Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 23 Nisan Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu bir çocuğa devretmişti. Ramazan ayında çocuğa çikolata veremeyeceklerini dile getiren Yanık eleştirilirken, bahsi edilen çocuğun 5 arkadaşıyla birlikte koruma evinde kaldığı da Bakan Yanık tarafından ifşa edildi.

‘GİZLİLİK HAKKI İHLALİ’

Konuyla ilgili Mezopotamya Ajansı'na konuşan Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı (ÇAÇAV) Koordinatörü Şahin Antakyalıoğlu, koruma statüsünde olan çocukların bu şekilde ifşa edilmesinin doğru olmadığını ifade etti. Çocuk Koruma Kanunu’nda yer alan temel ilkelerinde çocukların bilgilerinin ve kimliklerinin gizliliğinin esas olduğunu ve bunun ihlal edildiğini belirten Antakyalıoğlu, “Korunma ihtiyacı içinde olan çocukların bu şekilde kamuoyuna görüntülerinin açılmaması, damgalanmaması ve etiketlenmemesi gerekiyordu” dedi.

Yaşananların çocuk üzerinde olumsuz etkiler bırakabileceğini vurgulayan Antakyalıoğlu, “Çocuk ileride böyle bir yerde kaldığının bilinmemesini istemeyebilir. Burada çocuk anne-babasız olduğu için ya da istismara maruz bırakıldığı için kalıyor olabilir. Dolayısıyla orada bundan bahsedilmesiyle çocuk, maruz kaldığı eylemi düşünüp deşifre edilmiş hissedebilir” ifadesinde bulundu.

‘TRAVMAYA SEBEP OLABİLİR’

Durumun kamuoyuna böyle yansımasıyla birlikte bunun çocukta travmaya sebebiyet verebileceğini ifade eden Antakyalıoğlu, “Bir çocuk kurum, bakım altına alınıyorsa belli ki bir mağduriyet ya da ihlal söz konusudur. Çocuk anne ya da babasını kaybetmiş olabilir; aile yanında kalacak bir pozisyonu olmayabilir. Bunu hatırlamasıyla mağduriyeti pekişebilir” diye konuştu.   

ULUSLARARASI HUKUK VURGUSU

Çocuğun neden bu şekilde ifşa edilmesi gerektiğine dair uluslararası alanda düzenlenen çocuk haklarına işaret eden Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği Başkanı Müjde Tozbey Erden, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20/11/1989 tarihinde kabul edilen ve çocuk haklarını düzenleyen sözleşme çerçevesinde insan haysiyeti ve vakarına yaraşır şekilde yerine getirilmesi, özel hayatın gizliliğinin korunması, kişilik haklarının ihlal edilmemesi ve edilmesine izin verilmemesi, çocuk hakkında alınacak her türlü karar ve yapılacak işlemlerde çocuğun yararının gözetilmesi gerekmektedir” dedi. 

Bu hususların Çocuk Destek Merkezleri Yönetmeliğinin 4'üncü maddesinde güvence altına alındığını ifade eden Erden, “Korunmaya ihtiyaç çocukların kişilik haklarının ve güvenliklerinin sağlanması son derece önemli, çünkü bu çocuklar halihazırda örselenmiş, kırılgan, çoğunlukla mağdur durumdaki çocuklar. Gizliliklerinin ihlal edilmesi kişisel haklarına saldırmak anlamına gelmektedir” ifadelerini kullandı.