İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Bitlisi'in Ahlat İlçesini ziyaret etti. Akşener, "Bizim partimiz kuruldu, seçme girdi jet hızıyla, ondan sonra 31 Mart geldi ve sonuçta bugün itibarı ile bizim partimizin bütün araştırmalarda ortalaması yüzde 16. Şimdi yüzde 16’lık bir partiyi yüzde 20’lik bir parti haline getirebilmek için yeniden yollara düşüyoruz, arkadaşlarımızla birlikte" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, bugün Van’da esnaf ziyaretlerine başlamadan önce Ahlat ilçesini ziyaret etti.  Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Akşener, araştırmalarda partinin oy oranının yüzde 16 çıktığını, bunu yüzde 20 yapmak için tekrar yollara düştüğünü ve ikinci aşama için de Ahlat’ta start verdiklerini söyledi.

"PARTİYİ AHLAT'TA KURDUK, AHLAT BİRDEN KEŞFEDİLDİ"

Partinin Ahlat'ta kurulduğu ve ikinci kez Ahlat'ı ziyaret etmesine ilişkin soru üzerine Akşener şunları söyledi:

“Ben Bitlis’te dolayısıyla da merkezi de Ahlat’ta partinin ilk kurulduğu an sanırım bir hafta sonra buraya geldik. Parti burada kuruldu, resmiyeti Ahlat’ta yaptık. Sebebi şuydu, ben Anadolu’yu gezerken bir soru sormuştum Ahlat’a, Adilcevaz’a Tatvan’a ne kadar turist geliyor? Ahlat’a ve Adilcevaz’a hiç gelmediğini ekonomik olarak bir katkı olmadığını söylemişlerdi, buraya dikkat çekmek amaçlı, ekonomisine bir katkım olabilir miydi. Sonra bir ev kiraladım burada. Sonra Ahlat’a geldim bayramı burada geçirdim Türkiye’de duymayan da duydu. Sonra Sayın Cumhurbaşkanı geldi burada bir saray yaptırdı. Şimdi soruyorum başka ne isterseniz benden?

Bu netlikte söylüyorum bir siyasi partinin genel başkanı diyor ki 'Ahlat’ta ev tutacağım ve bayramı burada geçireceğim' ve sözünü de tutuyor. Daha sonra yerelin dışına taştı ulusal televizyonlarda verildi Ahlat’a dikkat çekildi sonra Ahlat birden keşfedildi iyi bir şey yani. Sonra da Sayın Cumhurbaşkanı burada bir saray yaptı, niye yaptı demiyorum. Şimdi inşallah orada bayramların birini geçirir, orada çalışan insanların Ahlatlı olmasına dikkat ederler, Ahlatlı işsiz gençleri alırlar. Bu arada sarayı görmek için Ahlat’ı görmek için Türkiye’nin her tarafından Ahlat’a insanlar gelir böylece Ahlat’ın ve yan ilçelerin ekonomisi gelişir. Ben kendime böyle bir misyon çizmiştim çok şükür onunla ilgili bir mesafe aldık."

"PARTİYİ YÜZDE 20’LİK BİR PARTİ HALİNE GETİREBİLMEK İÇİN YENİDEN YOLLARA DÜŞÜYORUZ"

Bizim partimiz kuruldu, seçme girdi jet hızıyla, ondan sonra 31 Mart geldi ve sonuçta bugün itibarı ile bizim partimizin bütün araştırmalarda ortalaması yüzde 16. Şimdi yüzde 16’lık bir partiyi yüzde 20’lik bir parti haline getirebilmek için yeniden yollara düşüyoruz, arkadaşlarımızla birlikte. Biz aşama aşama gidiyoruz. Şimdi Bitlis merkezde bir sorun vardı onu Türkiye ile paylaştık, bütün televizyonlar verdiler, Bitlis’teki çetelere dikkat çektik. Ben burada bulunmadan geçemedim, şimdi ikinci aşama için de Ahlat’ta start veriyoruz.”

