Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven hakkında birleştirilmiş davalardan oluşan 18 suçlamadan yargılandığı davanın duruşması Diyarbakır 9’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. “Örgüt kurma ve yönetmek”, “örgüt üyesi olmak”, “halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtmak”, “kanuna aykırı yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” suçlamasıyla birleştirilen iddianamelerden oluşan davada, Cumhuriyet Savcısı ceza istemiyle mütalaa verdi. Güven’in katılmadığı, avukatları Serdar Çelebi, Cemile Turhallı Balsak’ın hazır bulunduğu duruşmada, savcı Güven’in “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak”tan 2 defa ayrı ayrı cezalandırılmasını, 11 suçlamadan ise beraatını istedi.

Güven’in 2016-2018 tarihleri arasındaki eylem ve etkinlikleri kapsayan suçlamalara ilişkin mütalaa veren savcı, DTK’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın dört ayaklı paradigmasının üçüncü ayağını oluşturduğunu, KCK Türkiye Meclisini oluşturan yasama organı olduğunu, DTK’nin Kürt ulusal birliğini sağlamak amacıyla PKK/KCK ile bağlantılı olduğunu ileri sürdü.

TANIIYORUM DEDİ AMA MÜTALAADA YER VERİLDİ

Mütalaasında, Güven’in DTK eşbaşkanı olarak katıldığı eylemlerde PKK/KCK’nin amaçları doğrultusunda açıklama yaptığını iddia eden Cumhuriyet Savcısı, duruşmada Güven’in  tanımadığını beyan eden açık tanık Evindar Oruç’un daha önceki ifadelerini de ceza istemine dayanak yaptı. İddia makamı, “Leyla” diye biri hakkında verdiği ifadesinin“Leyla Güven” olarak emniyet ve savcılık tutanaklarına geçen ve daha sonraki duruşmalarda bahsettiği Leyla’nın Leyla Güven olmadığını beyan eden tanık Evindar Oruç’un emniyet ve savcılık ifadesine mütalaasında yer verdi.

ÜST SINIRDAN CEZA İSTEDİ

Savcı, Güven’in “örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu” ve “örgütün üst düzey yöneticilerinden emir ve talimat aldığı”nı iddia ederek “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla 7 yıl 6 ay ile 15 yıl arası değişen hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi. Cezanın en üst sınırdan verilmesini talep eden iddia makamı, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 53’üncü maddesinde belirtilen haklardan da yoksun bırakılmasını istedi.

İKİ PROPAGANDADAN 10 YIL CEZA İSTEDİ

İddia makamı, Güven’nin 14 Nisan 2007’de Demokratik Toplum Partisi’nin düzenlediği etkinlikte yaptığı konuşma ile Abdullah Öcalan ve PKK’nin kurucuları Kemal Pir ile Mazlum Doğan’ı övdüğü ve Türkiye’nin doğusunda özgür Kürdistan kurulacağını belirttiğini ifade ederek, Güven’in söz konusu söylemleriyle PKK’nin hedefleri doğrultusunda hareket ederek “örgüt propagandası” yaptığını savundu.

Savcı mütalaasında, Güven’in 30 Haziran 2016’da Lice’de yürütülen operasyona ilişkin Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesi Rojava Parkı’nda düzenlenen protestoda yaptığı konuşmasında “örgüt propagandası yapmak” suçunu işlediğini savundu. İddia makamı, Güven’in yaptığı iki ayrı konuşmadan dolayı “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla ayrı ayrı 1 ile 5 yıl arasında değişen hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti

15 İDDİANAMEDEN BERAAT TALEP ETTİ

Cumhuriyet Savcısı, Güven hakkında Diyarbakır, Batman, Siirt, Van, “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla hazırladığı 11 iddianamelerden, Van ve Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının “suçu ve suçluyu övmek”, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmamak”, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının “halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma” suçlamasıyla hazırladığı iddianamelerden beraatına karar verilmesini talep etti.

Güven’in avukatlarının, mütalaaya karşı savunmalarını hazırlamak üzere süre talebini yerinde bulanan mahkeme, bir sonraki duruşmayı 21 Aralık’a erteledi.