Koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı İtalya’da 15 binden fazla insanın yaşamını yitirmesi ve İspanya’nın İtalya’yı geçerek toplam vaka sayısında 126 bine yaklaşması, Avrupa Birliği’nin (AB) iki ülkesinde endişeleri arttırıyor. Dünya çapında bir yangın gibi yayılan salgında, küresel vaka sayısı 1.2 milyonu geçerken, yaşamını yitirenlerin sayısı 65 bine yaklaşıyor.

GUARDIAN: MEVZU BAHİS AB’NİN GELECEĞİ

Gittikçe yayılan salgın, dünya basınının da ana gündemi. İngiliz The Guardian Gazetesi, köşesini İspanyol Başbakan Pedro Sánchez’a açtı. Sánchez’in, “Koronavirüse karşı bu savaşta mevzu bahis Avrupa’nın geleceği” başlıklı köşe yazısı gündeme bomba gibi düştü. “Yurttaşlarımız ölüyor ve hastanelerimiz doldu taştı. Buna ya tereddütsüz bir dayanışma ile yanıt veririz ya da birliğimiz çöker” diye yazan İspanyol Başbakan’ın krize dair gözlem, eleştiri ve taleplerini içeren köşe yazısı Guardian’ın en öne çıkan haberi oldu.

“ABD’de vakalar 310 bini geçerken, ABD Başkanı Donald Trump Amerikalılara ‘çok sayıda ölüm’ beklemelerini söylüyor” başlığını manşetten servis eden The Guardian Gazetesi, “Donald Trump önümüzdeki iki haftanın en zor hafta olacağı konusunda uyardı ve Kovid-19’un tedavisi konusunda hidroksiklorokin için simsarlık yapmaya başladı” diyerek, Trump’ın sıtma ilacı olarak kullanılan ilacın “Tıp tarihinde en büyük oyun değiştiricilerden biri” olarak tanıtmasına yer verdi.

YUNANİSTAN’DA MÜLTECİ KAMPI KARANTİNADA

Guardian’da gündeme gelen en sıcak koronavirüs haberlerinden biri, Yunanistan’da 53 yaşındaki bir Afgan mültecinin koronavirüs testinin pozitif çıkması nedeniyle Malasaka kampının içindeki yüzlerce diğer göçmen ve sığınmacıyla birlikte karantinaya alınması oldu. Afgan mültecinin Atina’daki bir hastaneye sevk edildiğini yazan Guardian, “Malasaka’da bulunan kamp, Atina’nın 40 kilometre Kuzey Doğusu’nda yer alıyor, kamp iki hafta boyunca karantinada kalacak, diyen bakan, aynı zamanda bölgede polis kuvvetlerinin yetkilendirildiğini ekledi” bilgilerini paylaştı.

DER SPIEGEL: KAMPLARDA SALGIN FELAKET 

Alman Der Spiegel’in online gazetesi, gündem başlığına Avrupa Birliği İçişleri Komiseri Ylva Johansson ile yaptıkları röportajda Johansson’un sarf ettiği  “Mültecileri koruyacağız” sözleri taşındı. Der Spiegel, “Korono krizinde virüsün Ege’deki mülteci kamplarındaki etkisi üzerine endişeler büyürken, AB İçişleri Komiseri Ylva Johansson Yunan hükümetinin bu konuda görevi olduğunu düşünüyor. Komiser, AB’nin sonunda gelecekteki göçmenlik ve sığınma kanunu konusunda ortak bir plan çizmesini sağlamaya çalışıyor. Şimdi ise virüsü ve sonuçlarını ele alması gerekiyor. AB üyelerinin sınır kontrollerini gerektiğinden daha uzun kapatmasına engel olmak zorunda. Aynı zamanda Ege Denizi’ndeki mülteci kampları Johansson’un dikkati çekiyor: Eğer virüs kamplarda yayılırsa, bu kalıcı bir felaket olur”  diye yazdı.

AB Komiserine, “Şu an sığınmacıları korumak ve salgının kamplarda yayılmasını önlemek için tam olarak ne yapıyorsunuz?” diye soran Der Spiegel, Johansson’un yanıtını şöyle aktardı: “Yunanistan ile bir acil durum aksiyon planı yaptık, ki bu plan Yunan otoriteleri adım adım uygulamak zorunda. Bu plan en kırılgan durumdaki insanların kamplardan çıkarılmasını -hemen, şimdi- içeriyor. Yaşlı insanların, hasta insanların ya adalarda bulunan boş otellere ya da Yunanistan ana karasına götürülmesi gerekiyor. Bu hemen şimdi yapılmaya başlanmalı ve bu Yunan yetkililerin sorumluluğunda.”

