AKP 18 yıllık iktidarı boyunca çeşitli gerekçelerle işçi grevlerini yasakladı. 2002’den bu yana yasaklanan grev sayısı 17’yi buldu. Son olarak 8 Ekim 2020’de Adana ve Mersin’de Petrol-İş’e bağlı Şişecam’da yapılacak grev “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte” olduğu gerekçesiyle Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile yasaklandı. Bu son yasak, AKP iktidarı boyunca cam sektörüne ait yasaklanan grev sayısını 5’e çıkardı. En çok yasaklama ise 2016’daki 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL ile gerçekleşti, bu süreçte toplam 7 grev yasaklandı.

OHAL ile patronlara gün doğdu

Fırat Haber Ajansı'ndan Roni Aram’a konuşan Sendika uzmanı Erkan Aydoğanoğlu, Erdoğan’ın bu yasaklamalarla OHAL dönemini nasıl fırsata çevirdiklerini söylediğini hatırlatarak şunları söyledi: Erdoğan darbe Allah’ın bir lütfu diyordu, daha sonra ilan edilen OHAL ile de patronlara ‘grevi yasakladık daha ne istiyorsunuz’ demişti.

Erkan Aydoğanoğlu

Aydoğanoğlu’na göre önce OHAL şimdi ise salgın gerekçesi ile yasaklanan grevler aslında işçi ve emekçilerin anayasal hakkı olan grevi ortadan kaldırmaya yönelik olduğunu belirterek, “Resmiyette grevlerin kararnameler ile 60 gün ertelendiği söylense de fiiliyata bu grevler yasaklandı. AKP, uzun süredir, 15 Temmuz ile birlikte de daha da hızlanan bir şekilde despotik bir emek rejimi kurma gayesinde. Tamamen zora dayalı, anayasal ve yasal tüm hakları fiilen, bazen böyle cumhurbaşkanı kararnamesi ile de tırnak için de “hukuken” engelleyerek işçinin elini kolunu bağlı hale getirmeye çalışıyor. Zaten ekonomik kriz var, patronlar maliyetten şikâyetçi, dikkat ederseniz pandemi de bile çarklar durmadı, herkes evinde kaldı işçiler çalıştı. Bunu, ne olursa olsun üretim durmalı anlayışının bir devamı olarak görmeli. Gerekçeye bakıyoruz ‘genel sağlığı tehlikeye atan’ diyor. İşçiler çalışırken neden sağlık tehlikeye atılmıyor ya da Erdoğan miting yaparken? Önümüzdeki süreçte bu tür gerekçeleri daha çok duyacağız. Bu uygulamaların tek bir adı var o da anti- demokratik ve faşizan” dedi.

2002’den bu yana

2002’de iktidara gelen AKP’nin günümüze kadar yasakladığı grevler ise şunlar:

AKP’nin iktidarının birinci yılında yasakladığı ilk grev, 1 Temmuz 2003’te Petrol-İş’in örgütlü olduğu Petlas Lastik Sanayi ve Ticaret AŞ’de oldu. Petrol-İş’in 2002-2004 arşivinde yer alan 2 Temmuz 2003 tarihli basın bülteninde konuya ilişkin şu ifadeler yer alıyor: Sendikamızın örgütlü olduğu PETLAS Lastik Sanayi ve Ticaret A.Ş. işyerinde 02.07.2003 tarihinde uygulanacak olan grevimiz Bakanlar Kurulu’nca “milli güvenliği bozucu nitelikte görüldüğü” gerekçesiyle 60 gün süreyle ertelendi, yani grev başlamadan bitirildi. Hükümetin grev erteleme kararı, işveren baskısıyla alınmış antidemokratik bir karardır.

Cam sektöründe ‘yasaklı’ grevler

İkinci ertelenen grev ise cam sektöründe oldu. Özellikle cam sektöründe grev ertelemeleri ilk değildi ve son da olmayacaktı. Örneğin ilk grev Süleyman Demirel döneminde, 1966’da yine Paşabahçe’de oldu ve o da ertelendi. AKP’in ertelediği ilk cam sektörüne dahil grev ise 8 Aralık 2003’te, Kristal-İş üyesi 5 bin Paşabahçe işçisinin grevi oldu. Grev daha gerçekleşmeden yasakladı. Yasağın kalmasından kısa süre sonra Paşabahçe işçileri 30 Ocak 2004’te yeniden greve çıktı. AKP de bu konuda kazandığı deneyim ile grevi ikinci kez yasakladı. Yasaklanan grevin sebebi ise gerek AKP’nin ilk yasağı gerek OHAL, gerekse de pandemidekilerden farklı değildi. İlk grevi milli güvenliği bozma gerekçesi ile yasaklayan iktidar buna “genel sağlık” gerekçesini de ekledi.

