Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, üniversitelerine rektör olarak atanan AKP’li Melih Bulu’ya karşı yaptıkları kesintisiz eylem sürüyor. Eylem öncesinde üniversitenin dört bir tarafı bariyerlerle kapatan polis, metro ve otobüs duraklarında yurttaşlara GBT kontrolü yaptı. Çok sayıda polislerin konumlandırıldığı üniversite kapısı ve çevresinde ayrıca zırhlı araç ve TOMA’lar hazır bekletildi. Üniversiteye giren tüm öğrencilerin de çantaları aranarak, kimlik kontrolü yapıldı. Eylemi takip etmek isteyen gazetecilere ise polis izin vermedi.
YÜZLERCE KİŞİ BİR ARAYA GELDİ
Yoğun polis önlemine rağmen yüzlerce öğrenci, Güney Kampüsü Atatürk Enstitü önünde bir araya gelerek, rektörün bulunduğu binaya yürüyüş gerçekleştirdi. Yürüyüşte, “Fikri artık yeter tahakkümünüz yaşama pek güzel tagallübüz!” pankartı açan öğrenciler yürüyüş boyunca “Kayyum rektör istemiyoruz”, “Melih Bulu rektörümüz olamaz”, “Üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek” sloganları attı.
‘SÖZ, YETKİ, KARAR BİZİMDİR’
Yürüyüş sonrası öğrenciler adına Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Özgür Özdemir, açıklamalarda bulundu. Özdemir, eşitlikçi, demokratik, özgür ve özerk üniversiteler isterken, OHAL, KHK ve kayyım rejiminin kendilerini diplere çekmeye çalıştığını söyledi. Üniversitelerde özgürce düşünüp tartışıp bilgi üretebilecekleri ortam hayal ettiklerini dile getiren Özdemir, “Öğrencilerin sadece eğitim almakla kalmadığı, karşılaşmalar yaşadığı, hayatın karmaşık, zorlu ve keyifli olduğunu gördüğü bir mekân. Tüm bunlar içinde eşitlikçi, demokratik, özgür ve özerk bir üniversite için çabalıyorduk. Söz, yetki ve kararın üniversitenin tüm bileşenlerine ait olmasını istiyorduk” dedi.
‘HAYALLERİMİZ ABLUKA ALTINDA’
Hayalleri ve çabalarının üniversite kapısına vurulan kelepçelerle tutsak edilmek istenildiğine işaret eden Özdemir, “Bu duruma bir günde gelmedik. OHAL KHK'larıyla üniversitelerden yüzlerce akademisyen ihraç edildi. Kayyum rejimi demokratik ve hukuki teamüllerin yerini aldı. Demokrasinin asgari şartlarından biri olarak kabul edilen seçimler dahi hiçbir meşruiyet kaygısı duyulmadan ortadan kaldırıldı. Üniversitemiz, mahallemiz ve hayallerimiz polis ablukası ve gece yansı kırılan kapıların gölgesi altında” diye konuştu.
‘ÖZERKLİKTEN VAZGEÇMİYORUZ’
Özdemir, bütün üniversitelerde rektörlerinin atanmasını değil, üniversite bileşenlerince seçilmesini isteyerek, şöyle dedi: “Kayyumlarla yapılacak hiçbir pazarlığı kabul etmiyoruz. Piyasa için değil toplum için bilgi üreten eşitlikçi, demokratik, özgür ve özerk bir üniversite istiyoruz. Kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz”
Açıklamanın ardından öğrenciler, çalınan müzikler eşliğinde protestolarını sürdürdü.