ERCİŞ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Van'ın Erciş ilçesinde esnafı ziyaret ederek sorunlarını dinledi. Bir kuyumcu, "İnsanlar aç gerçekten aç. Yani insan parmağındaki nişan yüzüğünü hastaneye gidip çocuğunun bakımını yapmak için getiriyor, satıyor. Biz bir yıl önce çantamızı 50 lira ile dolduruyorduk, şu an 300, 500 lira ile dolduramıyoruz. Yani ekonomi ortada onu anlatmaya hiç gerek yok ki zaten" diyerek ekonomiyi özetledi.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, dün Bitlis'in ardından bugün Van'da esnafın nabzını tuttu. Akşener ve esnaf arasında yaşanan dikkat çekici diyaloglar şöyle:

“GEL FAKİR FUKARANIN SORUNUNA BAKIN, DÜNYA KADAR SORUNU VAR”

Esnaf: Ağaların gelmesi bizi ilgilendirmez. Gelip gelmemesi hiç sorun değil.

Akşener: Adama bak problem çözecek.

Esnaf: Önemli olan problemlerin çözülmesi. Bana söz verip de arkasını dönüp gitmek değil.

Akşener: Biz de onu söylüyoruz.

Esnaf: Benim işsizlik sorunum, benim memleketimde ticaret sorunu, kira sorunu vardır. Asgari ücret 2 bin 200 lira ben bin 200 lira BAĞKUR primi ödüyorum. Ben iki yıldır BAĞKUR primi ödemiyorum. Ben beş yıldır vergimi ödeyemiyorum. Ben 5 buçuk milyar (5.500 TL) kira ödüyorum. Bana pandemi döneminde sadece 3 bin lira yardım etti. 22 gün kapalı kaldığımda bin lira ile yolcu etti. Özür dilerim başkanım bu bir gemidir.

Akşener: Özür dileme, bunları söyleyeceksin.

Esnaf: Ülke batarsa 85 milyon batar, ben veya siz batmazsınız.

Akşener: Hep beraber.

Esnaf: Bırakmışız bir tane zatın peşine. Saray yapar 400, Marmaris’te 500 dairelik yazlık yapar. Ama gel fakir fukaranın sorununa bakın. Dünya kadar sorunu var.

Akşener: Onun için buradayım.

“BORÇ HARÇ DÜKKAN KİRASINI ÖDEDİM”

Esnaf: Başkanım çok mağduruz. Ben şu an senelik 70 milyar (bin TL) kira veriyorum. Ben perişan oldum. Üç elemanla çalışıyoruz, yevmiyemiz çıkmıyor. Çok mağduruz.

Akşener: Vay be. Sen hangi sektördesin?

Esnaf: Ben kahveciyim. Ben mağdur oldum.

Akşener: Ooo çok.

Esnaf: 5 ay boyunca ben dükkanı kapattım, dükkan sahibi bir gün bile zaman kaybetmedi.  Şu an ben de borç harç dükkan kirasını ödedim.”

"BİR YIL ÖNCE ÇANTAMIZI 50 LİRA İLE DOLDURUYORDUK, ŞU AN 300, 500 LİRA İLE DOLDURAMIYORUZ"

“5 yıldır gerçekten ekonomi çok kötü. İnsanlar aç gerçekten aç” diyen kuyumcu tanıklık ettiği bir olayı şöyle anlattı:

"Bir, bir buçuk yıldır pandeminin etkisi var ama 5 yıldır gerçekten ekonomi çok kötü. Bir de bunu söylemeye gerek yok. Görünen köye kılavuz istemez. Her şey ortada, her şeyi görüyoruz. Nelerle karşılaşıyoruz. İnsanlar aç gerçekten aç. Yani insan parmağındaki nişan yüzüğünü hastaneye gidip çocuğunun bakımını yapmak için getiriyor, satıyor. Biz bir yıl önce çantamızı 50 lira ile dolduruyorduk, şu an 300, 500 lira ile dolduramıyoruz. Yani ekonomi ortada onu anlatmaya hiç gerek yok ki zaten."

