Koronavirüs (Kovid-19) salgını kapsamında hükümetin aldığı  “Tam kapanma” kararına rağmen mevsimlik tarım işçileri tarlalarda çalışmaya devam ediyor. Geçimlerini tarım işçiliği yaparak sağlayan aileler Adana'nın Seyhan, Yüreğir, Yumurtalık ve Karataş ilçelerinde kurdukları çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor.   

Suriyeli mültecilerin yanı sıra Şırnak, Diyarbakır, Urfa gibi bölge kentlerinden Çukurova'ya gelen yurttaşların zorlu çalışma koşullarının yanı sıra pandemi, yangın ve su baskınları da yaşamlarını zorlaştırıyor. 

Urfa ve Hatay'dan soğan tarlalarında çalışmak için Adana'ya gelen işçiler, gündüz soğan tarlalarında akşam ise her türlü hijyenden yoksun çadırlarda kalıyor.

Salgın riskine rağmen hayatlarını idame ettirebilmek için soğan tarlasında kabale (işin tamamını almak) olarak çalışan işçiler doldurduğu 7 çuval soğan karşılığında 65 TL alıyor. Ancak 7 TL'sini işveren ve işçi arasında aracılık yapan (çavuş) kişi alıyor. 12 saat çocukları ile birlikte çalışan işçiler, sadece bir saatlik mola verebiliyor.

SOĞAN TARLADA KALDI

Bu yıl toplanan soğanların satılmaması nedeniyle hem üretici hem de işçiler mağdur oldu. 

Bir ay önce Adana'ya geldiklerini ancak sadece 17 gün çalışabildiklerini ifade eden işçilere aracılık eden Abdulkadir Çığrayi, "Tam kapanma" nedeniyle soğanın satılmadığını, şuanda soğanın zararına satıldığını, bazı üreticilerin soğanlarını tarlada bıraktığını anlattı. Yetiştirilen soğanın 3’te birinin tarlada kaldığını belirten Çığrayi, işçilerin yevmiyelerini çıkarmadıklarını söyledi.  

Urfa'dan Adana'ya geldiğini anlatan Veysi Yalçın, çadırda kaldıklarını, çocuklarının en küçüğünün 1,5 yaşında olduğunu ve Adana sıcağında çalışmanın zor olduğunu dile getirdi. Yalçın, tarlada bazen aç bazen de tok olduklarını, 7 çuval soğana karşılık 58 TL aldıklarını ve yevmiyelerinin ise aylar sonra verildiğini söyledi.  Yalçın, soğanın satılmaması durumunda emeklerinin karşılığını alamayacaklarından endişeli olduğunu belirtti. 

KADINLARIN YÜKÜ 

Çocuklarıyla birlikte çalışan Huriye Yalçın da "Çocuklar bazen aç bazen tok. Çocuklar sürekli güneşin altındalar. Bizim gibi rezil oluyorlar. Gündüz güneş altındalar akşam ise çadırlardayız. Hava sıcak ve sinek var. Çocuklar çok yoruldukları için sabah kalkamıyor. Tarlada çalışmak çok zor" dedi.

Hatun Gökkıran da soğanların satılmamasında dert yanarak, "Sabahtan akşama kadar emek verdik ama soğanlar olduğu gibi yerde kaldı. Tarlada çalışmak çok zor. Hem tarlada hem de çadırda çalışıyoruz. Çocuklara da biz bakıyoruz. Çocuklarımız okul yerine tarlada. Hasta olduklarında hastaneye götüremiyoruz. Sabahtan akşama kadar çalışıyoruz, bir teneke yağ alamıyoruz" diyerek, durumlarını özetledi.

MA/ Hamdullah Kesen