Koronavirüs (Kovid-19) salgını kapsamında yılbaşında 4 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Marmara bölgesinin işçi kentlerinden biri olan Kocaeli’nin Körfez, Dilovası ve Gebze’de bulunan bazı fabrikalar, aldıkları özel izinlerle çalışmaya devam etti. Kent esnafı ise salgından kaynaklı işlerinin daha da kötüye gittiğini ve alınan önlemlerde esnafın dikkate alınmadığını söyledi. Hükümet yetkililerinin esnafı kendi kaderine terk ettiğini ifade eden esnaf, yılbaşı nedeniyle ilan edilen 4 günlük sokağa çıkma yasağı ile birlikte var olan durumun daha kötüye gittiğini söyledi. 

ESNAF ÖNÜNÜ GÖREMİYOR

İzmit çarşı merkezinde 20 yıldır esnaf olan Timuçin Saygıner, bulunduğu Menekşe Sokağı’nı işaret ederek, 12 tane işletme olduğunu, sadece kendisinin açık olduğuna dikkat çekti. İşyeri sahiplerinin kira diye yakalarına yapıştığını dile getiren Saygıner, vergi borçları, elektrik, su, doğalgaz faturalarını ödeyemediği için dert yandı. Kârdan çok zarar ettiğini söyleyen Saygıner, 7 yıl önce emekli olduğunu, aldığı emekli maaşı ile iş yeri kirası, faturalar, ev kirası ve geri kalan ihtiyaçlarına yetmediğini belirtti. Saygıner, “Yeni yıla girdik ve önümüzü göremiyoruz. O yüzden bir çıkış yolu bulmak için kara kara düşünüyoruz” dedi.

FAİZİYLE GERİ İSTİYORLAR

Salgın ortaya çıkmasıyla “esnafa destek” adı altında 3 bin TL kredi aldıklarını aktaran Saygıner, verilen krediyi 3 bin 382 TL olarak geri ödediklerini ifade etti. Ülkenin bu şekilde yönetilemeyeceğini kaydeden Saygıner, taleplerini “Vergi ve fatura borçlarının dondurulması, her esnafa kira desteği sağlanması, faizsiz ve belirli bir süre geri ödemesiz kredi imkânı tanınması, kafe ve restoran çalışanlarına maaş desteği sağlanması” şeklinde sıraladı.

BORÇ ÜSTÜNE BORÇ

Paket servisi ile çalışan kafe işleten Alper Solak, salgın kapsamında alınan önlemlerden kaynaklı birçok işletmenin iflas bayrağını çektiğini belirtti. Salgınla işsizliğin arttığını dile getiren Solak, salgın önlemi adı altında hükümetin aldığı kararlarla işçi ve küçük esnafın göz ardı edildiğini sözlerine ekledi. Solak, “Hükümet her fırsatta ‘esnafımızı mağdur etmeyeceğiz’ diyor ama esnafa yapılan har hangi bir yadım da görmedik. Salgının ilk başladığı dönemde çektiğimiz kredilerin ödemesini yapamadık. Son getirilen yasaklarla birlikte biriken borçlarımızın üstüne yeni borçlar eklendi” diye konuştu.

‘EVE EKMEK GÖTÜREMİYORUZ’ 

Alınan kararların esnafı zarara uğrattığını ifade eden Solak, “İstiyoruz ki vergi borçlarımızdan, kiramızdan, stopajımızdan, faturalarımızdan muaf tutulalım, zarara uğramadan gönül rahatlığıyla bu işe son verebilelim. Çünkü zarara uğradığımız müddetçe, bu işi devam ettirmekten yana çok büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Elbette sağlığımızı ilk olarak düşünmeliyiz ama evimize ekmek götüremedikçe, sağlıklı olsak neye yarayacak” ifadelerini kullandı. 

‘BATARIZ’ 

Kocaeli’de 30 yıldır esnaf olan Mehmet Alkan, “Devlet destek vermezse esnaf batacak” diyerek, salgının başladığı dönemde 3 ay boyunca iş yerini kapattığını, bu süreçten kaynaklı oluşan borçlarını henüz ödeyemediğini söyledi. Bankaya kredi başvurusunda bulunmak zorunda kalan Alkan, çektiği kredi borcunu ödeyemeden yeni kısıtlamaların getirildiğini söyledi. 

TALEPLER

Birçok esnafın iflas ettiğini dile getiren Alkan, yasaklardan sonra işyerini açamayacağını, hayat normale dönse de kendilerinin normale dönmelerinin imkansız olduğunu ifade etti. Çalışanlarına ücretsiz izin vermek zorunda kaldığını kaydeden Alkan, taleplerinin faturaları ve kredi borçlarının ertelenmesi, kira desteği ve işçi ücretlerinin devlet tarafından karşılanması olduğunu söyledi. 

FATURALAR DURUYOR

Esnaflardan Olcay Özkan, yaşadıkları sorunlara çözüm bulunmasını isteyerek, “En azından her masaya bir kişide olsa müşteri almamıza izin versinler, yoksa ne yapacağız bilmiyorum. Bu iş böyle gitmez. Kira günüm geliyor ve ödeyemeyeceğim. Faturalar duruyor, stopaj duruyor, vergi duruyor, sigorta duruyor ödeyemedim. Benim zararımı kim karşılayacak” diyerek isyan etti.

ÖNLEMLER ALINMALI AMA…

Yoksul ve işçi kesiminin yoğun olduğu İstanbul Sultangazi ilçesinde de mikrofon uzattığımız esnaflardan Taner Çimen, getirilen kısıtlamaların gerekli olduğunu ancak ekonomik durumu kötü olan yurttaşların göz ardı edilmemesi gerektiğini söyledi. Esnafın zor durumda olduğunun altını çizen Çimen, “Esnafın kirası, elektriği ve benzeri giderleri var. Bu insanlar bu bütçeyi nasıl karşılayacaklar. Büyük işletmeler kazanıyor olabilir ama kafe ve restoranlar kazanamıyor. Bütçelerinde belirli kayıplar oluyor. Sonuç itibariyle küçük esnafın kazancı düşüktür. Devlet bunları karşılamalı ve maddi destek sunmalı” dedi.

DESTEKLER ÇORBAYA YETMİYOR

Salgına karşı alınan önlemlerin yetersiz olduğunu söyleyen Barış İnan, etkili mücadelenin ülke genelinde sıkı bir izolasyon uygulanmasıyla mümkün olduğuna işaret etti. İnan, “Şu anda iş yerim kapalı ve maddi bir destek almıyorum. Ne yapacağımı bilmiyorum. Kira, elektrik, su ve diğer faturaların tümü birikmiş ve ödeyemiyorum” şeklinde konuştu. Devletin esnafa verdiği maddi desteğin çok yetersiz olduğunu vurgulayan İnan, şunları söyledi: “Verdikleri maddi destek benim çayıma çorbama bile yetmiyor. Sundukları destek ile nasıl geçineyim bunları düşünen yok. Salgın bitene kadar her ay devlet her kese en az 2 bin lira maddi destek vermesi gerekiyor.”