Bitlis Barosu avukatlarından Bahar Bal, Tatvan Sulh Ceza Hakimliği'ne geçici olarak atanan hakimin duruşma esnasında kendisine bağırdığını, buna itiraz ettiği için müvekkilinin ifade işlemlerinin 7 saat boyunca bekletildiğini, duruşma zaptının zorla imzalatılmak istendiğini, polis zoruyla salondan çıkarılmak istendiğini ve müvekkilinin savunmasını yapamadığını söyledi. Yaşananlarla ilgili bugün Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) başvuran Bal, bağlı bulunduğu baro üzerinden de Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve Adalet Bakanlığı'na şikayette bulundu. 

'HAKİM BANA BAĞIRDI’

Baro tarafından CMK kapsamında zorunlu müdafi olarak görevlendirildiğini, dosyanın tutuklama talebiyle sorguya sevk edildiğini ve sorgu esnasında kadın hakimin kendisine emir vererek bağırdığını kaydeden Bal, "Kendisine avukatların kimseden emir almadığını hatırlattım. Ancak hakime hanım bu üslubunda ısrar etti. Hakim olarak avukatın üstü yahut amiri olmadığını, bu şekilde konuşmasının hoş olmadığını, tarafımla rica ederek ve bağırmadan konuşması gerektiğini söylesem de hakim bu kez sorguyu almayacağını, bekleteceğini söyledi. Üç saat sonra hazır olmamız söylense de mesele kişiselleştirilerek sorgumuz en sona bekletildi ve asıl saatinden 7 saat sonra alındı. Hakim bu şekilde bekleterek görevini kötüye kullanmak suretiyle bir nevi şahsımı cezalandırmaya çalıştı. Tatvan Sulh Ceza Hakimliğine geçici olarak bakan bu hakime hanım; normalde aleni olan duruşmadan, avukat meslektaşlarımızı polis marifetiyle çıkararak sorguya başladı. Ancak hiç bir savunmamızı zapta geçirmediği gibi söylemediğimiz beyanları da şahsımın ağzından zapta geçirdi" dedi. 

'BANA SAVUNMA YAPTIRILMADI'

Yaklaşık yarım saat boyunca savunmaları zapta geçirilmesi için mücadele etmemesine rağmen ne zabıt katibinin ne hakimin hiç bir şekilde beyanlarını dikkate almadığını ifade eden Bal, "Üstelik ısrarlarımıza karşılık kürsüye eliyle dışarıdan dahi duyulacak şekilde şiddetle vurarak, bağırarak beni yani savunma makamını susturmaya çalıştı. Ardından savunmayı dinlemediği dosyada kararı gerekçesi ile tefhim etmeden öylece tutuklama kararı verdi ve bu zaptı imzalamamızı istedi. Ben de zabıttaki beyanların tarafıma ait olmadığını ve savunma yapmama izin verilmediğini şerh düştüm. Aynı şekilde müvekkilim de 'avukatıma savunma yaptırılmadı' diye şerh düştü. Elbette hakimin hukuksuzca davranışları bunlarla kalmadı. Taleplerimize rağmen söz konusu zaptın örneği tarafımıza verilmediği gibi imzadan imtina etmemiz ve şerh düşmemiz sebebiyle olacak ki hakim zaptı meslektaşımızın önünde mübaşire karalatmak suretiyle tahrip etti" diye konuştu. 

‘POLİS MARİFETİYLE SALONDAN ÇIKARMAYA ÇALIŞTI'

Kendisi ve meslektaşlarının polis marifetiyle duruşma salonundan çıkarmaya çalışıldığını vurgulayan Bal, şöyle devam etti: "Bu durum bile mesleğimize yönelik en büyük hakarettir. Mesleğimizi itibarsızlaştırmaya çalışıldığının somut ve son örneğidir. Bu şahsı HSK’ye şikayet edeceğiz. Bugün bu saldırı şahsımda; mesleğimize ve mesleğin onuruna, en önemlisi savunma hakkı gibi kutsal bir hakka yapılmıştır. Ayrıca hakim ve savcılığın mesleki itibarını zedelediği gibi bu tutum toplumun adalete olan inancı da yaralar mahiyettedir. Tüm bunlar yetmezmiş gibi şu an müvekkilim hukuka, usul ve yasaya aykırı bu sorgu ile tutuklanarak cezaevine yollanmıştır."

MA / Adnan Bilen