İnsan hakları hukuku uzmanı Dr. Gökhan Güneş, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ATAÇ isimli bilgisayar programı üzerinden milyonlarca insanı fişlemesinin belgelerini yayınladı. Güneş, milyonlarca kişinin alışveriş yaparken ya da resmi işlem gerçekleştirirken bildirdiği tüm telefon numaralarının nasıl bu kurum ya da firmalar tarafından ATAÇ’a aktarıldığını tek tek anlattı.

Dr. Gökhan Güneş, Emniyetin, “Analizcinin Takım Çantası” olarak kısalttığı bu programda; hakkında soruşturma olmayan milyonlarca kişinin hakim kararı olmadan elde edilmiş HTS kayıtlarının, MERNİS bilgilerinin, oy kullandıkları yerlerin, SGK kayıtlarının, UYAP kayıtlarının, birinci derece yakınlarının telefon bilgelerinin yer aldığı devasa bir bilgi kaynağının yer aldığını kaydetti.

Konuya ilişkin geniş analizi daha sonra yapacağını kaydeden Güneş, “Ancak, bugün milyonlarca kişinin alışveriş yaparken ya da resmi işlem gerçekleştirirken bildirdiği tüm telefon numaralarının nasıl bu kurum ya da firmalar tarafından ATAÇ’a aktarıldığını anlatacağım” dedi.

HEPSİBURADA, SAHİBİNDEN, ÇİÇEKSEPETİ, DOMİNOS, ETS TUR… 

Güneş’in yayınladığı belgelere göre; çok sayıda internet üzerinden satış yapan firmaya müşteriler tarafından verilen özel bilgiler ATAÇ isimli programa aktarıldı. ATAÇ’a alışveriş siteleri Hepsi Burada, Sahibinden, n11, Çiçek Sepeti, Dominos pizza, English Home, Madame Coco, Morhippo, Karaca Home, ETS Tur, Sefa Merve gibi sitelerin yanı sıra  devletin resmi kurumlarındaki kişisel bilgiler ve telefon numaraları da bu sisteme aktarıldı.

‘GÖRÜŞME DAHİ GERÇEKLEŞMEYEN HTS KAYDINA DAYANILARAK HAYATINIZ KARARACAK’ 

Güneş, şöyle devam etti: “E-Arşiv, Sürücü belgesi başvuruları, Emniyetteki ifadelerde verilen numaralar ve UYAP’ta kayıtlı tüm telefon numaraları. Evet yanlış okumadınız, alışveriş ya da resmi bir işlem sırasında kendinize ya da başka birine ait olan telefon numarasını bildirmeniz halinde sizin veya telefonunu verdiğiniz o kişinin ankesör soruşturmasına dahil edilmesi artık işten bile değildir. Zira programın çalışma mantığı gereği, TC kimlik numaranızla birlikte beyan ettiğiniz her telefon numarası sizinmiş gibi görünmekte, bu numaranın her hangi bir ankesörlü telefondan aranması halinde ya da sizin telefonunuzun başka biri tarafından kendi telefonu gibi verilmesi halinde, siz ve birinci derece yakınlarınız radara takılacak ve yıllar önce kimin aradığı, ne konuşulduğu belli olmayan ve hatta görüşme dahi gerçekleşmeyen HTS kaydına dayanılarak hayatınız kararacaktır. Tıpkı şimdi hayatı kararan on binlerce kişi gibi!”

‘ÖZEL ŞİRKETLERDEN KİŞİSEL VERİLERİN ALINMASI YASAL DEĞİL’

Özel şirketlerden bilgilerin alınmasına yönelik mahkeme kararı olmadığını vurgulayan Güneş, paylaşımına şöyle devam etti: “Olabilmesi de zaten mümkün değildir. Tamamıyla hukuka aykırı olan ve Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Kanun gereğince ciddi müeyyide gerektiren bu veriler, hukuka aykırı şekilde alınıp mahkemelerde aleni hale getirilmiş ve ilgililerin özel yaşama saygı hakları açıkça ihlal edilmiştir. Acaba bu firmalar, bu kişisel verileri hangi yetkiyle göndermişler ve belki de müşterilerinin terör örgütü üyeliğiyle suçlanmasına sebep olmuşlardır? Bu firmaların bu konuda bir açıklaması olacak mıdır? Yine, bir eczacı kalfasının hastadan izinsiz bir ilacının fotoğrafını paylaşmasını veya bir havayolu şirketinin yaptığı hizmetle ilgili olmamasına rağmen müşterinin kimliğinin din hanesinin bulunduğu yüzünün fotokopisini çekmesini veri ihlali sayan veservet denebilecek para cezaları kesen Kişisel Verileri Koruma Kurumu, acaba milyonlarca kişinin verilerinin paylaşıldığı bu olayla ilgili nasıl bir tavır alacaktır?” 

‘BU PROGRAMLA TUTUKLANMAYACAK KİŞİ YOK’

Güneş, programın hiçbir yasal dayanağının olmadığına dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Hiçbir yasal dayanağı olmayan, her türlü veri ekleme ve çıkarmaya müsait bu programda; hakkında soruşturma dahi olmayan milyonlarca kişinin kişisel verisinin bulunduğu düşünüldüğünde, özellikle seçim öncesi hakkında ankesör araması var denilerek tutuklanmayacak tek kişi yoktur!

Zira mahkemeler için en önemli delil, bu programda ardışık ya da periyodik olarak arandığınıza ilişkin bir kaydın bildirilmesidir. Şu an ATAÇ’ta,19 bin adet ankesörlü telefonun HTS kaydı vardır. Bu telefonların toplam sayısı ise 80 bin civarıdır.

Bu kadar çok ankesörden 6 yıllık içinde milyonlarca kişinin aranmış olabileceğini ve ankesör araması olmasa bile herkesin çok rahat ATAÇ’a eklenebileceğini tahmin etmek zor olmasa gerektir! İşte ankesör soruşturmaları bu kadar garabet ve hukuka aykırı delillerle yapılmaktadır.

Bu verilerin hukuka aykırı ve açık hak ihlali olduğunu bilen Emniyet, bu hususu raporuna yazarak topu adeta yargı mercilerine atmakta, 6 yıldır gırtlaklarına kadar suça batmış rejim yargıçları ise hukuka aykırı bu verilere dayanarak ceza vermekten hiç çekinmemektedirler.”