‘TRUMP YÖNETİMİNİN BAŞARISIZLIKLARI’

“İnkar, yetmezlik, rötar: Trump yönetiminin virüsle mücadelenin ilk 70 günü boyunca başarısızlıklarının takibi” başlıklı eleştirel manşetini gündeme taşıyan Amerikan The Washington Post Gazetesi, “Daha tutarlı, etkili ve acil bir yanıtla kaç binlerce ölümün veya kaç milyonca enfeksiyonun önlenebileceği asla bilinmeyebilir. Ancak daha şimdi bile, yönetimin, krizi ele alma şeklinin potansiyel olarak yıkıcı sonuçlar yarattığına dair birçok gösterge var” haberiyle, Trump yönetiminin korona krizindeki eksikliklerine dair sert eleştirileri sayfalarına taşıdı. New York eyaletinin ABD’de salgının merkezi olduğunu, eyalet boyunca 3 bin 500’den fazla insanın yaşamını yitirdiğini ve yaklaşık 15 bin Kovid-19 hastasının şu an New York eyalet hastanelerinde tedavi altında olduğunu bildiren WP’de kriz eleştirisine yer veren başka bir görüş yazısı ise , “Amerika büyük bir krize hazırlıksızdı. Yeniden.” başlığıyla servis edildi. 

IMF: ZİMBABWE EN BÜYÜK SUSUZLULUĞU GÖREBİLİR

Afrika ülkelerinde koronavirüs krizi gündemine dair Africanews haber sitesinde yer alan en sıcak gündem başlığı, “Uganda’da eve kapanma sürecinde yoksullara yemek bağışı” olurken, haberde, Bwaise topluluğu lideri Farida Ssemanda’nın Kampala metropolitan bölgesinde yaşayan zor durumdaki Ugandalılar’a gıda yardımı yapılacağına dair açıklaması yer aldı. Yemek bağışı kampanyasının 1 buçuk milyon Ugandalı’ya ulaşacağı açıklanırken, Kampala’da başlayan bu kampanyaya, inisiyatifi liderlerinin, Uganda’nın tüm hükümet yetkililerini destek vermeye davet ettiği duyuruldu. Afrika’nın bir diğer zor durumdaki ülkesi Zimbabwe’nin, milyonlarca dolarlık bir yardım olmaksızın koronavirüs krizinin altından kalkamayacağını duyuran diğer bir Africanews haberinde ise, “IMF Zimbabwe’nin acil yardım bütçesine ihtiyaç duyduğu konusunda uyararak koronavirüsün ülkede son 40 yılda görülen en büyük susuzluğa neden olabileceğini açıkladı” ifadeleri yer aldı. 

Diğer bir Africanews haberi ise Malawi başkanı Peter Mutharika’nın açıkladığı destek paketi kapsamında kendisinin ve kabinenin maaşının yüzde 10’u kadarlık kısmının kesilerek, fona aktarılacağını duyurması oldu.

İSPANYA’DA ÖLÜM ORANI DÜŞÜYOR

İspanyol El Pais, “İspanya’da günlük ölüm oranı yine düştü ve son on gündeki en az sayıda kurban verildi: 674” başlıklı sıcak gelişmelerle güncellenen gündem haberinde, İspanya’da toplam 12 bin 418 kişinin yaşamını yitirdiğini, 130 bin 759 vaka olduğunu ve 58 bin 744 kişinin hastanede tedavi gördüğünü duyurdu. El Pais, İspanya’da toplam vaka sayısının son günde yüzde 5 oranında arttığını ve bu artış oranının krizin başından bu yana görülen en düşük artış olduğunu yazdı. Fatima adlı bir yoğun bakım hemşiresinin, “Dedim ki: ‘Her şey iyi olacak’” ve onu hayal kırıklığına uğrattım. Ağlamak için kendimi sokağa attım” sözlerini ana gündem haberinin başlığına taşıyan El Pais, Madrid’deki hastanelerde virüse karşı ön safta mücadele veren sağlık çalışanlarının anksiyete ve travma sonrası strese dair yaşadıklarını sayfalarına taşıdı.

Haberde, “Madrid’deki Alcorcón hastanesinde bir yoğun bakım hemşiresi olan Fatima bir otel odasından yazıyor, çünkü Alzheimer hastası annesini, yaşlı babasını ve ergenlik çağındaki iki kızını virüsten korumak için bir otelde kalıyor. Fatima şöyle yazıyor: ‘Dünkü nöbetimde yaşamın ve ölümün nasıl da göz açıp kapayıncaya kadar birbirine bakabildiğini gördüm. Kendisine takılan solunum cihazı için ilaç ayarlarken bir kadının elini sıktım ve ona dedim ki, her şey iyi olacak. Ve onu hayal kırıklığına uğrattım. Kazanan yine ölüm oldu. Ağlamak için kendimi dışarıya attım” ifadeleriyle Madrid’de kapasitesi dolmuş olan ve türlü ekipman yetersizliği içinde bulunan hastanelerde sağlık çalışanlarının verdiği mücadele gündeme taşındı.

Çeviri: Mezopotamya Ajansı