Boğaziçi Dayanışması, AKP'den milletvekili aday adayı olan Melih Bulu'nun rektör olarak atanmasını üniversitenin Güney Kampüsü önünde yaptıkları açıklamayla protesto etti. Açıklamaya, akademisyen ve öğretim görevlilerinin yanı sıra birçok üniversiteden yüzlerce öğrenci katılarak destek verdi. "Kayyum rektör istemiyoruz "pankartı açılan açıklamada, "Hak istiyoruz neden bu kadar polis?" ve "Atanmış değil seçilmiş rektör istiyoruz" dövizleri taşınarak, sık sık "Kayyum istifa" "Cinsiyetçi rektör istemiyoruz" ve "Melih evine üniversiteler bizimle" sloganları atıldı.

İlk olarak rektörlük binası önünde bir araya gelen öğrenciler, binayı mühürledi. Mühürün üzerinde ise, “Bu Bina AKP’li Melih Bulu’nun Rektör Atanması Sebebiyle Boğaziçi Öğrencileri Tarafından Mühürlenmiştir!” ifadesi yer aldı. Kapının mühürlenmesinin ardından öğrenciler, üniversitenin Güney Kampüsü önüne geçerek açıklama yapmak istedi. Fakat üniversitenin güvenliği, öğrencilerin üzerine kapıları kapatarak, girmelerini engellemek istedi. Bunun üzerine kapıyı iterek açan öğrenciler, kampüse girdi. 

ANTİDEMOKRATİK 

Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri adına açıklamayı yapan Selen Çakırhan, atama kararını tanımadıklarını vurgulayarak, "2016 yılında yapıldığı gibi, yine bir gece yarısı tepeden inme bir şekilde üniversitemize yapılan yeni bir rektör atamasıyla karşı karşıyayız. Üniversitemizde yerini yıllardır koruyan demokrasi anlayışı ile 2016 yılına kadar seçimler neticesinde belirlenen rektörlerimizin yerine; 2016’dan sonra antidemokratik bir şekilde tek elden kayyumlar atanmaya başlanmıştır. Üstelik Boğaziçi Üniversitesi’ne 1980’lerin askeri rejim döneminden beri ilk defa okul dışından bir rektör ataması yapılmıştır. Bu durum 2016’dan bu yana sürmekte olan ve rektör seçimlerini ortadan kaldıran antidemokratik uygulamaların bir devamıdır"  dedi. 

‘ATAMA POLİTİK’

Üniversitelerin bilim ve fikir üreten, özgür düşünceyi besleyen en değerli kurumlar olduğunun altını çizen Çakırhan, "Bu kurumların sürdürülebilmesi ancak akademinin özerkliği ile mümkündür. Akademi, ideolojiler ve siyaset üstü bir oluşumdur; ancak üniversite mensuplarının iradesi hiçe sayılarak üniversitemize bir rektör atanması politiktir. Biz Boğaziçili öğrenciler olarak, üniversitemizin ilkelerine ve kültürüne binaen, üniversitemizin özerkliğinin; kişiliğine ve geçmişine bakılmaksızın tepeden atanan herhangi bir akademisyen ile değil, üniversite mensuplarının yaptığı demokratik yollarla belirlenen bir rektör seçimiyle sağlanacağını savunuyoruz. Bu şartlar sağlanmadığında, ortaya çıkan antidemokratik uygulamaların üniversitemize zararlar verdiğini üzülerek görmekteyiz" diye belirtti. 

‘KAYYUM REKTÖR İSTEMİYORUZ’ 

"Boğaziçililer olarak asıl sorunumuz Bulu’nun akademik geçmişi ve şahsi duruşundan da ötedir" diyen Çakırhan, şöyle devam etti: "Sorun isimlerden bağımsız bir demokrasi, akademik özerklik, fikri özgürlük meselesidir. Bu sorunun çözümü ise üniversitelerin kararlarının ve rektörlerin, üniversitelerin iradeleriyle belirlenmesidir. Bu nedenle bir kez daha söylüyoruz ki üniversitemizin karar alma mekanizmalarındaki özerkliğine, demokratik ilkelerine, düşünce özgürlüğüne ve seçim yapma iradesine yapılan müdahaleleri kabul etmiyoruz. Kayyum rektör istemiyoruz ve duruşumuzdan vazgeçmiyoruz."

Çakırhan, öğrencilerin taleplerini ise şu şekilde sıraladı: “Tüm üniversitelerdeki kayyum rektörlerin istifasını, bütün rektörlerin demokratik yöntemlere uygun olarak seçimle belirlenmesini istiyor ve akademisyenlerden acilen yeni bir seçim düzenlemelerini talep ediyoruz.”

Açıklamanın ardından kuzey kapısına yürüyen öğrenciler, turnikelerden atlayarak içeri girdi ve kampüs kapısında forum düzenledi. Eylem, slogan ve alkışlar eşliğinde son buldu.