ÇALDIRAN

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Van’ın Çaldıran İlçesinde esnafı ziyaret etti. Akşener'in girdiği bir dükkandaki bir işçi; "Adam beş maaş alıyor idare edemiyor. Sen 200 milyar (bin lira) maaş alıyorsan besliyorsan kendini, yandaşlarına veriyorsan, ben de 2 milyara (bin lira) nasıl geçinebilirim? Benim dokuz tane çocuğum var. Nasıl geçineceğim bir işçi olarak, çalışamıyorum işim yok" dedi.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, Van’ın Çaldıran ilçesinde esnafı ziyaret etti. Esnaf ve Akşener arasındaki diyaloglar şöyle:

"BİZ TERÖRİST DEĞİLİZ, İSTİYORUZ Kİ BİR İŞ SAHASI YAPILSIN"

“Esnaf: Çaldıran çok mağdur.

Akşener: Anlat bakalım.

Esnaf: Bir Çubuklu sınır kapımız var. Yıllardır siyasetçiler burada geliyorlar, seçim araçlarının üzerinden vaatler veriyorlar, ‘Yapacağız, edeceğiz’ diyorlar. Kimse yapmıyor. Bir de söz verdiler, yapmadılar. Çubuklu Barajımız var.  Onu yapacaklardı söz verdiler, onu da yıllardır söylüyorlar yapmadılar. Şu Merkez muhtarıyım, şu anda halk çok mağdur. Dilekçe vermediğimiz yer kalmadı. Binlerce çiftçimiz mağdur. Bu sene kuraklık vardı, ama bizde her yıl kuraklık var.

Akşener: Ayy.

Esnaf: Siz adaletli bir genel başkansınız, size inanıyoruz. İnşallah siz yaparsınız.

Akşener: İnşallah.

Esnaf: (Çaldıran) Türkiye’nin en soğuk yeridir. Bize hep ‘terörist’ diyorlar biz terörist değiliz. Hepimiz insanız sonuçta. Bu ilçe bizim ilçemizdir. İstiyoruz ki, ilçeye bir el atsınlar. Bir iş sahamız yok, bir iş sahası yapılsın. Gençlerimiz işsiz, mağdur. İnanın Çaldıran çok mağdur.

"İÇİMİZDE 50 TANE BOMBA VAR AMA DERDİMİZİ ANLATTIĞIMIZDA BOĞAZIMIZI SIKIYORLAR"

Akşener: İşler nasıl?

İşçi: Başkanım, işler yok.

Akşener: Nasıl geçiniyorsunuz?

İşçi: Biz sadece mücadele ediyoruz. Ölmeden yaşıyoruz. Benim 9 çocuğum var, başkanım. Ben 2 milyar 800 (2 bin 800 lira) çalışarak, işçi olarak alıyorum. Adam 100 milyar (bin lira) cebine koyuyor ben ‘idare edemiyorum.’ Ben 2 milyar 800 (liraya) nasıl idare edebilirim?

Akşener: Vay be.

İşçi: Adam beş maaş alıyor idare edemiyor, ben 2 milyar 800 (2 bin 800 liraya) nasıl idare edebilirim? Mecbur herkes kendini kuyuya atıyor. Sen 200 milyar (bin lira) maaş alıyorsan besliyorsan kendini, yandaşlarına veriyorsan, ben de 2 milyara (bin lira) nasıl geçinebilirim? Benim dokuz tane çocuğum var. Nasıl geçineceğim bir işçi olarak, çalışamıyorum işim yok.

Akşener: Ayy. Nasıl geçiniyorsun peki?

İşçi: Hırsızlık yapacağım başka çarem var mı?

Akşener: Ayy.

İşçi: Başka çarem varsa söyleyin. Biz çok öfkeliyiz.  Bizim içimizde 50 tane bomba var. Ama biz derdimizi anlatamıyoruz, anlattığın zaman boğazını sıkıyor, seni asıyor.”