Mardin’in Yeşilli ilçesinde 2016 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile “riskli alan” ilan edilerek, AKP'li Yeşilli Belediyesi ile Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı'na bağlı Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından “Kentsel Dönüşüm” alanı olarak belirlenen Gül ve Tepebaşı Mahalleleri ile ilgili mahalle sakinlerinin açtığı davada karar çıktı. Mahalle sakinlerinin Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı’na karşı açtığı davada Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Türkiye tarihinde ilk defa bir bölgeye ilişkin Bakanlar Kurulu tarafından alınan “riskli alan” kararını tümden iptal etti.

184 BİNA TEK BİNA İLE DEĞERLENDİRİLDİ

Emsal niteliğindeki kararda Danıştay, Yeşilli ilçesinde alınan kararın eksikleri ile hukuksuz işlemlerine dair önemli tespitlerde bulundu. Alanın “riskli alan” ilan edilmesi sırasında bulunan yapılarla ilgili değerlendirmenin “Riskli Yapıların Tespit Edilmesine İlişkin Esaslara göre yapılması gerekirken, Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre değerlendirme yapıldığı” ifadelerine yer verildi. Bölgedeki yapıların yüzde 80’ine yakının taş ve yığma yapılardan oluşmasına rağmen yapılara dair risk analizinin teknik raporda yer almadığı belirtildi. Ayrıca bölgede toplamda 184 bina olmasına rağmen analizin bir adet bina üzerinden değerlendirme yapılarak gerçekleştirildiği kaydedilerek, “Analiz yapılan bina sayısının da riskli alan ilan edilen bölgenin temsil edilebilirliği açısından yetersiz olduğu” denildi.

‘TEKNİK RAPOR YETERSİZ’

Binaların mevzuata uygun olarak teknik bir risk analizinin yapılmadığı belirtilen kararda,“Teknik raporda sadece gözleme dayalı olarak bu yapıların riskli olduğunun tespit edildiği gibi karma yapıdaki binaların sayısının net olarak belirlenmediğinden teknik raporun bu yönden de yetersiz olduğu” tespitine yer verildi.

HUKUKA AYKIRI

Bakanlık ve Yeşilli Belediyesi'nin alanda bulunan yapıların metruk veya başka bir sebeple statik bakımdan yapı bütünlüğünün bozulmasının bir alanın riskli olarak ilan edilmesinin gerekçelerinden olamayacağını belirtti. Kararda şunlara yer verildi: “Riskli yapı tespitinin çok katı ve ayrıntılı kurallara bağlanmış olduğu, doğru bir örnekleme seçim yöntemi ile belirlenen binalar üzerinde, anılan Esaslarda yer alan koşulların birebir yerine getirilmesi, tüm parametrelerin hesaplanması ve her binaya ilişkin formların hazırlanması suretiyle riskli alan kararı alınması gerekirken, tüm bu hususlar yerine getirilmeksizin tesis edilen dava konusu işlemde mevzuata ve hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır” denildi.

EVLER ZORLA YIKILDI

Gül ve Tepebaşı mahallelerinde 2021 yılının Ocak ayında gerçekleştirilecek proje kapsamında belirlenen mülk sahiplerinin onayı olmadan binaların yıkımına başlanmıştı. Mahalle sakinlerinin yıkıma karşı çıkması üzerine evler çevik kuvvet polislerinin desteği ile zorla boşaltılmıştı. Evlerini terk etmeyen yurttaşların elektrikleri ve suları kesilmiş, polislerce evlerinden çıkarılırken, darp edilip, gözaltına alınmışlardı. AKP’li Yeşilli Belediye Başkanı Hayrettin Demir, yaşananlara dair yaptığı açıklamada hak sahipleri ile anlaştıklarını öne sürerken, mahalle sakinleri ise anlaşmayı kabul etmediklerini beyan etmişti.

BAKANLIK PROJESİZ İHALE AÇMIŞTI

İlçede bunlar yaşanırken, 2 mahalle için hazırlanan proje, “İlçenin tarihi ve mimari dokusuna aykırı” olduğu gerekçesiyle kabul edilmemişti. Yeniden başlayan proje süreci tamamlanmadan ilçede belirlenen evlerin çoğunluğu yıkılırken, Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanlığı HDP’li Mardin Milletvekili Ebru Günay’ın soru önergesine verdiği cevapta, projenin henüz olmadığını itiraf etmişti. Ancak proje olmamasına rağmen Bakanlık TOKİ ile birlikte her iki mahallede 175 adet konut, 6 dükkan inşaatı ile altyapı ve çevre düzenlemesi kapsamında ihale duyurusu yapmıştı.

MA / Ahmet Kanbal