Lastik-İş grevi

Tarih Mart 2004’ü gösterdiğinde, Lastik-İş’in örgütlü olduğu 20 ayrı fabrikada, 5 binin üzerinde işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri (TİS) yapılıyordu. Lastik-İş’e bağlı fabrikalarda devam eden TİS sonuç vermeyince grev kararı çıktı. Fakat bu grev de 21 Mart 2004’te Bakanlar Kurulu tarafından yasaklandı. Fakat Lastik-İş yasağa ilişkin eylemler düzenledi. Sendikanın tarihçesinde bu dönemde yasağa rağmen eylem gerçekleştirdiklerine dair şu bilgiye yer veriliyor: En demokratik hakkımız olan ‘Grev hakkımızı’ elimizden alanlara karşı, lastik işçileri, eşleri ve çocuklarıyla beraber uzun yıllar hafızalardan silinmeyecek Türkiye Sendikal tarihinde eşine ender rastlanan bir protesto yürüyüşü ve mitingi gerçekleştirildi.

2004’teki grevin yasaklanmasından bir yıl sonra bu defa madencilik sektöründe bir yasaklama geldi. 1 Eylül 2005’te, Türkiye Maden-İş’in örgütlü olduğu Erdemir Madencilik’teki grev yasaklandı.

8 gün süren grev 

Türkiye tarihinde dördüncü, AKP dönemindeki üçüncü cam grevi erteleme ise 27 Haziran 2014’te gerçekleşti. KRİSTAL-İş’in örgütlü olduğu ve Şişecam’a bağlı; aralarında Trakya, Mersin ve Otocam Fabrikası ile Trakya Yenişehir Cam San. AŞ, Yenişehir Fabrikası olmak üzere 10 cam fabrikasında, 5 bin 800 işçi grevdeydi. 8 gün süren grev, genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte olduğu gerekçesiyle Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklandı.

Aynı yıl ve 2015’te de grev ertelemeler devam etti. 21 Temmuz 2014’te Bakanlar Kurulu, Çöllolar Kömür Sahası işyeri ile Çayırhan Kömür İşletmesinde, Türkiye Maden İşçileri Sendikası tarafından alınan grev kararını yine aynı sebeple yasakladı.

30 Ocak 2015’te Bakanlar Kurulu, Birleşik Metal-İş’in, aralarında Anadolu Isuzu, Demisaş Döküm, Federal Mogul, Sarkuysan ve Türk Prysmian Kablo’nun da olduğu 22 fabrikada uyguladığı grevi yasakladı.

OHAL fırsatı!

Erdoğan’ın fırsat olarak kullandıklarını söylediği OHAL süresince toplam 7 grev yasaklandı.

  • Bunlardan ilki Asil Çelik oldu. TİS’te anlaşmaya varılamaması üzerine Asil Çelik’te 18 Ocak 2017’de başlayacak grevi yasakladı.
  • Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu EMİS’e bağlı işyerlerinde 20 Ocak 2017’de başlayan grev yasaklandı.
  • 20 Mart 2017 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan kararla, Akbank grevi ‘Ekonomik ve finansal istikrarı bozucu nitelikte’ olduğu gerekçesiyle başlamadan yasaklandı.
  • 22 Mayıs 2017 tarihli Resmi Gazete’de yer alan kararla Şişecam işçilerinin 24 Mayıs 2017’de başlatacağı grev “Milli güvenliği bozucu nitelikte olduğu” gerekçesiyle başlamadan yasaklandı. Bu cam sektörünün sadece AKP dönemindeki dördüncü defa grev yasaklanması oldu.
  • Mefar İlaç fabrikasındaki grev kararı, 5 Haziran 2017 tarihinde “genel sağlığı bozucu nitelikte görüldüğünden” gerekçesi ile yasaklandı.
  • MESS sözleşmesi kapsamında 130 bin işçiyi kapsayan ve 2 Şubat’ta 2018’de başlayacak olan grev, Bakanlar Kurulu’nun kararı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla yasaklandı.
  • Petrol-İş üyesi Soda Kromsan işçilerinin Adana ve Mersin’de aldığı grev kararı 23 Mayıs 2018’de Bakanlar Kurulu kararıyla yasaklandı.

2 yasak daha

OHAL’in kalkmasından sonraki aylarda yasaklanan ilk grev ise İzmir Banliyö Taşımacılığı Sistemi Ticaret AŞ’ye (İZBAN) bağlı iş yerlerindekiydi. 10 Aralık 2018’de başlayan grev, 8 Ocak 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı kararı ile “şehir içi toplu taşıma hizmetlerini bozucu nitelikte” görüldüğünden 60 gün süreyle ertelendi.

Covid-19 salgını dönemine denk gelen ilk grev yasağı ise 8 Ekim 2020’de Petrol-İş’in örgütlü olduğu Şişecam’a ait Adana ve Mersin’deki fabrikalarda oldu. Grev “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte” olduğu gerekçesiyle Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile daha başlamadan yasaklandı.