıpları arasında Türkiye’nin de olduğu bilgisini de paylaşan Fincancı sözlerini,  “Hızla artan vakalarla karşı karşıyayız. O nedenle de önlemleri almak gerekiyor. Kontrolsüz bir normalleşememe ile karşı karşıyayız; ama en azından biz biliyoruz ki İstanbul Büyükşehir Belediyesi bunu önlemek için bilimsel çalışma kuruluyla beraber çaba gösteriyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne o nedenle de teşekkür ediyorum” diye sürdürdü. 

ERYİĞİT: İNSAN SAĞLIĞI HER ŞEYDEN ÖNEMLİ

İBB Sağlık Daire Başkanı Önder Yüksel Eryiğit de etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, Covid-19 sürecinde insan sağlığının her şeyden önemli olduğunun bir kez daha anlaşıldığını söyledi. Eryiğit, “Ülkemizin her köşesinde, gece gündüz demeden, kendi sağlıklarından ödün vererek canla başla mesleğini icra eden sağlık çalışanlarımızın, sağlık emekçilerinin Tıp Bayramını kutluyorum. İBB Sağlık Daire Başkanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Müdürlüğü hekimlerinden Dr. Ümit Erdem ve salgın nedeniyle hayatını kaybeden tüm sağlık çalışanlarını rahmetle anıyorum” dedi.

HAYATINI KAYBEDEN SAĞLIKÇILAR İÇİN MEVLİT

Bu arada, cuma namazını Şehzadebaşı Camii’nde kılan İmamoğlu, namaz öncesinde, pandemi sürecinde hayatını kaybeden sağlık çalışanları için mevlit okuttu, lokma ve nar çiçeği şerbeti dağıttı.(ANKA)