Van’ın Erciş (Erdîş) İlçesinde dil ve kültür üzerinde araştırma yapan aktivistler, 21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle Arsisa Dil ve Kültür Araştırma Derneğinde bir araya geldi. Dilin önemi ve anlamı üzerinde Erciş Ajans’a değerlendirmede bulunan aktivistler, son yıllarda Kürt dili üzerinde popüler kültürün özel asimile aracına dönüştüğüne dikkat çekti. Özellikle metropollerde yaşayan Kürtlerin aile içinde çok az Kürtçe konuştuğuna vurgu yapan aktivistler, ailelerin dillerine sahip çıkması çağrısında bulundu.

‘DİL İNSANIN VAR OLMA SEBEBİ’

Kürt Dili üzerinde uygulanan özel asimile savaşın utanç verici bir durum olduğunu dile getiren Arsisa-Der yönetim Üyesi Zeynel Abidin Gündüz, kapitalist modernitenin  yaşamı köleleştirdiği gibi dilleri de tek düzeye çıkarmaya çalıştığına dikkat çekti. Gündüz, Kullanılan akıllı telefonların gençleri sosyalleştirmeden ve kültürel etkinliklerinden uzaklaştırdığı gibi dillerinden de koparmaya çalıştığına vurgu yaptı. Gündüz, ”Dil İnsanlığın var olma sebebi olmakla birlikte bu gün bir ticarete de dönüşmüştür. Yaklaşık 50-60 milyon topluma sahip bir dil yasaklıdır. Bu bir utanç abidesidir. Bir dili yasak etmek o dili yok etmek anlamına gelir. Uluslararası kurumlar ve kuruluşlara çağrımızdır. Kürt dili üzerinde olan yasaklar kaldırılsın”

‘ON BİN DİLDEN BİN 600 DİL KALDI…’

Yapılan araştırmalara göre dünya üzerinde 10 bin dilin yaşadığını fakat bu dillerin asimilasyona uğraması sonucu bu gün sadece bin 600 dilin kaldığını ifade eden Kürt Dil Aktivisti Cevdet Zilanlı,  bu nedenle 21 Şubat Ana Dil Bayramı Günü’nün kendisi için hem sevinç hem de burukluk olduğunu ifade etti.  Zilanlı, ‘Bin 600 dilden çoğunun halen asimilasyona maruz kaldığına tanık olmaktayız. Bunlardan bir tanesi de Kürt dilidir. Bu nedenle üzgünüz ki bu 40 milyon kürdün dil eğitimi yok. Halen eğitim hakkı tanınmıyor. Talebimiz dünyaya ve yetkililere böyle kadim, kutsal ve medeni bir dil binlerce yıldır bu güne kadar gelmiş bu dile eğitim hakkının tanınsın”

‘DİL KONUŞULDUKÇA KÜLTÜRLER ZENGİNLİK KAZANIR’

Kürt dili ve kültürü üzerinde araştırmalar yapan Mahmut Pala, bir milletin ancak diliyle var olabileceğine ifade ederek, dil konuldukça toplumun kültürel olarak zenginleşeceğini ifade etti. Pala,”Bu gün Kürt dili üzerinde devam eden yasaklar, gerek devlet kurumlarında gerek ise ticari alanlarda konuşulmuyor. Bu nedenle insanlar genel anlamda Türkçe dil konuşulduğu için Kürtçe’de az konuşuluyor. Bu aslında bir politikadır. Bizlerde bu politikaların bilincine vararak yaşamda dilimizi konuşmalıyız.”

Her milletin kendi diline ve kültürüne sahip çıkması gerektiğini ifade eden Sariye Bilici, Kürtlerin anadillerinde konuşmanın suç sayıldığı bir süreçten geçtiğini ifade etti.

Bilici, her annenin ana diline sahip çıkma zorunluluğu olduğunu ifade ederek, evlerinde Kürtçe konuşulması ve Kürtçe TV kanallarının izlenilmesi çağrısında bulundu. Bilici,”Bu gün ailelere soruduğumuzda ‘Çocuklarınız neden Türkçe konuşuyor?’  Bize gerekçe olarak çocuklarının Türkçe bilmemesi nedeniyle okullarda dışlandıklarını söylüyorlar. Çocukları ezilmesin diye Türkçe konuşmalarını istiyorlar. Böyle bir yaklaşım ve böyle bir baskı var Kürt toplumu üzerinde” dedi.

Erciş Ajans- Şiyar Yılmaz