Suriye iç savaşında bölgesel ve küresel güçler çözüm yolları ararken, Esad rejimi, Kürtlerin öncülüğünde ülkenin Kuzey ve Doğusunda kurulan Demokratik Özerkliği dağıtacak çalışmalar başlattı. Halkların birlikte kurduğu Özerk Yönetim’i dağıtma amacıyla 28 Eylül’de Haleb’te Muhabarat ve askeri istihbaratın üst düzey yöneticileriyle toplantı alan rejim yöneticileri, bir dizi karar aldı. Kobanê, Minbic ve Efrîn başta olmak üzere birçok bölgeden rejme bağlı askeri ve sivil güvenlik kurumlarının katıldığı toplantıda Çerkes, Durzi ve Kürtlerin rejim tarafına nasıl çekileceğinin yol ve yöntemleri tartışıldı. Toplantıda karar altına alınan kimi maddelerin Koşka Komari (Cumhuriyet Köşkü) tarafından da kabul edilerek imzalandığı belirtildi. 

AMAÇ ÖZERK YÖNETİMİ DAĞITMAK 

Demokratik Özerk Yönetimi boşa çıkararak bölgedeki halkları ve oluşumları kısmi dil ve kültürel haklara razı ederek rejim tarafına çekme amacı taşıyan toplantının sonucunda Kobanê’den Efrin’e kadar bölgedeki aşiretlerle görüşme kararı çıktı. Suriye’nin birliği üzerinden askeri, siyasi ve ekonomik konuların konuşulabileceğinin mesajını vermek isteyen rejim, bu konuda aşiretlerin de kendilerini desteklemeye çağıracak. Rejim, ikna edebildiği Kürt ve Arap şahsiyetler üzerinden Özerk Yönetim’in bölgeler arası ayrıştırıcı politika yürütütüğü propagandasının yürütülmesini istiyor. Rejim bir diğer yandan da yoksulların durumunu düzelteceğinin sözünü vererek, halkı ikna etmek istiyor. 

ALINAN KARARLAR 

Haleb’te yapılan toplantıda alınan kararlar şöyle: 

*Demokratik Suriye Güçleri (QSD) ve Demokratik Özerk Yönetime bağlı asayiş güçlerinden özellikle Efrin ve diğer bölgelerde Türk devletine karşı savaşarak yaşamını yitirenler “Suriye Cumhuriyeti Şehitleri” olarak sayılacak. Buna göre rejim yönetimi de bu karar çerçevesinde bu şehitlerin ailelerine sahip çıkacak.  

*Bu bölgelerde savaştan etkilenen çocuklara yönelik bir düzenleme yapılması ve bunun için de bir komitenin kurulması. Özellikle bu komitede Kürt yurtseverlerin yer alması. 

*Bu komite rejimin hakimiyeti altındaki bölgelerde bulunan Kürt oluşumları üzerinden çalışmaya başlayacak ve diğer Özerk Yönetim hakimiyeti altındaki bölgelere yayılacak. Bunu Türk devletine karşı bir tahrik etkisi yaratma amacıyla özellikle Efrin’e geri dönüşler teşvik edilecek. Ancak rejim tarafından bu oluşumların çalışmaları denetlenecektir.  

*Devlet okullarında Kürt dilli eğitimi verilmiyor tartışmalarına son verilmesi için devlete bağlı okullarda Kürt dillinin seçmeli ders olarak verilmesi. 

*Savaş nedeniyle Suriye rejimin devlet kurumlarına gelemeyen memurların durumları ile ilgili düzenleme yapılması. 

*Suriye Sanatçılar Sendikası’na bağlı olarak Kürt sanatçılar için küçük bir sendika kurularak Rejim denetiminde Kürtçe şarkı, tiyatro, folklor vb hünerlerini sergilemelerine olanak tanınması. 

*YPG içinde ya da Kürtlere bağlı diğer askeri oluşumlar içinde askerliğini yapanlar Suriye Rejim ordusunda askerlik yapmış olarak sayılacak ve mecburi askerlikten muaf tutulacak. 

*Daha önce Şehba ve Halep’in Şex Meqsud semtlerinde kapanan sanayi ve meslek işleri aktif hale getirilerek Suriye rejimine bağlı sanayi ve ticaret sicillinde kaydedilerek onaylanacak.

*Bu çerçevede Şehba’ya yerleşen Efrinlilerin yaşam, toplumsal ve sağlık ihtiyaçlarını giderebilmeleri için Halep’e gidiş gelişlere izin verilecek. 

*Til Rifat ilçesine yerleşenler için kimlik vb. kayıtlar için Nüfus Müdürlüğü ve Adliye’ye bağlı bir yerin açılması. 

*Bölge halkı ve rejim yönetimi arasındaki sorunların çözümü konusunda toplumun ileri gelenlerinden bir komisyonun oluşturulması. 

STATÜTÜSÜ TANINMIYOR

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yöneti'nin statüsünü tanımayarak dil ve kültürel bazı haklar üzerinden çalışma yürüten rejime halkların ne cevap vereceği ise önümüzdeki günlerde açığa kavuşması bekleniyor. 

MA / Erdoğan Altan