Türkiye’nin çeşitli cezaevlerinde bulunan hasta tutuklularının tedavisinin yapılması, ceza infaz süreleri dolan tutukluların tahliye edilmesi ve cezaevlerindeki hak ihlallerinin sona erdirilmesi için tutuklu yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti 14’üncü gününde devam ediyor. Tutuklu yakınları, talepleri karşılanana dek eylemlerini sürdüreceklerini belirtti.

Adalet Nöbeti’ndeki aileleri ziyaret eden Dicle Kültür ve Sanat Derneği, "Kendinizi asla yalnız hissetmeyin, herkes sizinle. Eyleminiz amacına ulaşacak" dedi.

Türkiye’nin çeşitli cezaevlerinde bulunan hasta tutuklularının tedavisinin yapılması, ceza infaz süreleri dolan tutukluların tahliye edilmesi ve cezaevlerindeki hak ihlallerinin sona erdirilmesi talebiyle tutuklu yakınları tarafından Diyarbakır Barosu'nda başlatılan Adalet Nöbeti 14’üncü gününde. Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan Şivekar Ataş'ın annesi Rabia Ataş da bugün nöbet eylemine katıldı. Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Dayanışma Derneği (TUHAY DER), Dicle Kültür ve Sanat Derneği, Amed Şehir Tiyatrosu ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyeleri,  bugün nöbetteki tutuklu yakınlarını ziyaret etti. 

DAYANIŞMA MESAJI 

Ziyarette konuşan Dicle Kültür ve Sanat Derneği eğitmeni Celal Ekin, tutuklular üzerindeki baskıların herkesin sorunu olduğuna dikkati çekti. İktidarın toplum üzerindeki baskısının her geçen gün arttığını söyleyen Ekin, "Bu baskılara birlikte cevap vermeliyiz. Bugünden sonra her gün sizinleyiz. Her gün burada olacağız. Bütün tutukluların serbest bırakılmasını istiyoruz. Bir suçları yok. Tutuklularımız zulme başkaldıran insanlar. Elimizden gelen desteği vermeye hazırız" diye konuştu. 

Ekin, şöyle devam etti: “Buna bir çözüm bulmak zorundalar. Elbet bu eyleminiz amacına ulaşacak. Devlet bir gün sizin yanınıza gelecek. Biz birbirimize sahip çıktığımız sürece birliğimiz güçlenecek ve onlar da gelip sizin isteklerinizi ve talebinizi sormak zorunda kalacaklar. Kendinizi asla yalnız hissetmeyin. Herkes sizinle. Cezaevlerinde her zaman böyle şeyler yaşandı.”

ANNELERİN TALEBİ

Bandırma 2 No’lu Cezaevi’nde tutulan Ahmet Kolakan’ın annesi Fevziye Kolakan, ilk günden bu yana sürdürdüğü eylemin tüm tutuklar için olduğunu vurguladı. Uzun bir süredir görüşe gidemediğini aktaran Kolakan, "Bütün annelerin ciğeri yanıyor. Ne gecemiz ne de gündüzümüz var. Geceleri uyanıyoruz, sürekli onları düşünüyoruz. Bazen kötü bir haber alacağız diye korkuyoruz. Adalet için buradayız. Biz de çok yaşlı ve hastayız. Ömrümüz cezaevi yollarında geçti. Talebimiz cezaevlerinden cenazelerin çıkmamasıdır" ifadelerini kullandı. "Kimse gelip talebimizi sormuyor" diyen Kolakan, "Bizim adalet ve barıştan başka talebimiz yok. Çare bulunana kadar buradayız. Biz gerçekliğimizle burada oturuyoruz. Devlet gelsin görsün. Bütün dünya halimizi görsün" diye kaydetti.

TUTUKLU YAKINLARINA ÇAĞRI

Diyarbakır F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu bulunan Abdülselam Güler’in yakını İnci Güler Altındağ, iktidarların 80'li yıllardan bu yana kendilerine kötü zamanları yaşattığını söyledi. Hasta tutukluların kelepçeyle tedavi edilmesine tepki gösteren Altındağ, “Bu sorunların çözülmesi için buradayız. Adaleti getireceğiz. Bugün dilimiz ve kimliğimiz için cezaevlerindeyiz. Ama bu zulmü kabul etmiyoruz. Sonuna kadar eylemimiz sürecek" diye konuştu.

Tutuklu yakını Reşayet Ada, 14 yıl geçse de eylemlerini sürdüreceklerinin altını çizdi. Tutuklu yakınlarına çağırıda bulunan Ada, "Hepsi gelsin bize destek versin. Talebimiz yerine getirilinceye kadar buradan kalmayacağız" dedi. 

‘DİLİMİZ İÇİN DE BURADAYIZ'

Hasta tutuklu Civan Boltan’ın babası Hakkı Boltan ise, yalnızca hasta tutuklular için değil Kürt kültürü ve dili üzerindeki baskılar için de adalet istediklerini belirtti. Boltan, şunları söyledi: "Bu adalet talebimiz dilimiz ve kültürümüz üzerindeki baskılar içindir de. Kültür ve sanat da yaşanan haksızlıklardan payını alıyor. Hepimiz bir haksızlığın içerisinde yaşıyoruz. Şuan Türkiye'deki krizin nedeni Kürt halkına yapılan haksızlıklardır. Ve hepsi yavaş yavaş teşhir oluyor" şeklinde konuştu.