11 yıl önce 28 Eylül’de 12 yaşındaki Ceylan Önkol Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Şenlik köyüne bağlı Xambaz mezrasında keçilerini otlatırken havan topuyla katledildi.

Savcının “can güvenliği” gerekçesi ile gitmediği olay yerinde Ceylan Önkol’un cenazesi 6 saat boyunca bekletildi. Aradan 11 yıl geçmesine rağmen ne sorumlular açığa çıkarıldı ne de failler bulundu.

Ceylan’ın katledilişine ilişkin görülen davada yıllardır hiçbir ilerlemenin kat edilmediğini söyleyen ve davanın başından beri takipçisi olan İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkan Yardımcısı avukat Rahşan Bataray, “Uzun zamandır devam eden yargılamadan dolayı AYM’ye gitmeyi düşünüyoruz. Çünkü AYM bu kadar uzun yargılamayı ihlal olarak görüyor. Ayrıca idare mahkemesindeki hukuk mücadelemizde devam edecek” dedi.

DANIŞTAY "HİZMET KUSURU VAR" DEDİ

Ceylan Önkol’un ölümünün üzerinden 11 yıl geçtiğini ve 12’nci yılına girdiğini söyleyen Bataray, hukuki sürecin devam ettiğini belirterek şunları söyledi:

“Bir AİHM bir de Türkiye’de devam eden idare mahkemesi ayağı var. İdare mahkemesi süreci başladığında olay 5233 sayılı terörle mücadeleden doğan zararların tazmini kapsamında değerlendirildi. Biz buna itiraz ettik, hizmet kusuru olduğunu söyledik. İdare ve savcılık o alanın köylülerin yoğun olarak kullandığı bir alan olduğu ve Ceylan’ın oyun oynadığı bir alanda yaşamını yitirdiği hususunda çok ısrarcıydı ve bu yönde soruşturma yürütüldü. İdari açıdan savcının ve jandarmanın iddia ettiği gibi yaşamını yitirmiş olsa bile tazminat zorunluluğu söz konusudur. Çünkü orası köylüler tarafından kullanılsa bile alanı patlayıcılardan temizlemek devletin sorumluluğundadır. Yine hizmet kusuru olduğunda ısrar ettik. Fakat mahkeme bu talebimizi reddetti. Danıştaya temyiz yoluna gittik. Danıştay bu husustaki talebimizi kabul edip, 2019 Ocak ayında bir karar verdi. Kararı bozup burada ‘Hizmet kusuru var’ diyerek geri gönderdi”

'AİHM İHLAL YOK DİYEREK BAŞVURUYU REDDETTİ'

İHD Eş Genel Başkan Yardımcısı Avukat Rahşan Bataray

Danıştay’ın geri dönüş kararının üzerinden bir yıla yakın bir zaman geçtiğini belirten Bataray, idare mahkemesinin işlem yapıp karar vermesi gerektiğini fakat buna rağmen karar vermediğini ifade etti.

Bataray, savcılık dosyasının da daimi arama kararının verilip sorumlu tespit edilemediğinden kapatıldığını dile getirerek, “Bu kapsamda AİHM’e yaptığımız başvuruda da herhangi bir ihlal tespit edilemediğinden reddine karar verdi. Aslında bu karar AİHM’den hiç beklemediğimiz bir karardı. Sadece olayın vahameti değil bu tür dosyalarda yıllarca AİHM’de oturmuş içtihatları söz konusu ama Ceylan Önkol dosyası bu içtihatlardan tamamen ayrıldı. Ret kararında jandarmanın yaptığı işlemleri tek tek gösterip jandarma ve savcılığın üzerine düşeni yaptığını ve gerektiği gibi soruşturmanın yapıldığını söyledi. Ama önceki içtihatlarında sadece soruşturmayı olayın şüphelisi konumunda olan birimler yapıyorsa bile AİHM ihlal kararı verirdi” ifadelerini kullandı.

'CEZASIZLIK POLİTİKASINA GÜVENİYORLAR'

Türkiye’de bu tür olaylarda ciddi bir cezasızlık söz konusu olduğuna dikkat çeken Bataray, ya daimi arama kararları vererek ya da açılan davalar uzatılarak zaman aşımına uğratılarak sorumluların cezalandırılmadığını söyledi.

Bataray, yıllardır çocuklara dönük ihlal olduğuna değinerek, “Bazı katliamlar, güvenlik güçleri tarafından işlenen işkence, faili meçhul durumlarında çok sistemli bir politika yürütülüyor. Bu hususta savcı ve hakimlerin bireysel değil yıllarca uyguladığı bir politika var. Çok bağımsız düşünüp kendi görevlerini yapmıyorlar. Güvenlik güçleri bu suçları işlerken kendilerine bir şey olmayacağından eminler çünkü cezasızlık politikasına güveniyorlar. Böyle olunca da suçların önüne de geçilemeyecektir” şeklinde konuştu.

'AYM'YE GİTMEYİ DÜŞÜNÜYORUZ'

Rahşan son olarak, hukuki açıdan yürütecekleri sürece vurgu yaparak şunları kaydetti: “İdare dosyası devam ediyor ve devam edecek. Uzun yargılamadan dolayı AYM’ye gitmeyi düşünüyoruz. Çünkü AYM bu kadar uzun yargılamayı ihlal olarak görüyor. Ayrıca idare mahkemesindeki hukuk mücadelemizde devam edecek. Ceylan Önkol ve ona benzer takipsiz bırakılan dosyaları yıllar geçse de takip etmeye devam edeceğiz.”