İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin “Demokrasi için bir nefes” şiarıyla Gündoğdu Meydanı’nda düzenlediği miting, binlerin katılımıyla devam ediyor. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan, miting alanını dolduran onbinleri selamladı. Partisinin İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırıda katledilen Deniz Poyraz’ı anarak sözlerine başlayan Buldan’ın açıklamaları şöyle: “Bugün İzmir meydanından, bugün bu ülkeyi karanlığa sürükleyenlere iyi bir mesaj vereceğimizi düşünüyoruz. Onun için buradayız, onun için sizlerleyiz. Bildiğiniz gibi 17 Haziran tarihinde İzmir İl Örgütümüze yapılan saldırıda, yapılan operasyonda, bir genç arkadaşımız, sevgili Deniz Poyraz’ı haince katlettiler, öldürdüler. Sevgili Deniz’e sıkılan kurşun, aynı zamanda İzmir halkına sıkılan kurşundur. Deniz’e sıkılan kurşun, Kürt halkına sıkılan kurşundur, Deniz’e sıkılan kurşun, kadınlara sıkılan kurşundur. Ve biz bu kurşunun, bu katliamın özel olarak seçildiğini, HDP’nin özel olarak hedef alındığını, çok programlı, planlı, örgütlü bir katliam olduğunu başından beri söyledik, yine tekrar ediyoruz. 

Miting alanını dolduran onbinleri selamlayan Buldan, partisinin İzmir İl Örgütü’ne yönelik saldırıda katledilen Deniz Poyraz’ı anarak sözlerine başladı. Buldan’ın açıklamaları şöyle: “Bugün İzmir meydanından, bugün bu ülkeyi karanlığa sürükleyenlere iyi bir mesaj vereceğimizi düşünüyoruz. Onun için buradayız, onun için sizlerleyiz. Bildiğiniz gibi 17 Haziran tarihinde İzmir İl Örgütümüze yapılan saldırıda, yapılan operasyonda, bir genç arkadaşımız, sevgili Deniz Poyraz’ı haince katlettiler, öldürdüler. Sevgili Deniz’e sıkılan kurşun, aynı zamanda İzmir halkına sıkılan kurşundur. Deniz’e sıkılan kurşun, Kürt halkına sıkılan kurşundur, Deniz’e sıkılan kurşun, kadınlara sıkılan kurşundur. Ve biz bu kurşunun, bu katliamın özel olarak seçildiğini, HDP’nin özel olarak hedef alındığını, çok programlı, planlı, örgütlü bir katliam olduğunu başından beri söyledik, yine tekrar ediyoruz. 

DENİZ’E SÖZ VERİYORUZ

Bu aynı zamanda barış umuduna sıkılan bir kurşundur. Bu kurşun aynı zamanda, halkların kardeşliğine, birlikte yaşam iradesine sıkılan bir kurşundur. Ama şunu unutmayalım, İzmir’in özel olarak seçilmesinin de ayrı bir anlamı, ayrı bir hedefi vardır. Çünkü İzmir çok renkli bir kenttir. Tıpkı HDP fikriyatı gibi, tüm farklı inançları, farklı dilleri, farklı kimlikleri içinde barındıran bir kent olduğu için, özel olarak seçildiğini çok iyi biliyoruz. Buradan bir kez daha bu katliamı lanetliyoruz, kınıyoruz. Sevgili Deniz’imizi buradan anıyoruz. Sevgili Deniz’imize söz veriyoruz: Senin hayallerini gerçekleştireceğiz Deniz, senin bıraktığın bayrağı asla yere düşürmeyeceğiz. İzmir halkı sana bu sözü veriyor. 

TÜM TÜRKİYE DENİZ OLDU

Sevgili arkadaşlar, sevgili halkımız, evet biz biliyoruz ki bu ülkeyi yönetenler, bu operasyonun araştırılmasını, bu katliamın açığa çıkmasını istemediler. Göstermelik bir şekilde kınamalar yaptılar ve bu katliamla birlikte aslında Türkiye’ye bir korku salmak istediler. Ancak yanıldılar, başaramadılar, başaramayacaklar. Çünkü tüm Türkiye, İzmir oldu, Deniz oldu ve tüm Türkiye, HDP oldu, HDP’li oldu. 

