Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) İzmir Şubeler Platformu, “Geçinemiyoruz. İnsanca yaşam için alanlardayız” şiarıyla Gündoğdu Meydanı’nda kitlesel miting düzenledi. Eğitim Sen, DİSK, TMMOB, İzmir Tabip Odası ve İzmir Barosu’nun da destek verdiği mitinge bölge illeri ile kentteki siyasi parti, emek ve demokrasi güçleri ile öğrenci dernekleri katıldı. Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen binlerce kişi mitingin yapılacağı Gündoğdu Meydanı’na doğru yürüyüş yaptı. 

BİNLER GÜNDOĞDUYA AKTI

“AKP halka hesap verecek”, “Birleşe birleşe kazanacağız”, “Zam, zulüm, işkence işte AKP” sloganları atarak miting alanına gelen binler, taleplerinin karşılanması için hep bir ağızdan haykırdı. Miting alanına gelen binlerce kişi, önce Bandista müzik grubunun söylediği ezgilerle halaya durdu. Mitingde sık sık “üreten biziz yöneten de biz olacağız”, “savaşa değil halka bütçe”, “zafer direnen emekçinin olacak”, “yaşasın devrimci dayanışma”, “gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” sloganları atıldı. KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, binlerce kişinin katıldığı mitingin heyecanının kendilerine ümit verdiğini belirtti. 

KADINLARA YÖNELİK SALDIRILAR 

Bozgeyik, ülkede anayasal hakların yok sayıldığını belirterek, "Kadın mücadelesi yürütenler haksız hukuksuz bir şekilde gözaltına alınıp tutuklanıyor. Erkek egemenliğini yücelterek, erkek yargıyı daha da etkin hale getirerek, kadınları aile içine hapsederek, ev içi emeği, hasta-yaşlı-çocuk bakımını kadınların sırtına yükleyerek kadınları dört duvar arasına hapsetmek istiyorlar. KHK zulmünden en çok etkilenenlerin başında da kadınlar, kadın emekçiler geliyor. Birkaç gün önce KHK ile işten atıldığı için maddi zorluklar yaşayan bir kadın sağlık emekçisi arkadaşımız Fatma yıldırım yaşamına son verdi. Bu intihar değil apaçık bir cinayettir” dedi.

CEZAEVLERİ

“Asmayıp besleyelim mi” zihniyetinin bir kez daha işbaşında olduğunu ifade eden Bozgeyik, cezaevlerinden her gün cenazelerin çıktığını belirterek, “Devletin güvencesi altındaki cezaevlerinde baskılar, şiddet, hatta taciz, tecavüz iddiaları ciddi boyutlara ulaştı. Geçen hafta yaşadığı şiddet, taciz ve istismarı gündeme getiren kadın tutuklu Garibe Gezer yetkililerin duruma seyirci kalması sonrasında yaşamına son verdi. Cezaevinde yaşamını korumadıkları gibi cenazesi için bir aracı dahi çok gördüler. Toplumsal değerlere göre yas tutma, defnedilme ve ölüyü anma hakkını ayaklar altına aldılar” ifadelerini kullandı.

YOKSULLUK

“‘Bizden önce kuyruklar vardı’ diye övünüyorlardı! Şimdi cebinde parası olmayan markete, pazara gidemeyen, çocuğuna mama, süt alamayan milyonlar var” diyen Bozgeyik, marketlere girenlerin elinin boş döndüğünü sözlerine ekleyerek, şöyle devam etti: “Marketlerde temel ihtiyaç maddelerinin bulunduğu rafların çoğu boşalmış durumda. İşsizler ordusu büyüyor. Enflasyonunun, zam fırtınasının, döviz kasırgasının hızına kimse yetişemiyor. Bizler her gün biraz daha yoksullaşırken, borçlarımızı borçla kapatmaya çalışırken mutlu azınlığın, sermayenin serveti dünya zenginleri ile yarışıyor."

BÜTÇE 

Bozgeyik, diğer bütçelerde olduğu gibi 2022 yılı bütçesinde de kadınların olmadığına işaret ederek, "Kadın istihdamının önündeki engelleri kaldırmak, cinsiyetçi ayrımcı politikalara son vermek için Toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı bütçeleme istiyoruz. Yandaş konfederasyonla el ele yapılan satış sözleşmeleriyle taleplerimiz görmezden gelindi, haklarımız gasp edildi. Alım gücümüz her geçen gün eridikçe eriyor. Geçinmek için, satış sözleşmelerine son verilmesini, demokratik, grevli gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz" diye belirtti.

ASGARİ ÜCRET 

Çalışan işçilerin yarısına yakın asgari ücretle çalıştığını dile getiren Bozgeyik, "Asgari ücrette dolar bazında Afrika ülkelerinin de gerisinde kaldık.  Ocak 2021’de 2.825 TL asgari ücretle 384 dolar alınabiliyordu. Bugün ancak 195 dolar alınabiliyor. 2022 yılı itibariyle ise o kadar allayıp pullayarak, tarihi artış diyerek algı yaratmaya çalıştıkları 4.250 TL ile ancak 275 dolar alınabiliyor. Asgari ücrette açıklanan artış eriyen alım gücümüzün yarısını bile karşılamıyor. O yüzden yıl bitmeden derhal insanca yaşayacak bir asgari ücret tutarının belirlenmesini, en düşük emekli aylığının asgari ücret düzeyine çıkarılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu. 

SERMAYE

Bozgeyik, her türlü güvencesiz istihdam, kamunun tasfiyesi anlamına gelen özelleştirme politikalarına son verilmesini isteyerek, "Gidiyorlar, gidecekler. Telaşları, tehditleri, korkuları bundandır. Ne yaparlarsa yapsınlar, artık bıçak kemiğe dayandı. Sırtını sermayeye yaslayan, emeğe, emekçilere düşman bu düzen böyle gitmez. Biliyoruz ki, bu düzen kendiliğinden değişmeyecek. Üzerimize çöken karanlık bulutları dağıtarak emeğin, barışın, özgürlüğün, eşitliğin, kardeşliğin dünyasını yakınlaştıracak, laik, demokratik bir ülkeyi kuracak yegâne güç bu meydanları dolduran bizleriz" diye konuşmasını tamamladı.