Federe Kürdistan Bölgesi'nde ekonomik, siyasi ve toplumsal krizler her geçen gün derinleşiyor. Yönetimi elinde bulunduran Kürdistan Demokrat Partisi (KDP), krizlerden çıkış yolunu muhalif kesimlere saldırılarda arıyor. Yaşanan krizlerden nasibini alan öğrenciler, sokaklara çıkarak protesto eylemleri gerçekleştiriyor. Asayiş güçlerinin saldırıları nedeniyle yüzlerce öğrenci yaralandı, çok sayıda öğrenci de gözaltına alındı. 

Saldırıları artan KDP, bu kez Kürt siyasetçileri hedef aldı. Türkiye’nin baskıları nedeniyle Federe Kürdistan Bölgesi’ne yerleşen Kürt siyasetçiler, ya tutuklanıyor ya da sınır dışı ediliyor. Son 3 yılda Halkların Demokratik Partisi (HDP) üye ve temsilcisi 14 kişi, KDP tarafından Hewlêr, Duhok ve Zaho’dan sınır dışı edildi. 

HDP’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki temsilcileri ve üyeleri, bölgede yaşanan krizler ve KDP’nin baskılarına dair değerlendirmelerde bulundu. 

KÜRTSÜZLEŞTİRME POLİTİKASI

HDP Hewlêr Temsilcisi Hikmet Hatip, KDP’nin hiçbir gerekçe göstermeden üyelerini sınır dışı ettiğini belirterek, “Arkadaşlarımız kendi topraklarında sürgün yaşıyorlar. KDP, Kürt ve Kürdistani bir parti olduğunu söylüyor. Bu sadece söylemde kalıyor. Pratiğinde  ise Kürt ve Kürdistani düşünen herkesi bölgeden çıkartıp, Kürdistan'ı Kürtsüzleştirme politikasıyla Türkiye’ye  yaranmaya çalışıyor” dedi.

AKP VE MHP’NİN İSTEKLERİ 

Üyelerine yönelik bir diğer baskının ajanlık dayatması olduğunu söyleyen Hatip, "KDP, AKP ve MHP’nin isteklerini dört dörtlük yerine getiriyor. KDP, Türk devletinin HDP’ye yönelik siyasi soykırım ve tutuklama politikasının birebir  aynısını uyguluyor. Türk devletinin HDP’li üyeler üzerinde uyguladığı tehdit, yıldırma ve korkutma politikalarının aynısını KDP de uyguluyor. Bugüne kadar her  bir üyemiz defalarca asayişe çağrılıp, 'HDP’ye gitmeyin, bize çalışın' tehditlerine maruz kaldı. Bizler AKP’ye karşı mücadele ettiğimiz gibi, KDP’nin de bu politikalarına karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz. Susturma ve bastırma politikalarının amacına ulaşmasına asla izin vermeyeceğiz" diye konuştu.  

KDP TERÖR ESTİRİYOR

HDP Hewlêr Temsilciği üyesi Rêdûr Penaber, KDP’nin Türkiye’nin istek ve talimatlarına göre hareket ettiğini ifade ederek, "Bildiğiniz gibi ceza alan Kürt siyasetçiler Avrupa'ya gitmek yerine Başûrê Kürdistan'a geldiler. KDP, Türkiye'yle ittifak yaparak, Kürt siyasetçilere karşı terör estiriyor. Daha önce KDP güçleri, Metin Adugit arkadaşımızı gözaltına almış, daha sonra katletmişti. Şimdiye kadar birçok arkadaşımız sınır dışı edildi ve bu çabalar halen de devam ediyor. Kısacası Türk mahkemeleri tarafından ceza verilen tüm yoldaşlarımız, sınır dışı edilmek isteniyor" diye belirtti. 

‘KÜRTSÜZ BİR KÜRDİSTAN’ 

KDP’nin demokratik kitle örgütlerini bastırmak için baskıları arttırdığını dile getiren Penaber, “KDP ve ortağı Türkiye'nin ajanlık dayatmalarını kabul etmeyen arkadaşlarımız, sınır dışı ediliyor. KDP, kendi bölgelerindeki Kürt siyasetçileri tehdit olarak görüyor ve özel savaş politikalarını devreye koyuyor. PKK düşmanlığı KDP'nin gözünü köreltti. Kürt siyasetçilerini parayla satın alamadığı için farklı yöntemlere başvuruyor. KDP, bu uygulamalarla Türkiye'nin Kürtleri tasfiye etme planına fiili olarak destek sunuyor. KDP örgütlü Kürt'ten korkuyor. Bu yüzden bütün uğraşları Kürtlerin olmadığı bir Kürdistan yaratmak” ifadelerini kullandı.

‘CAN GÜVENLİĞİMİZ YOK’ 

Bölgede bulunan Kürt siyasetçilerin can güvenliğinin tehlikede olduğunu söyleyen Penaber, "KDP’nin bu kirli politikaları yüzünden hiçbir Kürt siyasetçinin bölgede can güvenliği yok. Tutuklama, işkence, ajanlaştırma ve yok etme politikaları bölgede rutin hale geldi. KDP bir Kürdistan partisi değil, karanlık bir partidir" şeklinde konuştu.  

MA / Zeynep Durgut