KAPATMA DAVASI

İşte sevgili arkadaşlar bu korkudan dolayı HDP’ye yönelik saldırılarını ve operasyonlarını durdurmadılar ve ardından da HDP’ye kapatma davası açtılar. Onlar biliyorlar ki HDP bu ülkede cesaretin, umudun ve huzurun güvencesidir. Biliyorlar ki HDP bugün Türkiye’de kadınların ve gençlerin umududur, barışın ve demokrasinin teminatıdır. HDP’yi bu kadar hedef almalarının sebebi budur. Gelsinler HDP’ye açtıkları davanın sonucunu buradan, İzmir Gündoğdu Meydanı’nda görsünler. Görsünler ki HDP’nin adliye koridorlarına ve cezaevlerine sığmadığını anlasınlar.

TEK YOL DEMOKRASİ

Bu ülkeyi o kadar kirlettiler ki siyaseti o kadar kirlettiler ki artık bu ülkeyi çetelerin, mafyanın yönettiğini ve bu iktidarın çeteye, mafyaya esir düştüğünü hepimiz görüyoruz. Bu gidişat elbette gidişat değildir. Buradan çıkmanın tek bir yolu vardır; demokrasidir, barıştır, adalettir ve hukuktur. Ama bunların yanında bir sorunu daha var; bu ülkenin en büyük sorunlarından biri olan Kürt sorunudur. Bu ülkede Kürt sorunu çözülmeden hiçbir sorunun çözülemeyeceğini bu iktidar anlamalıdır. Ancak Kürt sorununu İmralı’da Sayın Öcalan’a tecrit uygulayarak çözmeye çalışanlar, şunu bilsin ki tecrit bir insanlık suçudur. Kendi çıkardığı yasaları bile uygulamayan iktidara sesleniyoruz: Bu insanlık suçundan bir an önce vazgeçin, tecridi kaldırın ve Kürt sorununu çözün. İşte o zaman bu ülkeye demokrasi de adalet de barış da gelir. 

KÜRT SORUNU İZMİR’DEN GEÇER 

Şunu biliyoruz; Kürt sorununu çözmek elbette çok kolay ama bunun yol ve yöntemler var. Şunu da biliyoruz; Kürt sorunu sadece HDP’nin sorunu değildir. Kürt sorunu aynı zamanda Türkiye’nin bu ülkenin sorunudur. Kürt sorununu çözmenin yolu sadece Diyarbakır’dan geçmez, İzmir’den de İstanbul’dan da Ankara’dan da parlamentodan da geçer. Bütün siyasi partilere buradan sesleniyoruz: Bu sorun hepimizin sorunudur, eğer bu sorun çözülürse, bu iktidar kaybedecek zaten. Bu sorunu Türkiye halkları birlikte çözmek zorundadır. Bu ülkede siyaset yapan iktidar dışındaki bütün partilerin sorunudur. 

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ

Sevgili kadın arkadaşlar, İzmirli sevgili kadınlar, her gün özgürlüğü için eşitliği için alanlarda olan sevgili kadın yoldaşlarım, eşitlik ve özgürlük için verdiğiniz mücadele, bu ülkede kadına yönelik şiddetin bitmesi için her gün alanlarda olan sevgili kadınlar, bugün bir kez daha İzmir’den Ankara'ya bir mesaj verdiniz. İzmirli kadınlar şunu söylüyor, kadınlar gümbür gümbür geliyoruz, susmuyoruz, korkmuyoruz itaat etmiyoruz diyorlar kadınlar. Evet, sizler İstanbul sözleşmesini feshedebilirsiniz. Başta İzmirli kadınlar başta olmak üzere bu ülkedeki bütün kadınlar örgütlü, ortak zeminlerde mücadeleleriyle İstanbul Sözleşmesi’ni yaşamın her alanında hayata geçirmek için alanlardadır, meydanlardadır. Gücünüz asla ve asla kadınlara yetmedi ve yetmeyecek.

İRADEMİZİ KIRAMAZSINIZ

Konuşmasını Kürtçe bitiren Buldan, “Siz bizim irademizi kıramazsınız. Biz milyonlar olarak bu ülkenin sahipleriyiz. Biz anneyiz, çocuğuz, kadınız, işçiyiz, halkız, halk. Biz bu vatanda Türküz, Kürdüz, Arabız, Çerkeziz, Lazız, Sünniyiz, Süryani ve Êzidîyiz. Biz HDP’yiz ve her yerdeyiz. Yolumuz açık olsun” dedi.