Bağdat ile Hewlêr arasında 9 Ekim 2020'de ABD, İran ve Türkiye'nin desteğiyle “Şengal Anlaşması" imzalandı. Anlaşmadan sonra Şengal ve Êzidî halkı üzerindeki baskılarla birlikte saldırılar da artmaya başladı. Son olarak Şengal, dün Mahmur Mülteci Kampı ile Kuzey ve Doğu Suriye'yle eş zamanlı hava saldırısına maruz kaldı. Türkiye’ye ait savaş uçakları ve Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) tarafından yapılan bombardıman, aynı zamanda son yılların en yoğun hava saldırısı oldu. Şengal Dağı’nın Amûd ve Çilmêran gibi stratejik bölgeler bombardımanın hedefi oldu. Ayrıca Şengal Dağı’nın kuzeyindeki Kers Vadisi’nden Barê ve Kora Simoqiyan’a kadar uzanan uzun bir hattın aralıksız bombalandığı belirtildi. 

Şengal’in Sinûnê ilçesi Halk Meclisi Eşbaşkanı Xwedêda Elîyas, bölgede uygulamaya sokulmak istenen “Şengal Anlaşması"nı ve artan saldırıları değerlendirdi. 

‘SALDIRILAR ANLAŞMANIN PARÇASI' 

Elîyas, "Şengal Anlaşması"na dikkati çekerek, Şengal'e yapılan hiçbir saldırının bu anlaşmadan bağımsız olmadığını ifade etti. Elîyas, bu anlaşmayla farklı bir saldırının gerçekleşmek istendiğine işaret ederek, Şengal'e dönük yapılan saldırıların örneğinin başka hiçbir yerde ve hiçbir ülkede olmadığını belirtti. Irak, İran ve KDP'nin, Şengal üzerinden bir politika yürüttüğünü kaydeden Elîyas, bu güçlerin her birinin Şengal'i almak istediğini söyledi. Elîyas, 9 Ekim'de imzalanan "Şengal Anlaşması"ndan sonra Êzidî halkının ayaklandığını ve bu anlaşmayı kabul etmediğini, bunu da Şengal ve dünyanın birçok yerinde alanlara çıkarak gösterdiğini belirtti. 

BARZANİ VE KAZIMİ FAKTÖRÜ

Halkın bu siyasi planları asla kabul etmeyeceğini aktaran Elîyas, "Anlaşma bize dayatılıyor ama bu anlaşmaya karşı bir irade inşa edildi. Bugün Şengal’de başka bir devletin gücüyle kişisel planlar yapılıyor. KDP ve Kazımi (Irak eski başkanı Mustafa Kazımi) arasında yapılan bunun örneğidir. KDP, Kazimi’ye, 'bu anlaşmada bizimle olursa, önümüzdeki seçimlerde seni destekleyeceğiz' dedi. Bu anlaşmaya karşılık Kazımi kendine bağlı güçleri Şengal'e gönderdi ve halka zulüm ediyor. Bugün Irak hükümeti ülkeyi yönetemez bir durumdadır. Barzani ailesi Kazımi’yi kullanıyor. Bugün Şengal'in tamamını boşaltsalar da bu halk, bu anlaşmayı kabul etmeyecektir” dedi. 

‘AMAÇ ÊZİDÎSİZ BİR ŞENGAL’ 

Bütün saldırı ve baskılara karşı kendilerini koruyacaklarını ifade eden Elîyas, "Êzidîler bugün kendilerini savunmazlarsa, onları kimse koruyamaz. Bugün Şengal’e girmek isteyen güçler, yarın hiçbir saldırı karşısında bizleri savunamayacaklardır. Bizler sorunların önüne geçmek istiyoruz. Bu sorun bugün çözülmezse, yarın çok büyük patlamalara neden olacaktır. Bizler şu anda çıkartmak istenilen sorunları engellemeye çalışıyoruz. Şengal’de savaş çıkarsa her yere yayılır. Ama eğer ki siyasi partiler olumlu yaklaşırsa buradaki durum değişecektir. Şengalliler, siyasi dış güçlerin yeniden onlar üzerinden bir politika yürütmesine izin vermeyecektir. Biz Şengal’de nasıl bir siyasetin  yürütüldüğünü biliyoruz. Bunun için bir daha onların siyasi çıkarlarının kurbanı olmak istemiyoruz. Şengal'i Êzidîlerden temizleyerek bölgede söz sahibi olmak istiyorlar” diye konuştu. 

‘ÊZIDÎLER TOPRAKLARINI TERK ETMEYECEK’ 

Êzidilerin olası bir saldırıya karşı direneceğini vurgulayan Elîyas, şunları söyledi: "Şengal’de 9 Ekim anlaşması amacına ulaşamayacaktır. Irak ordusu eğer ki  Êzidîleri korumak için burada olsaydı, Şengal sınırlarında mevzilenirlerdi. Êzidîleri korumak için burada olsaydı, köylerde konuşlandırılmazlardı. Kazımi, Şengal'de bir iç savaş çıkartmak istiyor. Ama artık Êzidîler 2014’te ki gibi değil. Êzidîler bugün kendilerini yönetiyor. Kimsenin gücüne ihtiyacımız yok. Bedeli ne olursa olsun Êzidîler topraklarını terk etmeyecektir.” 

MA / Zeynep Durgut